
Tövbe, dinin çirkin gördüğü ve yasakladığı şeyleri terk etmek, övdüğü ve emrettiği şeylere yönelmektir. Tövbe etmek, kişinin kalbinde bir değişim yaratmasını ve gelecekte yaptığı hatalardan kaçınmak için çaba sarf etmesini gerektirir. Samimi, halisane, kararlılıkla olan bir tövbeye, nasüh tevbe denilir. Nasuh; çok halis, çok temiz veya pek ziyade faydalı demektir. Peki tövbe nasıl edilir? Tövbe nasıl olmalıdır? Tövbe ile ilgili hadisler nelerdir? İşte tüm soruların cevapları.
Tövbe, İslam dininde önemli bir konudur ve Allah'ın tövbe edenleri affedeceğine dair ayetler ve hadisler mevcuttur. Doğru bir tövbe kişinin yaptığı hatayı kabul etmesi ve pişman olması ile başlar. Tövbe ile ilgili merak ettiğiniz her şeye haberimizden ulaşabilirsiniz.
TÖVBE NASIL EDİLİR?
Yüce Allah, bağışlanacak müminlerin vasıflarını sıralarken şöyle buyurmaktadır: “Ve onlar bir kötülük yaptıkları, ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah’ı hatırlayarak hemen günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları da Allah’tan başka kim bağışlayabilir? Ve onlar, yaptıklarında bile bile ısrar etmezler.” ( l-i İmrân, 3/135)
Günahlardan dolayı tövbe etmek farzdır. Tövbe, kulluğun Hz. dem’le başlayan bir göstergesidir. Günahkâr kimse vakit geçirmeden tövbeye yönelmelidir. Bu hususta Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurulmaktadır: “Allah katında (makbul) tövbe, ancak bilmeyerek günah işleyip sonra hemen tövbe edenlerin tövbesidir. İşte Allah bunların tövbelerini kabul buyurur. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. Yoksa (makbul) tövbe, kötülükleri (günahları) yapıp yapıp da kendisine ölüm gelip çatınca, ‘İşte ben şimdi tövbe ettim’ diyen kimseler ile kâfir olarak ölenlerinki değildir. Bunlar için ahirette elem dolu bir azap hazırlamışızdır.” (Nisâ, 4/17-18) Hz. Peygamber (s.a.s.) de, “Günahlarından samimi olarak tövbe eden kimse hiç günah işlememiş gibidir.” (İbn Mâce, Zühd, 30) buyurmuştur.
İslam âlimleri bu ve benzeri âyetlerle hadislerden hareketle tövbenin geçerli olması için gerekli şartları belirlemişlerdir. Buna göre bir tövbenin makbul olabilmesi için; işlenen günahı terk etmek, günah işlediğine pişman olmak, günahı bir daha işlememeye azmedip söz vermek, eğer işlenen günah kul haklarıyla ilgili ise, bu durumda, hak sahibi ile helalleşmek, Allah’tan af dilemek gerekir.
Kul hakkından kurtulmak, ihlal edilen hakkı, sahibine veya varislerine iade etmekle ya da affını istemekle olur.
TÖVBE NASIL OLMALIDIR?
Hazret-i Ali kerremallâhü vecheh, bir arâbinin hızlı hızlı, “Estağfirullâh ve etübü ileyh” dediğini işitti. Ona: “İstiğfâr ederken süratle, acele ederek, sadece dil ile söylemek, yalancıların tevbesidir. Senin yapmış olduğun tevbenden de tevbe etmeye ihtiyacın vardır.” buyurdu.
A'râbi, “Öyleyse tevbe nedir?” diye suâl etti. Hz. Ali (k.v.) şöyle buyurdular: Tevbe etmek, şu altı şeyi yapmaktır:
“Geçmiş günahlarına pişman olmak. Geçirdiğin farzları kazâ etmek.
*Haksız olarak aldığın kul haklarını sahiplerine iade etmek.
“Nefsini, nasıl günah ile büyüttüysen, Hazret-i Allâh'a itaatle öylece terbiye etmek.
“Nefsine, günah lezzetini tattırdığın gibi, tâatin acılığını da tattırmak ve nefsini, Hazret-i Allâh'a isyanda nasıl
süslediysen, Hazret-i Allâh'a itaat için de süslemek.
“Gülerek işlediğin günahlar için ağlamak.
Receb-i şerif, hayır ve bereket aylarının anahtarıdır. Amel defterini, günahlar ile karartan kimseye yakışan, bu mübarek ayda onu tevbe ile temizlemektir. Ömrünü gaflet ve tembellikle zâyi eden kimse, bu ayı ganimet bilerek, kalan ömrünü, hayırlı şekilde kullanmalıdır.
TÖVBE İLE İLGİLİ HADİSLER NELER?
> Ebû Hüreyre'nin (ra), Resûlullah'tan şöyle işittiği nakledilmiştir: Yemin ederim ki ben, Allah'a günde yetmiş defadan fazla tövbe ve istiğfar ediyorum. (Buhârî, Deavât, 3)
> Eğar b. Yesâr el-Müzenî'den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur: "Ey insanlar, Allah'a tövbe ve istiğfar edin; ben günde yüz kere tövbe ediyorum. (Müslim, Zikir, 42)
> Resûlullah'ın hizmetlerini yürüten Ebû Hamza Enes b. Mâlik el Ensârî'den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah şöyle buyurmuştur: Kulunun tövbesinden dolayı Allah Teâlâ'nın sevinci, sizden birinizin çölde devesini kaybedip de tekrar bulduğu andaki sevincinden daha fazladır. (Buhârî, Deavât, 4; Müslim, Tevbe, 1)
> Ebû Mûsâ Abdullah b. Kays el-Eş'arî'den (ra) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur Allah Teâlâ, gündüz günah işleyenlerin tövbe etmesi için gece mağfiret elini uzatır. Gece günah işleyenlerin tövbe etmesi için de gündüz mağfiret elini uzatır. Güneş batıdan doğuncaya (kıyamet kopuncaya) kadar bu durum böyle devam eder. (Müslim, Tevbe, 31)
> Ebû Abdurrahmân Abdullah b. Ömer b. Hattâb'dan (ra) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur Bir kul can çekişmeye başlamadıkça, Allah Teâlâ onun tövbesini kabul eder. (Tirmizî, Deavât, 98)
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.