Çin AB'nin ikinci en büyük ticaret ortağı, AB ise Çin'in en büyük ticaret ortağıdır. Otomotiv özelinde bakacak olursak; Çin Halk Cumhuriyetinin otomobil ithalatının çoğu lüks segmentte yer alıyor ve Porsche, Audi ve Range Rover 2023'te ilk 10 marka arasında yer almaktadır. Çin’in AB ülkelerine otomobil ihracatı geçen yıl (2023) 10 milyar doları buldu. Kazananlar ve kaybedenler kimler? Bu noktada AB ülkelerinden Almanya Çin’e en büyük ihracatçı ve yatırımcı konumundayken, Çin’in AB’ye ihracatından
Çin AB'nin ikinci en büyük ticaret ortağı, AB ise Çin'in en büyük ticaret ortağıdır.
Otomotiv özelinde bakacak olursak; Çin Halk Cumhuriyetinin otomobil ithalatının çoğu lüks segmentte yer alıyor ve Porsche, Audi ve Range Rover 2023'te ilk 10 marka arasında yer almaktadır.
Çin’in AB ülkelerine otomobil ihracatı geçen yıl (2023) 10 milyar doları buldu.
Bu noktada AB ülkelerinden Almanya Çin’e en büyük ihracatçı ve yatırımcı konumundayken, Çin’in AB’ye ihracatından en büyük sıkıntıyı çekenler ise orta ve giriş seviyesi modeller üreten Fransa, İspanya ve İtalya’dır.
Yani Çin’in AB’ye gümrük vergisi gibi bir karşılık vermesinde etkilenecek ülke Almanya’dır.
Diğer taraftan Çin’in AB bölgesine yaptığı yatırımlardan pay alan Macaristan, geçen yıl Çin'den Avrupa'ya gelen doğrudan yabancı yatırımların yüzde 44'ünü alarak Almanya, Fransa ve İngiltere'nin toplamından daha fazla yatırım aldı. Şimdilerde buna ek olarak büyüklüğü tam belli olmamakla beraber İspanya yatırım alma yolunda.
İki hafta evvel AB’nin koyduğu ek gümrük vergilerine karşılık Çin Halk Cumhuriyeti şu ana kadar henüz adım atmamakla beraber yapılan açıklamalarda ifade edilen; verilecek muhtemel yanıtta AB’den otomotiv ithalatına ek gümrük vergisi koymak yanında esasen şarap ve süt ürünleri ithalatına ek vergiler koyarak Fransa, İtalya ve İspanya’yı hedefe aldığı anlaşılıyor.
Bu adımla bahse konu ülkelerin çiftçilerinin üretimini etkileyecek, çiftçinin ürettiği tarım ürünlerinin fiyatlarını düşürecek ve bu yolla siyaseten hükümetlerini zora sokacaktır.
İşte çizdiğimiz bu manzara çerçevesinde Alman üreticilerin açıklamalarını okumak faydalı olacaktır.
BMW ve Volkswagen'in üst düzey yöneticileri ay başında, AB'nin Çinli otomobil üreticilerinin elektrikli araçlarına ithalat vergisi uygulamasına karşı uyarıda bulunarak, bunun blokun Yeşil Anlaşma planını alt üst edebileceğini ve Çin'de üretilen otomobilleri ithal eden otomobil üreticilerine zarar verebileceğini söyledi.
BMW CEO'su Oliver Zipse, Alman premium otomobil üreticisinin üç aylık sonuçlarını açıklamasının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kendinizi çok hızlı bir şekilde ayağınızdan vurabilirsiniz" dedi.
BMW, Çin’e en büyük ihracatı yapan konumundayken aynı zamanda Çin yapımı Mini EV'leri ve iX3'ü Avrupa'ya ithal ediyor.
Çin, BMW'nin Avrupa'dan sonra en büyük ikinci pazarı ve ilk çeyrekteki satışların yaklaşık %32'sini oluşturuyor.
Yine Zipse analistlere yaptığı açıklamalarda, BMW ve diğer otomobil üreticilerinin sadece nihai üründe değil, bileşen ve hammadde tarafında da iki taraflı bağımlılıkları olduğunu ve AB'de Çin'den gelen bileşenleri olmayan tek bir araba bile kalmayacağını ifade etti.
BMW gibi Alman rakipleri Volkswagen ve Mercedes-Benz de büyük ölçüde Çin işinden elde ettiği gelirlere bağımlı.
Zipse’nin açıklamaları lüks ürünler üreten Alman üreticiler için anlamlı ancak şu ana kadarki istiladan en çok etkilenen ve milyonlarca hanenin gelirini oluşturan otomotiv üretiminin olduğu Fransa, İtalya ve İspanya’nın ağırlığını koyarak karbon emisyon anlaşmasına bağlı hedeflerin ötelenmesi pahasına Çin’den gelen ihracata dur demesi makuldü ve dediler. Şimdi bu mesele AB içinde karşıtlığı ve ayrışmayı körükleyecek gibi duruyor.
Geçen hafta Macron cephesinin aldığı yenilgi sonrası erken seçime gitmesi ve Frexit’in konuşulmaya başlanmasını da bu ayrışmalara bağlayabiliriz.
