Avrupa parçalanır, Türkiye daha da büyür! İşte tarih böyle tersine döner!

04:0030/10/2017, Pazartesi
G: 18/09/2019, Çarşamba
İbrahim Karagül

Katalonya’nın bağımsızlık ilanı sadeceİspanya’yı bölmekle kalmadı, Avrupa’nınetnik fay hatlarınıhareketegeçirdi.Artıkhiç kimse, hiçbir güç Avrupa içi çözülmeyi, ayrışmayı hatta ülkelerin ardı ardına parçalanmasını durduramaz. BenceAvrupa’nın 20. Yüzyıl'ıyeni bitmiş,2. Dünya Savaşı sonrası kurulan düzen dağılmış, siyasi hesaplar sıfırlanmış, eski haritalar raflardan indirilmiş,etnik ayrışmanın belirleyeceği yeni bir siyasi tarihbaşlamıştır.Bundan sonraGüney Avrupa’dan en Kuzey’ekadar, Avrupa siyasi

K
atalonya
’nın bağımsızlık ilanı sadece
İspanya’
yı bölmekle kalmadı, Avrupa’nın
etnik fay hatlarını
harekete
Artık
hiç kimse, hiçbir güç Avrupa içi çözülmeyi, ayrışmayı hatta ülkelerin ardı ardına parçalanmasını durduramaz
. Bence
Avrupa’nın 20. Yüzyıl'ı
yeni bitmiş,
2. Dünya Savaşı sonrası kurulan düzen dağılmış
, siyasi hesaplar sıfırlanmış, eski haritalar raflardan indirilmiş,
etnik ayrışmanın belirleyeceği yeni bir siyasi tarih
başlamıştır.
Bundan sonra
Güney Avrupa’dan en Kuzey’e
kadar, Avrupa siyasi tarihinde ne kadar
devletçik
varsa, ne kadar
etnik
mesele varsa, ne kadar
tarihi anlaşmazlık
varsa, ne kadar
derebeylik geleneği
varsa hepsi günyüzüne çıkacak,
o hafıza canlanacak
, tarihi iddialar yeniden uyanacak,
masaya
gelecektir.
Bırakın AB’yi, Avrupa’da
bölünecek..

