Selam olsun direnişe

04:007/10/2024, Pazartesi
G: 7/10/2024, Pazartesi
Aydın Ünal

Toprakları işgal edilmiş, soykırıma uğramış, sürülmüş, ezilmiş, Gazze ve Batı Şeria adında iki küçük toprak parçasına sıkıştırılmış tüm Filistinlileri temsilen Hamas, bir yıl önce tam bugün, haklı, meşru, aynı zamanda başarılı ve yiğitçe bir operasyon gerçekleştirdi. İsrail, kuduz bir it gibi Filistin topraklarına saldırdı. En modern silahlarıyla, uçakları, topları, tankları, her türlü ölüm makinalarıyla, milyarlarca dolar harcadığı silah ve mühimmat, milyarlarca dolar harcadığı istihbarat ve propaganda

Toprakları işgal edilmiş, soykırıma uğramış, sürülmüş, ezilmiş, Gazze ve Batı Şeria adında iki küçük toprak parçasına sıkıştırılmış tüm Filistinlileri temsilen Hamas, bir yıl önce tam bugün, haklı, meşru, aynı zamanda başarılı ve yiğitçe bir operasyon gerçekleştirdi.

İsrail, kuduz bir it gibi Filistin topraklarına saldırdı. En modern silahlarıyla, uçakları, topları, tankları, her türlü ölüm makinalarıyla, milyarlarca dolar harcadığı silah ve mühimmat, milyarlarca dolar harcadığı istihbarat ve propaganda araçlarıyla, arkasına aldığı sınırsız destekle tam bir yıldır Filistin topraklarına ölüm ve yıkım saçıyor.

On yıllardır kuşatma altında olan Gazze, son bir yıldır daha sıkı, daha ölümcül bir kuşatmaya direniyor.

Kuşatma savaşları böyledir: Ya ölüm ve yıkım olmasın diye teslim olur, vatanınızı, onurunuzu, hatta yine de canınızı yitirirsiniz, en iyi ihtimalle köle olursunuz, ya da “toprağın üzerinde şerefsizce yaşamaktansa toprağın altında şerefimle yatarım” deyip, son damla kanınıza kadar direnirsiniz.

İşte Gazze, teslim olsa da öleceğini bildiği için, tek başına, yapayalnız, garip mi garip bir halde direniyor.

Gazze, sadece İsrail’e direnmiyor; Batı’ya rağmen, Müslümanlara rağmen, soydaşlarına, ırkdaşlarına, dindaşlarına rağmen direniyor.

“Aksa Tufanı’nın zamanlaması yanlışmış”, “yapmışmış da sonucu ne olmuşmuş”, “İsrail’e fırsat verilmişmiş”, “çok ölüm, çok yıkım olmuşmuş”, “otoriteye boyun eğmek gerekirmiş”, “kazanan İsrail olacakmış”, “Hamas oyuna gelmişmiş”… Büyük resmi görenlere, her şeyi bilenlere, her oyunu çabucak çözenlere, hadiselerin bilinmezlerini anında analiz edenlere, kıvrak zekâlarıyla denklemlerin ipliğini pazara çıkaranlara, 100 yıllık Filistin direniş tecrübesine, rahat koltuklarında, güvenli evlerinde, klavye kahramanlığı ile kibir ve ukalalık içinde akıl dağıtanlara, her şeyi savaşan bir Filistinliden, canı pamuk ipliğine bağlı bir Hamas aklından daha iyi gören ve bilen, hezeyan, umutsuzluk ve kompleksleriyle direnişe burun kıvıranlara karşı da direniyor Hamas.

Vatan savunmasında ölüm de var yıkım da. Kimseden merhamet dilenmeden direniyor Hamas. Ağlamadan, sızlanmadan direniyor.

Bütün dünyaya ders vererek direniyor Hamas. 21’inci yüzyılın en modern, en ölümcül silahlarına karşı koymanın mümkün olduğunu gösteriyor. Siyonizm’in dünyayı nasıl ağlarıyla ördüğünü, koca koca devletlere nasıl diz çöktürdüğünü hepimize ispat ediyor. İnsanlığı tehdit eden bir varlığın bütün azgınlığını, hırsını, gözü dönmüşlüğünü, kuralsızlığını, yobazlığını, sapkın bir inancın peşinde kendisinden başkasına nasıl hayat hakkı tanımadığını hepimizin önüne seriyor. Batı uygarlığının ikiyüzlülüğüne, Batılı değerlerin sahteliğine, o modern ve medeni maskenin altındaki barbarlığa, o bitmez hınca, öfkeye, nefrete ışık tutuyor Hamas.

Müslümanlara da ayna tutuyor Hamas: Pısırıklığa, onursuzluğa, vurdumduymazlığa, bencilliğe, korkaklığa ayna tutuyor.

Yeryüzünde, Siyonizm’in yanında durup insani hiçbir değere sahip olmayanları açığa çıkarıyor Hamas. İçimizdeki ajanları deşifre ediyor.

Bir de yiğitliğiyle dünya üzerinde milyonları kendisine hayran bırakıyor Hamas. Yasaklara, baskılara, zulme rağmen milyonların sokağa çıkmasını, seslerini yükseltmesini sağlıyor. Halkları arkasına takıp Hakk’a yürüyüşlerine öncülük yapıyor.

Hepimiz için direniyor, her birimiz için savaşıyor Hamas. Her birimizin vatanları için, bağımsızlığımız, onurumuz için, uyanmamız için, ayağa kalkmamız için mücadele ediyor Hamas.

Tam bir yıl oldu. Hamas’ı yenemedi İsrail. Gazze’yi işgal edemedi. Kuşatmayı delemedi.

Umutsuzluk yok! Hamas’ın, Gazze’nin, Batı Şeria’nın umutsuz olmadığı yerde, hiçbir Müslüman’a asla umutsuzluk yok. Tarih böyledir. Bazen düşersiniz, sonra kalkarsınız. Hiçbir zulüm kalıcı değil. Bu böyle gitmeyecek. Er ya da geç, İsrail’in de, arkasındaki canavarların da boyu devrilecek.

İnanıyorsanız üstünsünüz. İnancınızı sarsmayacaksınız. Azın çoğa galip geleceğini, Allah’ın bütün tuzakları boşa çıkaracağını bileceksiniz. Üzerimizden hüznü giderecek ve O’na şükredeceksiniz.

İşte onun için, Aksa Tufanı’nın birinci yıldönümünde, selam olsun Hamas’a, selam olsun Gazze’ye, Batı Şeria’ya Filistin’e. Selam olsun yiğitlere. Selam olsun şehitlere. Yeryüzünde, bu haklı davanın heyecanını yüreğinde taşıyanlara, eliyle, diliyle, hiç olmadı buğzuyla, en azından boykotuyla, öfkesiyle, kiniyle, duasıyla Filistin’in yanında duranlara selam olsun.

Kazanamadılar, kazanamayacaklar. Direnişi yok edemeyecekler. Selam olsun Hamas’a, selam olsun direnişe!

#filistin
#direniş
#Aydın Ünal