Politika faizi tek haneye giderken…

Geçtiğimiz perşembe günü Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nun (PPK) faiz kararını takip ettik. PPK, her ne kadar genel beklentinin üzerinde bir oran belirlemiş olsa da alınan indirim kararı piyasalar açısından sürpriz olmadı. Hızlıca karar metnine göz atalım.

PPK KARARININ İÇERİĞİNDE NE VAR?

Merkez Bankası 150 baz puanlık faiz indirimi ile politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını %12’den %10,5’e çekti.

Son karar metni ile bir önceki karar metni arasında 4 noktada fark var. Bunlardan ilki; bir önceki metindeki “büyümede yavaşlamaya işaret” şeklindeki endişe yerini “büyümedeki yavaşlamanın sürdüğü” kabulüne bırakmış. Öte yandan bir önceki metinde yer almayan “…imalat sanayi üzerindeki dış talep kaynaklı baskıların iç talep ve arz kapasitesi üzerinde şimdilik sınırlı olan etkileri yakından takip edilmektedir.” cümlesi son karar metnine girmiş.

Üçüncü fark ise azalan dış talebin toplam talep koşulları ve üretim üzerindeki etkisinin yakından izlenmesinin ifade edilmiş olması. Son olarak da uzun süredir ilk kez bir sonraki toplantıya ilişkin bu kadar net bir yönlendirmeyi metinde görüyoruz. Metne konulan “Kurul, politika faizinin 150 baz puan düşürülmesine karar vermiştir. Kurul, takip eden toplantıda da benzer bir adım atıldıktan sonra faiz indirim döngüsünün sona erdirilmesini gündeme almıştır.” cümleleri ile çok net bir sözlü yönlendirme yapılmış.

FAİZ KARARININ ETKİLERİ NE OLUR?

Faiz indirim kararı genel beklenti ile paralel bir şekilde geldiği için karara ilişkin önceki fiyatlamaların dışında bir etki olmasını beklemiyoruz. Ancak kararın etkileyeceği bazı alanlar var. Örneğin alınan indirim kararı ile beraber ticari kredi faizleri bir miktar daha aşağı gelecek. Diğer yandan bankaların tuttuğu Hazine tahvil miktarındaki artış tahvil faizlerini aşağı çekmeye devam edecek. Bu durum da Hazine’nin borçlanma maliyetlerini aşağı çekecek.

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

PPK’nın yaptığı yönlendirmeye göre bir sonraki toplantıda da 150 baz puanlık bir faiz indirimi şimdiden ilan edilmiş oluyor. Yani 24 Kasım’daki PPK ile beraber politika faizinde tek haneyi görmüş olacağız. Bundan sonrasında ise enflasyondaki belirgin düşüş için güçlü baz etkisinin belirgin etkisinin olduğu 2023 yılının ilk çeyreğine odaklanacağız. Diğer yandan Dolar/TL seviyesinin de ağırlıklı olarak makro ihtiyati tedbirler, liralaşma stratejisi araçları ve rezerv yönetimi ile dengelenmeye çalışılacağını öngörebiliriz.

Bankaların kredi verme iştahının azalmasını by-pass etmek için de kamu bankalarının daha etkin olduğu ve krediye erişimi kolaylaştırmak için yeni bir Hazine Destekli KGF paketinin de uygulamaya dahil edildiğini göreceğiz.