Ankara Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda görevli polis memuru Mustafa Serin, uzun yıllar terör bölgelerinde görev yaptı ve meslek hayatı boyunca birçok kez kurşunların hedefi oldu. Babası da Emekli Astsubay olan Mustafa Serin’in kızı Ela, lösemi tedavisi görüyordu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında bombalanan Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nda şehit düşen Serin, doğum günü olan 20 Temmuz’da toprağa verildi.
Balıkesir doğumlu Şehit Mustafa Serin, küçüklüğünden beri ya asker ya polis olmak istiyordu. Diyarbakır’da polis okulu okuyan Mustafa Serin’in ilk görev yeri Bursa’ydı. Şırnak, Urfa ve Irak da görev yerleri arasındaydı. Meslek hayatı boyunca defalarca ölümden dönen, Güneydoğu’da keskin nişancı olarak görev yapan ve defalarca yeleğinden kurşun çıkaran Serin, şehit olmayı hayal ediyordu.
Doğum gününde toprağa verildi
Gelen telefon üzerine eşine darbe yapıldığını söyleyerek göreve koşan Mustafa Serin, eşi Zeynep Serin ile ilerleyen saatlerde yalnızca 2 kere telefonda konuşabildi. 23.10’da eşini arayan Zeynep Serin, durumunun iyi olduğunu öğrendi. 23.54’te eşinin kendisini tekrar aradığını söyleyen Zeynep Serin, “Beni aradı sesi gayet iyiydi, birinci bomba atılmış hiç belli etmedi. Kapıları kilitlememi söyledi. Daha sonra aradım ulaşamadım, ona bir şey olacağı ihtimalini konduramadım” diye konuştu.
Şehit olduğunu herkesin bildiğini fakat kendisine söylemediklerini anlatan Zeynep Serin, doktorların yaptığı sakinleştiriciler ile ayakta durabildi. 18 Temmuz Pazartesi günü Burhaniye’ye tatile gideceklerini söyleyen Serin, o gün eşinin cenazesini Burhaniye’ye götürdüklerini, 20 Temmuz’da, yani eşinin 47’nci yaş gününde de cenazeyi defnettiklerini ifade etti.
Lösemi hastası kızı hala babasından telefon bekliyor
İlk evliliğinden 10 ve 17 yaşlarında iki kızı olan Serin’in, küçük kızı Ela Serin lösemi hastasıydı. Mustafa Serin'in arkadaşı Nuri Önal, "Kızı şimdi 10 yaşında ve lösemi hastası. Tedavisinin bitmesine bir yılı var. Tedavisiyle annesi de babası da ilgileniyordu. Hastaneye, genellikle babası getiriyordu çünkü ilaçları o ayarlıyordu. İlişkilerini tarif edemem. Bir baba kızını bu kadar sevemez. Baba kız arasında böyle bir aşk görmedim. Maalesef, darbeciler onları ayırdı. Gündüzleri işe gidiyor, akşamları da kızının tedavisiyle ilgileniyordu” açıklamasında bulundu. "Ela'nın hiç günahı yoktu babasından ayrılması için." diyen Önal, "Bugün darbeciler, lösemi hastası Ela'yı babasından ayırdı. Ela'nın bu gelişmelerden haberi yok. Şu an eline cep telefonunu almış, sadece 'Baba, neredesin?' diye mesaj atıyor. Biz de babasının şehir dışında göreve gittiğini söylüyoruz. Geleceğini iletiyoruz. Şu anda hissetmiş gibi. Yemiyor, içmiyor, sadece babasını soruyor çünkü hayatında ilk defa babası onu 5 gündür aramıyor. Çok zor bir durum." diye konuştu.