ABD’nin “S-400” ikilemi!

04:0021/07/2019, Pazar
G: 21/07/2019, Pazar
Abdullah Muradoğlu

Ülkemizin hava savunma sistemini güçlendirmek için Rusya’dan aldığı “S-400’ler”, Türkiye aleyhtarı güç odaklarına dert oldu. Bu güçler Trump’ı Türkiye’yi ‘hasım’ yapması için tazyik ediyorlar. Türkiye’yi yeni nesil F-35 üretim programından çıkarmanın yanı sıra ”ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası’”nı işletmeye çalışıyorlar. Bu güç odakları, Türkiye’yi 1952’den bu yana üyesi olduğu “NATO”dan çıkarmakla da tehdit ediyorlar. Türkiye’ye yaptırım konusunda isteksiz olan Trump

Ülkemizin hava savunma sistemini güçlendirmek için Rusya’dan aldığı “
S-400’ler
”, Türkiye aleyhtarı güç odaklarına dert oldu. Bu güçler Trump’ı Türkiye’yi ‘
hasım
’ yapması için tazyik ediyorlar. Türkiye’yi yeni nesil F-35 üretim programından çıkarmanın yanı sıra ”
ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası
’”nı işletmeye çalışıyorlar. Bu güç odakları, Türkiye’yi 1952’den bu yana üyesi olduğu “
NATO
”dan çıkarmakla da tehdit ediyorlar. Türkiye’ye yaptırım konusunda isteksiz olan Trump ise tam bir ikilem içerisinde.

Ülkemizin “S-400’ler”le ilgili tercihi belli olduktan sonra mâlûm güç odakları Türkiye’nin NATO üyeliğini bile tartışmaya açtılar. Yakın zamanlarda kaleme alınan makalelerde dile getirilen görüşlere göre Türkiye’nin “S-400” tercihi ABD’ye Ortadoğu’da yeni fırsatlar, yeni seçenekler sunuyor. Bu makalelerde ABD’nin “

Ortadoğu

” ve “

Doğu Avrupa

”da yeni üsler inşa etmesi veya askerî varlığını güçlendirmesi öneriliyor. Mesela, “

Romanya

” ve “

Polonya

” yönetimlerinin ülkelerinde ABD askerî varlığının güçlendirilmesinden sevinç duyacakları belirtiliyor. Listede Yunanistan, Güney Kıbrıs, İsrail, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri de var. Bu ülkelerde ABD varlığının güçlendirilmesi güyâ Türkiye’nin eksikliğini telâfi edecektir.

Türkiye’nin yaptırımlara vereceği tepkinin ABD” açısından karmaşık ve biribirini etkileyen birçok başlıkta ciddi sorunlara yol açması kuvvetle muhtemel. Bu ihtimali düşünen Türkiye aleyhtarı çevreler, gelecekte karşılaşılması muhtemel durumlarda Türkiye’nin eksikliğinin veya karşı pozisyonda yer almasının meydana getirebileceği tehlikelere karşı ABD’nin şimdiden tedbir almasını istiyorlar. Bu görüşü savunanlara göre, Washington ve Ankara Orta Doğu’da biribiriyle çelişen farklı çıkarlara sahipler ve ulusal hedeflerin gerçekleştirilmesinde biribirilerini engel görüyorlar. Bu yüzden ABD ve Avrupalı F-35 ortaklarının, ‘bu gerçekliği’ gözönüne alarak, gelecekteki muhtemel riskleri azaltacak yolları aramalarını tavsiye ediyorlar.

Trump yaptırımlar konusunda kendi partisiyle aynı pozisyonda değil. Nitekim Cumhuriyetçi iki senatör Türkiye’ye güçlü tepki verilmesini öngören bir tasarıya imza attı. S-400’leri ABD ve NATO için ‘
tehdit
’ olarak nitelendiren tasarıda yaptırımların tam olarak uygulanması isteniyor. Tasarıda Türkiye’nin NATO’daki rolünün tartışmaya açılması da talep ediliyor.
Trump, Türkiye’ye yaptırımları tartışmak üzere bir grup Cumhuriyetçi senatörü Beyaz Saray’a davet etti. Trump Salı günü bu senatörlerle bir araya gelecek. Trump Türkiye’ye yaptırımları uygulatmama yetkisine sahip. Ancak 2020’deki Başkanlık seçimlerine hazırlanan Trump, Senato’yu kontrol eden “
Cumhuriyetçiler
”le bir kriz yaşamak istemiyor. Senato’da Türkiye’ye yaptırım için iki partili bir karar çıkması Trump’ı zorlayabilir. 100 üyeli Senato’da 60 senatörün onay vereceği bir karar Trump’ın elini kolunu bağlayabilir. Trump, Salı günü Beyaz Saray’da Senatörlerle yapacağı toplantıda bu konuyu da görüşecektir muhakkak.
Yaptırımların Türkiye-Rusya ilişkisini derinleştireceğinden kaygı duyanlar da var elbette. Bu çevrelere göre “
Türkiye-Rusya yakınlaşması
” ABD’nin bölgesel ve küresel politikaları için ciddi engel teşkil edebilir. Ancak bu çevrelerin sesi, “yaptırım” isteyenler kadar gür çıkmıyor.
Türkiye’nin yaptırımlara vereceği tepkiler küresel ve bölgesel güç rekabetleri açısından ‘
kelebek etkisi
’ yapabilir. Öte yandan yaptırımlar iki ucu keskin bir bıçak gibidir. Türkiye’ye bıçak saplamak isteyen güçler, bu bıçağın kendilerini de yaralayacağını düşünseler iyi ederler. “
Mecburiyetler keşiflerin anasıdır
” diye bir söz var. Belki de yaptırımlar ülkemiz için yeni fırsatlar bile açabilir. Herkes ‘fırsat’ peşindeyse, biz neden bundan geri duralım! Sahte müttefikliğin ülkemiz için ne tür sıkıntılara yol açtığını hep birlikte izlemiyor muyuz?
#S-400
#ABD
#F-35
#NATO