Diyarbakır’da antrenörü tarafından tokatlanan sporcu İrem Pala, babası Murat Pala, antrenör Orhan Baytekin ve o ana şahit olan öğrencilerden Ahsen Sümbül olanları anlattı.
Olay, Kayapınar ilçesindeki bir salonda düzenlenen Türkiye Gençler Tekvando il seçmelerinde yaşandı. Rakibine yenilen İrem Pala, antrenörü Orhan Baytekin tarafından tokatlandı. Yaşanan olay üzerine antrenör Baytekin görevden alındı. Olaya ilişkin sporcu İrem Pala, babası Murat Pala, antrenör Orhan Baytekin ve o ana şahit olan sporculardan Ahsen Sümbül, olayın detaylarını anlattı.
Sporcu İrem Pala, maçtan çıktığını ve o an şok etkisinde olduğunu söyledi. Hocasına kendisine bir tokat atmasını istediğini aktaran Pala, “Maçın tamamını izleseler nasıl bir olay olduğunu anlayacaklar. Antrenörüme tokat atmasını isteyen bendim. Bana tokat atmasaydı şok içerisinde kalacaktım. Maçı kaybettim, stresleydim. Antrenörüme, ‘Hocam bana bir tokat atmasanız kendime gelemem dedim.’ Olayda hiçbir şiddet yok. Orhan hocam hiçbir öğrencisine şiddet göstermez. Videoda hiçbir şey görüldüğü gibi değil. Bugün ben ve arkadaşlarım hepimiz antrenörümün yanındayız. Hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bugünde yalnız bırakmayacağız. Benim yüzümden işine son verilmesi beni gerçekten çok üzdü” dedi.
İrem’in babası Murat Pala, hocayla hiçbir sorunlarının olmadığını dile getirdi. Hocayı 10 senedir tanıdıklarını kaydeden Pala, “Kızım 10 senedir hocasının yanındadır, bu bir komplodur. Bu komploya karşı da bende davacıyım. Bu görüntüyü servis eden kişinin özellikle üstünde duracağım. Kızım reşit değil, alıp görüntülerini servis etmişler. Kızım bana olayı anlattı. ‘Ben o an şoktaydım. Orhan hoca bana bir tokat çekti’ dedi, ben istediğimle söyledim.’ Onun için Orhan hocayla bir sorunumuz yok” diye konuştu.
Antrenör Orhan Baytekin ise, kendisi ve tekvando camiasına çok büyük bir linç girişi başlatıldığını ifade etti. İrem ve diğer sporcuları kızından hiçbir zaman ayrı tutmadığını belirten Baytekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
Olayın çok farklı yerlere çarpıtıldığını söyleyen Baytekin, “Sporcum, Aile ve Sosyal Politikalar sporcusu değil. Benim özel yetiştirdiğim sporcum. Halk Eğitim Merkezi benim işime son verdi. Ayın 26’sında Muğla’da yapılacak Türkiye Şampiyonası’na 7 sporcumla katılmam gerekirken şu anda maça gidemiyorum. Beraberce biz bu başarıyı paylaşıyoruz. Beraberce çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Onlarla her zaman istişare içerisindeyiz. Onlar bizi ziyarete geliyor, idmanlarımızı izliyorlar. Bizler ailece görüşüyoruz. Ama bu kampanya benden önce kızlarımı etkiledi. Çocuklarımı etkiledi. Diyarbakır’ı şu anda etkiledi” şeklinde konuştu.
O anın çoğu kırpılarak paylaşılan bir video olduğunu değerlendiren sporculardan Ahsen Sümbül de, o görüntünün arkası ve önü olduğunu kaydetti. Sümbül, “İrem, o an maçın bitmesine son 10-15 saniye kala maçı kaybediyordu ve gerideydi. Onun stresinden kendine vurmaya başladı. Şuurunu kaybetmişti. Çünkü ben orada ısınıyordum. İrem’in dibindeydim ve ona taktik veriyordum. 'İrem şöyle yap' diye. İrem beni bile duymuyordu. 'İrem İrem' bağırıyordum. Duyması imkansızdı. Ona rağmen böyleydi. Hoca bir yerde İrem’i tutuyordu. İrem, ‘Hocam bana bir tane vurun kendime geleyim.’ Ondan sonra hoca şöyle bir vuruyor. Ondan sonra da İrem’i şöyle çekip de öpüyor. O videonun devamı da var. Kesinlikle kırpılmış. Bilinçli olarak çekilen bir video. Kesinlikle karalamak için yapılan bir komplo. Ailelerimiz bilinçsiz insanlar değiller. Böyle bir şey olsaydı bizi göndermezdi” ifadelerinde bulundu.