Sinema eğitimi liseye inmeli

04:0013/04/2024, Cumartesi
G: 13/04/2024, Cumartesi
Abdulhamit Güler

Çağımızın en gözde, çekici ve etkili mecrası olan sinemanın eğitimimizdeki yeri gözden geçirilmeli. Gençlerin kendini ifade etmek ve kalıcı etki bırakmak için kullanabilecekleri en yakın kulvar görsel üretim alanları. Buna binaen sinema eğitimi birkaç meslek lisesi hariç üniver-siteden önce başlamıyor. Üretim imkanı açısından teknoloji ile doğrudan bağlantılı olan sinemanın, daha 5-6 yaşında izleyici olan çocuklardan üniversiteye kadar uzak kalması akıl alır gibi değil. Zira özgün yöntem oluşmaya

Çağımızın en gözde, çekici ve etkili mecrası olan sinemanın eğitimimizdeki yeri gözden geçirilmeli. Gençlerin kendini ifade etmek ve kalıcı etki bırakmak için kullanabilecekleri en yakın kulvar görsel üretim alanları. Buna binaen sinema eğitimi birkaç meslek lisesi hariç üniver-siteden önce başlamıyor.

Üretim imkanı açısından teknoloji ile doğrudan bağlantılı olan sinemanın, daha 5-6 yaşında izleyici olan çocuklardan üniversiteye kadar uzak kalması akıl alır gibi değil. Zira özgün yöntem oluşmaya başlamasının 10’lu yaşlara indiği zamanımızda sinema ile tanışmanın geciktirilmesi geleceğe yönelik büyük bir boşluk manasına gelir.

Çocuk, telefon ile kaç yaşında tanışıyorsa sinema ile de aynı yaşta tanışmalı.

Resmi müfredatta yer alması en başta yapılması gereken şey. Sinema neden seçmeli ders olmasın? Doğrudan üretici olunmasa bile bilinçli tüketici oluşumu açısından da kritik bir hamle olacaktır bu.

Zaten filmler ve benzeri üretimler müfredatta resmi olarak yer almasa da öğretmenler tarafından kullanılıyor. Bunun bir ders bağlamında yer almasının önündeki engel nedir?

Sinema nedir? İzleyici kimdir? Film yapım süreçleri nelerdir? Sinema neden bu kadar etkilidir? 3-4 yaşından itibaren sinemada film izlemeye başlayan çocukların bilinçli izleyici ve nitelikli üretici olması nasıl sağlanabilir?

Bütün bu soruların cevaplarının yer alacağı, çocukların sinema ile gecikmeden tanışacağı ve aralarından bir kısmının gecikmeden üretici olacağı bir ortamda “Türk Sineması” denen olgudan daha sağlıklı bahsedebilir ve sınırları aşan evrensel çerçevede üretimlerle bu toprağa münhasır, sağlıklı üretimler yapılması sağlanabilir.

5 ve 10 yıllık projeksiyonlarla oluşturulacak müfredat ve sürekli güncellenen içerik ve yöntemlerle bambaşka bir gelecek oluşturulabilir.

Böyle olursa, 10 yıl sonra “tehlikeli yabancı içerikler” konusunun karşısında izleyiciye alternatif olacak yapımlardan söz edebiliriz. Ayrıca bilinçli izleyici sayesinde bugünden hayal etmesi güç, parlak bir geleceğe yol alabiliriz.

Liseden itibaren cep telefonu ile film çekip kurgulanabileceği anlatılmalı, uygulamalı olarak üretim havuzu oluşturulmalı. Bu sağlandığı takdirde 20’li yaşlarında dünya çapında üretim yapan yüzlerce sinemacının sektörü inanılmaz bir yere taşıyacağı görülebilir.

#sinema
#eğitim
#film