İran’ın etkisinde hareket eden milis gücü Haşdi Şabi PKK’lı teröristleri maaşa bağladı

04:001/08/2022, Pazartesi
G: 1/08/2022, Pazartesi
Bülent Orakoğlu

Türkiye’nin Suriye’de artan terör faaliyetleri sonrası Kuzey Suriye’ye yapacağı askeri harekatta kararlı bir duruş sergilemesi PKK terör örgütü ve Haşdi Şabi cephesini hareketlendirdi. Irak ve Suriye’de ittifak hâlinde olan iki örgüt, Irak’ınPKKişgali altındaki sınır ilçesi Sincar’dan Suriye’ye militan, silah ve cephane sevkiyatı başlattı. 25-30 kişilik gruplar halinde sınırı geçen Haşdi Şabi ve PKK militanlarının sayısı 1500’ü aştı. İran’ın Sincar’ı kontol etme amaçlı ilk hamlesi bölgeyi işgal

Türkiye’nin Suriye’de artan terör faaliyetleri sonrası Kuzey Suriye’ye yapacağı askeri harekatta kararlı bir duruş sergilemesi PKK terör örgütü ve Haşdi Şabi cephesini hareketlendirdi. Irak ve Suriye’de ittifak hâlinde olan iki örgüt, Irak’ın
PKK
işgali altındaki sınır ilçesi Sincar’dan Suriye’ye militan, silah ve cephane sevkiyatı başlattı. 25-30 kişilik gruplar halinde sınırı geçen Haşdi Şabi ve PKK militanlarının sayısı 1500’ü aştı. İran’ın Sincar’ı kontol etme amaçlı ilk hamlesi bölgeyi işgal eden ve Sincar Koruma Birliği (YBŞ) paravan yapılanması adı altında faaliyet yürüten PKK’lı teröristleri lokal güvenlik gücü ismiyle maaşa bağlamak oldu. Bu yolla önce 600 daha sonra ise 800 bölücü terörist Bağdat’tan maaş almaya başladı. Haşdi Şabi bünyesinde gösterilen bu teröristlere 400 ila 550 dolar arasında aylık ödeniyor. Türkiye’nin zaman zaman hava operasyonları ile vurduğu bölge, PKK’nın Kandil-Suriye sevkiyatında önemli yer tutuyor. Suriye sınırında bulunan Sincar aynı zamanda insan, silah, uyuşturucu kaçakçılığı açısından da PKK/YPG terör örgütünün en önemli gelir ve lojistik kanalı durumunda.

IRAK HÜKÜMETİ SİNCAR ANLAŞMASI GEREĞİ PKK/YPG’DEN SİNCAR’I TERK ETMESİNİ İSTEDİ

ABD arabuluculuğunda. 9 Ekim 2020 yılında yapılan Sincar anlaşmasında tüm harici unsurların bölgeden çıkarılması ve KDP Peşmergeleri ile birlikte kontrolün Irak ordusuna devri konusunda anlaşma sağlanmıştı. Ancak Irak’ta ‘devlet içinde devlet konumunda’ olan Haşdi Şabi ve PKK-YPG terör örgütü bu anlaşmanın hayata geçmemesi için inatla çabalıyorlar. Nitekim, Türkiye’nin başarılı operasyonları sonucu Irak yönetimi 9 Ekim’de yapılan Sincar Mutabakatı’nı hatırlatarak PKK/YPG’nin Sincar’ı terk etmesini istedi. Terör örgütü çekilmeyi reddetti ve kontrol noktalarında başlayan gerilim çatışmaya dönüştü. İran’ın yoğun çabası sonrası taraflar çatışmayı durdurdu, Irak ordusu ele geçirdiği noktalardan çekildi.

PKK/YPG TERÖR ÖRGÜTÜ SİNCAR’DAN SURİYE’YE 12 KİLOMETRE UZUNLUĞUNDA TÜNEL KAZARAK ÇOK SAYIDA TERÖRİSTİ SURİYE’YE GÖNDERİYOR

PKK/YPG terör örgütünün Sincar Hanesor kampına yakın dağlık Bare bölgesinin vadisi ile Suriye’nin Haseke iline bağlı Hol bölgesi arasında 12 kilometre uzunluğunda bir tünel inşa ettiği, tünelin birkaç yıl önce açıldığı, nakliye araçlarının buradan rahat bir şekilde gidip gelebildiği ve tünelin kazılması esnasında 300 bin beton blok kullanıldığı güvenilir kaynaklarca ifade edilmişti. Terör örgütü PKK’nın, Irak’ın Musul kentine bağlı Sincar ilçesi ile Suriye’nin Haseke ili arasında kazdığı tünelden teröristlerin yanı sıra silah, askeri malzemeler ve patlayıcı maddelerin geçişini sağladığı belirtildi. Haşdi Şabi’nin, PKK’nın bu bölgedeki tüm hareketliliğini takip ettiği ve yaptıkları her şeyden haberdar olduğu ancak fiilen hiç karışmadığı yine bu kaynaklarca ifade ediliyor.

