|

15 Temmuz kanla, canla yazılmış bir halk destanıdır

Fenerbahçe Kulübü, hain darbe girişiminin 1. yıl dönümünde yayınladığı mesajda, “Halkın iradesini yok sayan kalkışmalara geçit vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz” dedi. Bu hain kalkışmanın baş aktörünün FETÖ/PDY olduğu belirtilen açıklamada “Milletimiz tanklara, uçaklara, her türlü ağır silaha karşı göğsünü siper etmiş ve hayasızca süren bu akını da tarihte pek çok kez durdurduğu gibi, bir kez daha durdurmayı başarmıştır” ifadeleri kullanıldı

Yeni Şafak ve
04:00 - 15/07/2017 Cumartesi
Güncelleme: 07:05 - 15/07/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
15 Temmuz kanla, canla yazılmış bir halk destanıdır
​
15 Temmuz kanla, canla yazılmış bir halk destanıdır ​

Fenerbahçe Kulübü, 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Günü nedeniyle bir açıklama yayınladı. “15 Temmuz'da tankların önüne yatan, canı pahasına demokrasinin yanında saf tutarak hainlere geçit vermeyen halkımızın ortaya koyduğu destansı direniş, Fenerbahçe taraftarının birkaç yıl önce FETÖ/PDY’ye karşı göstermiş olduğu reaksiyonun adeta bir izdüşümüdür” denilen açıklamada “Büyük Türk Milleti’nin demokrasi için, vatan ve millet için vermiş olduğu mücadele kanla, canla yazılmış bir halk destanıdır” ifadeleri kullandıldı.

Sarı-lacivertli kulüpten yapılan açıklamada şöyle;

15 Temmuz 2016 tarihinde, yüce Türk Milleti, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir ihanet ile karşı karşıya kalmıştır. Üzerlerine askeri üniforma giymiş alçak bir ihanet şebekesinin unsurları tarafından milli orduya ait silahlarla 249 vatandaşımız şehit edilmiş, binlerce vatandaşımız yaralanmış, gazi meclis bombalanmış, halkın iradesi ile seçilmiş parlamenter rejim askıya alınarak yerine bir dikta yönetimi tesis edilmeye kalkışılmıştır. Bu hain kalkışmanın baş aktörünün FETÖ/PDY olduğu aşikardır. Bu alçak yapı, yıllar içinde yetiştirerek devlet erkine yerleştirdiği örgüt üyeleri vasıtasıyla kanla, irfanla kurulan laik, çağdaş, parlamenter Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik bütünlüğünü yok etmek ve yerine din kisvesi altında bir devlet inşa etmeyi amaçlamıştır. Yabancı ülke istihbarat örgütlerinin maşası olan bu yapının millet, devlet, ülke gibi bir derdi yoktur. Dinimize ait kutsal kavramlar, bu yapı için sadece amaca ulaşmak için kullanılan bir araç ve büyük kitleleri istismar etmek için başvurulan yoldur. Ne ülkemizin toprak bütünlüğü, ne de devletimizin bekası bu alçak yapının değer verdiği kavramlar değildir. Bunun içindir ki, bu alçaklar tarihte eşi benzeri görülmeyen bir ihanete kalkışmış, milletin namuslarını emanet ettiği milli orduya ait silahları vatandaşlarımıza karşı hayasızca kullanmıştır.

Devlet içinde paralel bir yapılanma içine giren bu örgüt, devlet erkini tamamen eline geçirmek amacıyla akla gelmeyecek yöntemler kullanmış, bu örgüte mensup emniyet görevlileri ve onların maşası olan savcı ve hakimlerle milli orduya kumpas kurulmuş, pek çok aydın, bilim adamı ve gazeteci, bunların tezgahladığı mahkemelerde yargılanarak zindanlara atılmıştır. Binlerce kişinin hayatı ve geleceği bu yolla karartılmış, onlarca masum ise o zindanlarda hayatını kaybetmiştir. Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk, Oda TV, Sözde Şike Davası bu tezgah yargılamalarının en bilinenleri olmakla birlikte, bu davalar gibi yüzlerce dava ve bu davalarda mağdur edilen binlerce vatandaşımız vardır. Bu kumpas davaları ile örgütün önü açılmış, devleti tamamen ele geçirme süreci hızlandırılmış, örgüt üyeleri devlet erki içinde ulaşabilecekleri en kudretli mevkileri edinmiştir. Bunun ardından öldürücü son darbe olarak 15 Temmuz kalkışmasına cüret edilmiştir. Ancak bu alçaklar, aziz Türk Milletinin, canına kast eden düşmanlara karşı tarihte pek çok kez canı pahasına yaptığı cesur direnişi göz ardı etmiş ve milletimizin bu hain kalkışmaya karşı da canı pahasına direneceğini düşünememiştir. Nitekim bu kez de Milletimiz tanklara, uçaklara, her türlü ağır silaha karşı göğsünü siper etmiş ve hayasızca süren bu akını da tarihte pek çok kez durdurduğu gibi, bir kez daha durdurmayı başarmıştır.

Büyük Türk Milleti’nin 15 Temmuz’da demokrasi için, vatan millet için vermiş olduğu mücadele kanla, canla yazılmış bir halk destanıdır.

Bu şanlı destanı kanları ile yazan şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize uzun bir hayat diliyoruz.

Bizler, Fenerbahçe Spor Kulübü Ailesi olarak demokratik hukuk devletinin yanındayız.

Bu düşünceler ve kararlılıkla bir kere daha yüksek sesle ifade etmek isteriz ki, ülkemizdeki mevcut demokratik devlet sistemini kesintiye uğratmayı amaçlayan ve halkın iradesini yok sayan kalkışmalara geçit vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Bunlara karşı daima tek yürek olarak direneceğiz."

#Fenerbahçe
#FETÖ
#15 Temmuz
7 yıl önce