Bizim medreselerimiz ve tekkelerimiz kendi kendilerini feshetti, sonra da menhus bir rüzgâr kalan enkazı da savurdu gitti. Ama Allah'ın lütfuyla 1950'lerden sonra bu ülkede dini ilimler yeniden filizlendi. Filizlendi ama taban gitmiş, bin dört yüz yıllık birikim dağıtılmış, halef-an-selef geleneği yıkılmış, kültür, yazı, kitap, ulema hepsi imha edilmişti. Bu yüzden filizlenme sıfırın da altından başladı. Yine de mucize denecek bir hızla bu ilimlerde mesafe alındı. Bu tahribatın belki tek olumlu yönü, geleneğin ayak bağı oluşturan hantallaşmış, sakil yönlerinden kurtulup, her şeye yeniden başlama imkânı bulunmuş olması oldu.
#Yeni Şafak
#Faruk Beşer