TEL RIFAT’A GİDİYORLAR

PKK, Haşdi Şabi ile ittifak halinde Sincar’dan Suriye’ye giden yolları kullanıyor. Rabia ile Üm el-Ziban ve Hol arasındaki 150 kilometrelik sınırı rahat bir şekilde kullanabiliyor ve burada hiçbir engelle karşılaşmıyor. Bu sınırlar PKK’ya tamamen açık. PKK kazdığı tüm tünelleri Haşdi Şabi’in bilgisi ve onayı dahilinde yapıyor. PKK’nın Sincar’daki dağlık bölgelerde 300 ile 400 metrelik tüneller kazdığı düşünülüyor. Iraklı güvenlik yetkilisi, Sincar’dan Tel Rifat’a giden konvoylarla çok sayıda ağır silah ve füzelerinde taşındığını iddia ediyor.

TÜRKİYE KUZEY SURİYE’DE TEL RIFAT VE MÜMBİÇ’E YÖNELİK ASKERİ HAREKATI NE ZAMAN YAPACAK

Türkiye’nin Kuzey Suriye’de PKK/YPG terör örgütünü hedef alan askeri harekatın Soçi’de gerçekleşecek Putin Erdoğan görüşmesi sonrasında yapılması kuvvetle muhtemel görünüyor. Bu askeri harekatın başlamasından en çok rahatsız olan ülkeleri başında ABD geliyor. Zira ABD Suriye’nin kuzeyine yapılacak operasyon ile PKK/YPG’nin bu bölgeden temizlenmesinden endişe ediyor. Rusya esas olarak Sûriye’nin kıyı şeridinde tutunmayı, en fazla Fırat’ın batı tarafında kontrolü elinde tutmayı istiyor. İran ise yerel kaynaklarca Musul’daki saldırının arkasında İran’a yakın milislerin olduğu iddiasından rahatsız. Ayrıca Suriye’ye yapılacak bir operasyonun İran’ın tedarik zincirini bozabileceği endişesini taşıyor.

TÜRKİYE’NİN TERÖRE KARŞI NEFSİ MÜDAFAA SAYILABİLECEK ASKERİ HAREKATI ORTADOĞU’DA İSTİKRARI BOZACAĞI ARGÜMANI TRAJİKOMİK BİR İDDİA MI?

Gerek PKK/YPG terör örgütü gerekse Haşdi Şabi milislerinin, Türkiye’nin Kuzey Suriye’ye, PKK/YPG terör örgütüne yapacağı askeri harekata karşı ABD’nin öne sürdüğü argümanlara sarılmaları enteresan doğrusu! Türkiye’nin Kuzey Suriye’ye (Tel Rıfat ve Mümbiç) yapacağı askeri harekatın Ortadoğu’da istikrarı bozacağı, DEAŞ’ı güçlendireceği argümanı aslında ne kadar trajikomik bir iddia! ABD’nin Suriye’nin toprak bütünlüğünü bozarak işgal ettiği Fırat’ın doğusunda milyonlarca insanı evinden yurdundan etmesi, bölgenin demografik yapısını değiştirerek teröristleri bu bölgelere yerleştirmesi, Rusya’nın NATO’nun genişlemesini bahane ederek kimyasal ve konvansiyonel silahları kullanarak Ortadoğu ve Ukrayna’da sivilleri kadın, çocuk, çoluk demeden katletmesi, dünyayı bir nükleer savaşın eşiğine getirmesi, İran’ın bölgede devlet dışı aktörleri ve PKK/YPG’yi kullanması istikrarı bozmuyor da Türkiye’nin teröre karşı nefsi müdafaa olarak Suriye’ye yapacağı askeri harekat mı istikrarı bozuyor, pes doğrusu? Türkiye’nin, ABD, Rusya ve İran’a rağmen öncelikle Kuzey Suriye daha sonra Fırat’ın doğusuna operasyon yapması ulusal güvenliğimiz açısından elzemdir.

#PKK
#YBŞ
#Suriye
#YPG
#Ukrayna
#NATO
#Rusya