2. Dünya Savaşı sonrası ürettiği, kurumsallaştırdığı
bütün değerleri, kurumları birkaç yılda terör ve güvenlik politikalarına kurban eden
, dünyaya söylenebilecek bütün sözlerini tüketen Avrupa, kendi içine,
iç hesaplaşmasına
dönmüştür. Bu değerlerle, üst kurumlar ve söylemlerle iç sorunlarını bugüne kadar
örtmeyi
başarabiliyordu ama artık
o örtü de ortadan kalkmış
, bunun sonucu olarak da
jeopolitik çözülme
dönemi bütün çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır.
Bu aşamadan sonra
Avrupa Birliği tartışmaları anlamsızdır
. Çünkü
böyle bir birlik artık olmayacaktır
.
Güney, Kuzey, Doğu ve Merkez Avrupa
ayrışacak, birlik içinde daha küçük bölgesel yakınlaşmalar denenecek, çözülme bu şekilde engellenmek istenecek ancak küresel ölçekte
güç haritasındaki sarsıcı değişimler
buna bile izin vermeyecektir.
Artık
“Ortak Avrupa”
hayalleri tarihe gömülmüştür.
Baltık'lardan Suriye sınırına
uzanan
“21. Yüzyıl Roma’sı”
projesi bitmiştir. Bundan sonra tek tek ülkelerin bütünlüğü tartışması büyüyecektir. AB’yi ayakta tutmak bir kenara, ülkelerin kendi bütünlüğünü sağlama konusunda bile
ne kadar zayıf duruma düştüğü
gizlenemez hale gelecektir.
Bize etnik çatışma dayatanlar kendi
evlerinde avlandılar..
Sadece İspanya için değil,
bütün Avrupa için
yeni bir
siyasi karmaşa
dönemi, kaotik çalkantılar dönemi işaretlerini vermiştir. Sırasıyla bütün
özerk yapılar
, etnik olarak
ayrılma hayalleri
kuran bütün topluluklar Katalonya örneğini izleyecektir.
Katalonya’nın bağımsızlığını
Korsika
’nın ve
İskoçya
’nın gayri resmi olarak tanıması,
AB ülkelerinin tamamının karşı çıkması, çatışma çizgisini belirlemiştir
. Bu çizgi daha da kalınlaşacak,
cephe daha da genişleyecek
, bir süre sonra özerk bölgeler değil,
AB içinde bazı ülkeler bile birbirine karşı ayrışma tezlerine destek verecektir
. Bu da, etnik ayrışmadan daha büyük çatışmaların habercisi olacaktır.
Fransa’dan İspanya’ya, Belçika’dan İngiltere’ye daha birçok Avrupa ülkesi
bütün enerjisini etnik ayrılık hayallerini durdurmaya
ayırmak zorunda kalacaktır. Katalonya’nın bağımsızlığına hep birlikte karşı çıkmaları aslında bir
korkunun
göstergesidir.
Bizim coğrafyamıza mikro milliyetçilik, etnik çatışma, şehir devletleri projesi ihraç edenler kendi evlerinde avlanmıştır!
Avrupa’nın intiharı: Faşizm onları
paramparça edecek
Avrupa’nın intiharı Katalonya değil aşırı sağın, faşizmin yükselişidir
. Küresel ölçekte güç kaymalarıyla mücadele edemeyen, yeni
söylem ve güç üretemeyen
,
yaşlanan
Avrupa, büyük bir hata yaparak
faşizmi yeni bir güç biriktirme yöntemi
olarak benimsedi.
Özellikle
Almanya ve nüfuz çevresi
ndeki bu tehlikeli dalga, Katalonya’nın bağımsızlığından çok daha
yıkıcı
olacak, kısa vadede bazı ülkelere güç sağlasa da uzun vadede
Avrupa’nın parçalanmasının en büyük sebebi
olacaktır.
Türkiye için Avrupa
vesayeti bitti, bırakın birbirleriyle uğraşsınlar
Türkiye için de
AB meselesi bitmiştir
. AB’nin, kendi varlığını bile koruyamazken, Türkiye’ye
vereceği hiçbir
şey kalmamıştır. Bundan sonra Türkiye ile Avrupa ilişkileri
tek tek ülkeler düzeyinde
seyredecek, ikili ilişkilere göre
yeniden dizayn
edilecektir. Dostluklar,
ortaklıklar
ya da
düşmanlıklar
bu yeni duruma göre biçim alacaktır.
Bu gerçek çerçevesinde AB’nin ya da Avrupa ülkelerinin
Türkiye üzerinden vesayet kurma hayalleri kalmamıştır
. Son müdahaleleri
Gezi
terörüydü,
17-25
Aralık
müdahalesine destekti ve
15 Temmuz
saldırısıydı. Artık kendi
iç bölünmeleriyle
, çatışmalarıyla uğraşmaktan, krizlerini bizim ülkelerimize
ihraç etme
imkanı bile bulamayacaklardır.
Hiçbir Avrupa ülkesi Türkiye’ye
baskı
uygulama, bir şeyler dayatma ya da Türkiye ile krizi uzun süre yürütme gibi bir seçeneğe, lükse sahip olamayacaktır.
Türkiye-Almanya
arasındaki krizin seyrini de buna göre düşünmekte fayda var. Çünkü Avrupa içinde çok ciddi sorunlarla yüzleşecek olan
Almanya, Türkiye ile krizini yumuşatmak zorunda
kalacaktır.
Türkiye büyüyor,
kavgaları ve iddiaları da büyüyecektir
Dünyada
sadece Türkiye’nin sorunları var, sanki bütün dünyanın meselesi Irak ve Suriye’de yoğunlaşmış sanılmasın
.
Türkiye büyüdükçe kavgaları da büyümekte
, maruz kaldığı saldırılar da güçlenmektedir. Bu, güçlenmenin, büyümenin göstergesidir, merkez ülke olmanın sonucudur.
İddianız varsa güçlüsünüz
, iddianız varsa büyük kavgaların içindesiniz demektir.
Birileri bunları sadece
Türkiye’nin yanlışları
olarak pazarlayadursun,
Avrupa içi sorunlara, Çin’deki yükseliş ve meydan okumaya, ABD ile Asya ülkeleri arasında yeryüzünün birçok köşesinde devam eden büyük hesaplaşmaya bakanlar
gerçeği görecektir. Artık uluslararası sistem yoktur. Artık güç ve nüfuz mücadelesi vardır.
Elini nereye uzatabiliyorsan o kadar güçlüsün dönemi
yaşanmaktadır.
Bizdeki krizler dış müdahale, onlarınki kendi iç sorunları
2008 küresel ekonomik krizi aslında bir
jeopolitik
krizdi. ABD ve özellikle Avrupa kendi
krizlerini bizim coğrafyaya ihraç edip
örtmeye çalıştı. Bütün kimlikleri çatışmaya döndürdü, coğrafyamızda büyük bir
talan
başlattı. Müslümanları dünyanın başındaki en büyük sorun olarak gösterdiler.
Oysa
bizim coğrafyadaki bütün çözülmeler, iç çatışma ve ayrışmalar dışarıdan dayatılan projelerdi. Birer saldırıydı, müdahaleydi, işgal ürünüydü. Müdahale bittiği anda bitecek türdendi
.
Ama Avrupa içi bölünme ve çözülmeler tamamen Avrupa’nın kendi içinden kaynaklanmaktadır
.
Dışarıdan dayatılmamakta, desteklenmemektedir
. Münhasıran Avrupa siyasi tarihinin bir parçası olarak ortaya çıkmaktadır.
Tehlikeli olan budur
. Bizim coğrafyamıza dış müdahale bittiği anda ayrışma ve çatışmalar da biter. Ama
Avrupa’da bu bitmeyecektir
.
Yeni ‘derebeylik’ dönemi ve “Avrupa İç Savaşı”..
Sadece AB’nin dağılması değil, bir Avrupa bölünmesi, parçalanması hatta bir
“Avrupa İç Savaşı”
tartışmalarına şimdiden başlamanızı öneririm. İki dünya savaşı başlatmış bir coğrafya,
iki dünya savaşı başlatan
siyasi atmosfer
ine geri dönüyor.
Derebeylik dönemi
ne geri dönüyor.
Biz büyüyeceğiz, bu sancıları aşıp birleşeceğiz, onlar gerileyecek, daha da çözülecek.
Biz yükseliş dönemine girerken onlar gerileme dönemine
girmiş oldular.
Tarih böyle değişiyor işte…
#Avrupa
#İspanya
#Katalonya