Edebiyatın şimdiki tanımının geçmişte olmayışı şiir ve inşa kelimelerinin varlığı nedeniyledir. Zira bu iki tanım, idrake tabidir ve bu minvalde özel bir tanım edinebilmek için şiirin şuurdan, mimarinin de inşadan doğurtulması gerekir. (Bkz. Neydi ‘bizim’ edebiyatımız, Yeni Şafak, 8.08.2023)
Edebiyatın bugünkü tanımı “Gerçek ya da gerçeğe dair veya benzer olgu, olay, düşünce ve duyguların estetik bir zevk yaratacak şekilde söz ve yazıyla anlatılmasıdır.”
Ancak yukarıda da belirttiğimiz gibi 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra oluşmaya başlayan bu tanıma ulaşıncaya kadar az dil dökülmemiş ve az kavga verilmemiştir.
Gerçekçiliğe gelince…
Dolayısıyla gerçekçilik Müslüman kültürüne ve buna dahil olan anlatma tarzlarına bir itiraz olarak, edebiyatı Batılılaştırma mücadelesinin adı haline gelmiştir. Öyle ki, edebiyat metinlerinde somut gerçekliğe yaslanmayan her çalışma edebiyatın dışına itilmiş; Batı’da gerçeğin anlatımında somut gerçekliğin yetersizliğine kanaat getirilerek mitlerin, efsanelerin anlatımına –bunları da sekülerleştirme tahtında– geri dönülmesi bile bizdeki gerçekçilik şövalyelerini ilgili bağnazlıklarından, yobazlıklarından vaz geçirmemiştir.
Oysa gerçeğin a)oluş-un düzeyine; b)oluşa muhatap ya da tanık olanlarla, onu nakledenlerin ilgilerine ve nakledişlerine; c)bunların bilgi, hâl, algı ve yorum kabiliyetlerine göre değiştiği malumdur.
Örneğin, bir otomobil kazasını düşünelim. Kazaya bizzat muhatap olanlarla, kazaya tanık olanların ve tanıkların tanıklıklarını nakledenlerin kazayı anlatması arasında büyük farklar olacağı gibi, bunların idrak tarzına, algılama düzeylerine, bilgilerine (mesleğine), o anki duygu durumlarına ve yorum tarzlarına göre de büyük farklılıklar olacaktır.
Buna göre bir gerçek yani kaza olayı anlatanların anlatışına göre çeşitlenerek, aslı tek olduğu halde gerçeklik katında çoğalacaktır.
Çünkü gayb bilinemeyen değildir; bilinemezliği nedeniyle bilinendir.
Bu noktada gerçekçilik ideolojisinin fiziki gerçeklik bağlamında verdiği savaşın Müslüman maneviyatına karşı olduğu, hakikatteki genişliği, sıradan gerçekliğe indirgeyerek kısırlaştırdığı ortaya çıkacaktır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.