|
|
Sıla-i rahim alzheimerin ilacı
Boş vakitlerin değerlendirilmesi alzheimer hastalığı riskini azaltıyor. Uzmanların tavsiyeleri arasında İslam'da sıla-i rahim olarak ifade edilen eşi dostu ziyaret de yer alıyor. Sinemaya gitme, kitap, gazete alışverişi ve yürüyüş yapma, arkadaş ve akraba ziyaretlerini aksatmama gibi alışkanlıkların, alzheimer riskini azalttığı belirlendi. Boş vakitleri değerlendirmek için okunan kitap, izlenen konferans gibi aktivitelerin, bunaklığın klinik derecesinde ortaya çıkmasını da önlediği kaydedildi. Neurology dergisinde yer alan araştırma raporunda, yüksek eğitimin ve meslek sahibi olmanın alzheimer riskini azalttığının belirlendiği daha önce yapılan araştırmalardan da söz edildi.
7 yıllık deney
New York Columbia Üniversitesi'nde yapılan araştırmalarda, boş vakitleri değerlendirmenin, eğitimsiz ve meslek sahibi olmayan insanlarda da risk faktörünü azalttığı gözlendi. 65 ve yukarı yaşlarda 1772 denek üzerinde yapılan araştırmada, herhangi bir bunaklık belirtisi olmayan denekler, 7 yıl boyunca izlendi. Araştırma sonunda, fiziksel ve sosyal aktivitelerin alzheimer riskini yüzde 38 oranında azalttığı saptandı. Araştırmacılara göre, yapılan her fazla aktivite, risk faktörünü daha da düşürebiliyor. Entelektüellik, fiziksel ve sosyal aktivetelerin bilme, kavrama ve bunaklık riskleri üzerinde etkili olduğuna değinen araştırmacılar, en fazla risk azaltan faktörün, entellektüel aktiviteler olduğunu kaydetti. Uzmanlar, her yaşta insanların çeşitli aktivitelerle boş zamanlarını değerlendirmeleri gerektiğini, bunun ileri yaşlarda meydana gelecek bilme, kavrama yeteneği ve bunaklıkla ilgili riskleri azaltabileceğini düşünüyor.
Dînî kutlamalar aile bağına güç katıyor
Dînî bayramlar ile geleneklerin, aile bağlarını güçlendirdiği belirlendi. İngiltere'de yayınlanan The Daily Telegraph gazetesinin Amerikalı bilim adamlarına dayandırdığı haberde, dînî bayramların ve kutlamaların aile bağlarını güçlendirdiğine işaret edildi. Amerikalı bilim adamlarının araştırmalarına göre, hediye paketlerinin hazırlanması ve bu güne özel yiyeceklerin pişirilmesi evlilik yaşamını güçlendiriyor. Amerikalı bilim adamları, bunun sadece Hıristiyanlığa özel bir durum olmadığını, diğer bütün dinlerdeki kutlamalarla geleneklerin aynı etkiyi yaptığını bildirdi. Dinin, içerdiği bu tür kutlamalar ve yerine getirilmesi gereken adetlerin önemli bir unsur olduğunu da bildiren Amerikalı bilim adamları, bu bulgularını "Journal of Family Psychology" adlı bilim dergisinde yayınladı. Anlamlı dînî kutlamaların örf ve adetlerinin yerine getirilmesi sırasında karı-kocanın, aralarındaki bağın gücünü bir kez daha ölçüp onaylama imkanı bulduklarını da belirten bilim adamları, bu adetlerin nesilden nesile taşınarak sürdüğüne işaret etti.
Bilim adamları, ailede bu adetlerin nesillerden nesile taşınması görevini büyük ölçüde kadının üstlendiğini ve kadının oynadığı rol sayesinde geleneklerin canlı tutulabildiğini de vurguladı.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |