Beşiktaş’ın 30 yaşındaki stoperi Omar Colley, iki üç adımda yavaş kaldığını ritmini yakaladığında kendisini geçebilecek futbolcuların nadir olduğunu belirtti.
Beşiktaş’ın başarılı savunmacısı Omar Colley ile Beşiktaş JK dergisinin ekim sayısına açıklamalarda bulundu. Hem mevkisi olan defansta hem de hücumda yaptıklarıyla adından sık sık söz ettiren Colley, kariyerine ve Beşiktaş’a dair konuştu.
"Maçın içinde her zaman kazanmak isterim. Kaybetmeye tahammülüm yok. Özel hayatımda ise bir aile babası olduğumu söyleyebilirim. Genellikle sakin bir yapım var ancak saha içinde durumlar tabii ki öyle olmuyor. Evdeyken sakin bir aile babası rolüne bürünüyorum ancak sahada biraz farklı"
"Süper Lig de çok gelişim göstermiş bir lig. Her takımda çok iyi futbolcular var. Seviyenin İtalya gibi olmadığını söyleyebilirim ancak burada da her takımda fark oluşturabilecek birçok futbolcu var. Burada da çok atak takımlar, zorlayan isimler mevcut. Bazı takımlar futbol oynamak ister, bazı takımlar savunmada kalmak ister ancak futbol seviyesi Türkiye’de de gayet iyi"
"Eksik olanın gol olduğunu görüyorum hep. Antrenmanlarda da tabii ki zaman zaman çalışıyoruz. Ligde Aboubakar’ın da kafa golleri attığını görüyoruz. Ben de bu durumu idmanlarda Aboubakar ile birlikte çalışarak kendi futboluma yansıtmaya çalıştım. Burak hocamız idmanlarda da duran top organizasyonlarında bizlerden özel olarak neler istediklerini belirtiyor. Bu arada Ghezzal, Masuaku, Hadziahmetovic gibi çok iyi orta açan futbolculara da sahibiz. Haliyle idmanlarda da duran top organizasyonlarının üzerinde duruyoruz"
"Takıma gol katkısı vermekten dolayı mutluyum. Savunma kısmı da yine aynı şekilde, sadece gol atmak değil elbette. Her şeyden önce ben bir savunmacıyım ve her maçta gol yemememiz lazım. Öncelikli olarak görevim ve işim bu ancak sonrasında gol atabileceğim bir pozisyon yakaladığımda ise elbette atmaya çalışırım"
"Evet, boyumdan dolayı genellikle insanlar yavaş olduğumu düşünüyorlar ancak hızımdan bir hayli memnunum. İlk iki-üç adımda yavaş kaldığımı söyleyebilirim ancak sonrasında ritmi yakaladığımda beni geçebilecek futbolcular da çok nadirdir. O noktada maksimum hızıma ulaşabiliyorum"
"Taraftarlarımızı birkaç cümleyle anlatmak, en başta onların hissettiği Beşiktaş tutkusuna büyük bir haksızlık olur. Evimizde oynadığımız maçlarda stadımız neredeyse yanıyor ve birçok zaman deplasmanlarda dahi evimizde oynuyormuş gibi hissediyoruz. . Zaman zaman puan kayıpları olacaktır, futbol böyle bir şey. Ancak o zamanlarda dahi bizleri destekliyorlar. Daha önce hiç Beşiktaş taraftarları gibisine denk gelmedim. Tüm dünya üzerinde Beşiktaşlı taraftarların eşi benzeri olduğuna inanmıyorum"