Trump’ın zor seçimleri

04:0031/07/2018, Salı
G: 31/07/2018, Salı
Abdullah Muradoğlu

ABD Başkanı Trump Kasım’da yapılacak seçimlerde partisinin “Senato” ve “Temsilciler Meclisi”nde çoğunluğu kaybetme ihtimalini düşünmek bile istemiyor. Böyle bir sonuç Trump için ‘öldürücü’ darbe olabilir. Jeff Sessions Adalet Bakanı olduğu için Alabama eyaletinde bir senatör koltuğu boşalmıştı. Cumhuriyetçiler’in yıkılmaz kalesi olarak görülen Alabama’da Aralık 2017’de yapılan seçimlerde Demokrat adayın seçilmesi bir erken uyarı işaretiydi. Hali hazırda Kongre’nin iki kanadında Cumhuriyetçiler çoğunlukta.

ABD Başkanı Trump Kasım’da yapılacak seçimlerde partisinin “Senato” ve “Temsilciler Meclisi”nde çoğunluğu kaybetme ihtimalini düşünmek bile istemiyor. Böyle bir sonuç Trump için ‘öldürücü’ darbe olabilir. Jeff Sessions Adalet Bakanı olduğu için Alabama eyaletinde bir senatör koltuğu boşalmıştı. Cumhuriyetçiler’in yıkılmaz kalesi olarak görülen Alabama’da Aralık 2017’de yapılan seçimlerde Demokrat adayın seçilmesi bir erken uyarı işaretiydi. Hali hazırda Kongre’nin iki kanadında Cumhuriyetçiler çoğunlukta. Cumhuriyetçiler seçimleri kazanmak veya en azından Kongre’nin bir kanadında çoğunluklarını korumak istiyorlar.



Kasım seçimleri için 100 günlük kampanya dönemi başladı. Bundan sonra, dış politika ve ticaret savaşları dahil her mesele seçim malzemesi olarak kullanılacak. 18 aylık döneminde Trump kendine özgü davranış biçimiyle çok farklı bir Başkan olduğunu gösterdi. Ancak bu davranış seti birçok soru işareti getiriyor. Öyle ki medyada Trump’ın reflekslerini irdeleyen bir uzmanlık alanı olarak “Trumpoloji” bölümleri dahi oluştu. Trump’ın tweet mesajlarıyla kendini ifade etmesi ABD’nin geleneksel hükümet etme tarzının çok çok dışında sayılıyor.

Savunma ve Dışişleri gibi iki kurum bile Trump’ı twitter’dan izliyorlar. Kuzey Kore ve Katar meselesinde Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın Trump’ın tweet’leriyle nasıl boşa düşürüldüğünü bütün dünya izledi. Kuzey Kore’ye askeri saldırıyı seçenek olarak gösteren Trump aniden müzakere yoluna gitti ve Kim Jong-un ile görüştü. Trump Ortadoğu işlerinde de Dışişleri Bakanlığını dışarda tutan bir yöntem izledi. Trump askeri konuları ilgilendiren 12 ayrı başlıkta Savunma Bakanı James Mattis’i de boşa düşürdü. Mesela, Mattis Trump’ın Güney Kore ile devam eden ortak askerî tatbikatları durdurma kararını sonradan öğrendi.

Avustralya kaynaklı bir haberde Trump’ın yakın bir zamanda İran’ın nükleer tesislerine askeri saldırı plânladığı öne sürüldü. Trump bu plândan Avustralyalıları bilgilendirmiş. Gazeteciler haberin doğru olup olmadığını Mattis’e sordular. Ancak Mattis plândan haberi olmadığını belirtti. Trump’ın birçok kez Mattis’i boşa düşürdüğünü hatırlatan kaynaklar, bu haberin doğru olabileceği kuşkusu taşıyorlar. Mattis ise haberin ‘kurgu’ olduğu konusunda ısrarlı.

18 aylık iktidarı döneminde Trump’ın Beyaz Saray’a taşıdığı isimlerin yarısından fazlası ya istifa etti ya kovuldu. Beyaz Saray’da yaşanan kaos seçmenlerin de kafasını karıştırıyor. Cumhuriyetçi Parti’yi zorlayabilir. “Ticaret savaşları”nın Amerikalı üreticiler ve tüketiciler için getirdiği kayıplar da cabası. Trump birçok başlıkta partisinin Kongre’deki ana akım liderleriyle de tezat içinde. Ticaret savaşları Trump’ı destekleyen küreselci iş adamlarını rahatsız etti. Milyarder Charles Koch, Trump’ın ticaret savaşlarına yol açan korumacılık politikasının ABD için felaket olacağı uyarısı yaptı. “Koch Grubu”ndan Demokrat adayları destekleyebilecekleri yönünde gelen mesajlar seçimlerin Trump için zorlu bir sınav olduğunu gösteriyor. Trump vaat ettiği Meksika sınırına duvar konusunda da bir ilerleme sağlayamadı.

Trump’ı seçimlerde zorlayacak bir diğer konuysa Robert Mueller tarafından yürütülen “Rusya Soruşturması”. Bu soruşturmada Trump’ın kampanyasından birçok isim mercek altında. Trump ve yakın çevresine göreyse soruşturma, bir ‘derin devlet komplosu’ ve ‘cadı avı’. İçinde ne olduğu hâlâ bilinmeyen soruşturmadan her geçen gün yeni bir iddia ortalığa saçılıyor. Trumpçılar Soruşturmanın uzamasının seçimlere etki etmesinden endişeliler.

Trump 2016’daki Başkanlık seçimlerinde ABD’yi dışardaki aptal savaşlardan çekeceğini vaat etmişti. Trump Başkan olduktan sonra bu görüşünü yer yer dile getirdiyse de durum değişmedi. “Önce Amerika” diyerek Başkan seçilen Trump’ın Ortadoğu politikaları “Önce İsrail” olarak algılanabilecek mahiyette gelişti. Bütün bu gelişmeler seçimleri etkileyecektir.

#ABD
#Donald Trump