S&P, Türkiye'nin ülke riskini yüksek risk seviyesine yükselttiğini açıkladı.
Kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor's (S&P), 'orta derecede yüksek risk (4)' seviyesinden 'yüksek riske (5)' seviyesine yükseltti. Kuruluştan yapılan açıklamada, 'Bir ülkede iş yapıyor olmanın ekonomik, kurumsal, finansal ve hukuki riskleri hakkında' kapsamlı bir değerlendirme olduğu ve kurum ile işletmelerin kredi notu üzerinde etkisi bulunabileceği belirtildi.
S&P, darbe girişiminin ardından Türkiye'nin kredi notunu BB 'dan BB'ye, görünümünü ise 'durağan'dan 'negatif'e indirmişti.
Küresel piyasalarda ve TL varlıklarda geçen hafta etkili olan pozitif havanın bu hafta boyunca da devam etmesi bekleniyor.
Küresel ekonomideki belirsizliklerin etkisiyle azalan ABD Merkez Bankası'na (Fed) ilişkin faiz artırım beklentileri, geçen hafta açıklanan ABD 2'inci çeyrek büyüme verisinin yüzde 1,2 ile beklentilerin oldukça altında kalmasının ardından gerilemeye devam ederken, buna bağlı olarak dolar talebinin azaldığı, TL varlıklarının değerlendiği görüldü.
BIST 100 endeksi, geçen hafta yüzde 5,1 kazandırmasının ardından yeni haftaya da artışla başladı ve 76.800 seviyesine kadar çıktı. Endeks Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası 70.400 puana kadar inmişti. Küresel piyasalarda artan risk iştahı ve yurt içinde darbe girişimi sonrası ekonomi yönetiminin kriz ortamını iyi yönetmesiyle BIST 100 endeksi yükselirken, döviz kurları ve faizler de düşüş eğilimine girdi. Dolar/TL FETÖ'nün darbe girişimi sonrası 3,10 sınırına kadar çıkmasının ardından girdiği düşüş trendi ile bugün 2,9750'ye geriledi, gösterge tahvilin bileşik faizi de yüzde 9,18'de dengelendi.
Yeni haftada yoğun veri takviminin küresel risk iştahı üzerinde belirleyici olması beklenirken, özellikle haftanın son işlem günü ABD tarım dışı istihdam verisi ve kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye değerlendirmesinin piyasaların odak noktasında olacağı ifade ediliyor.
Yurt içinde çarşamba günü açıklanacak enflasyon verisinin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz indirim politikasına ilişkin beklentileri ve bu yolla da tahvil-bono ile döviz piyasasının seyri üzerinde etkili olabileceğini dile getiren analistler, cuma günü piyasalar kapandıktan sonra açıklanması beklenen Moody's değerlendirmesinden ise herhangi bir not ya da görünüm değişikliği beklemiyor.
Analistler, Moody's'in FETÖ'nün darbe girişimi sonrası Türkiye'yi not indirimi için izlemeye aldığını ifade etmesinin ardından 5 Ağustos'taki değerlendirmeyi pas geçebileceğini, gelişmeleri görmek için Türkiye'ye zaman vereceğini tahmin ediyor.
AA Finans'ın gerçekleştirdiği ankete katılan ekonomistler, temmuz ayında Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) yüzde 0,64 artmasını bekliyor. Ekonomistlerin enflasyon beklentilerinin ortalamasına göre haziranda yüzde 7,64 olan yıllık enflasyonun yüzde 8,23'e yükseleceği hesaplanıyor. TCMB'de son açıklamalarında temmuz ayında enflasyonun yükselebileceğini, ardından düşüş eğilimine geri döneceğini ifade etmişti.
ABD'de son zamanlarda beklentileri karşılamayan verilerin, Fed'in faiz artırımını erteleyeceği beklentilerini güçlendirdiğini dile getiren analistler, cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisinin zayıf gelmesi durumunda dolardaki değer kaybının ve gelişen ülke varlıklarına ilginin devam edeceğini öngörüyor.
Fed'in politikaları üzerinde büyük oranda etkili tarım dışı istihdam verisi, mayıs ayında 38 binlik artışla beklentilerin oldukça altında kalmasının ardından haziran ayında toparlamış ve 287 bin artışla beklentileri aşmıştı. Ekonomistler, cuma günü açıklanacak temmuz ayı tarım dışı istihdam verisinin 175 bin artmasını bekliyor. 175 bin veya daha az bir artışın görülmesi durumunda piyasalardaki risk iştahının devam edeceğini ve doların düşüş trendindeki hareketini sürdüreceğini dile getiren analistler, geçen ay yüzde 4,9'a çıkan işsizlik oranının ise tekrar yüzde 4,8'e inebileceğini tahmin ediyor.
AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Alnus Yatırım Menkul Değerler Stratejisti Dağhan Gökçe, 15 Temmuz sonrasında Türkiye piyasalarında normalleşme sürecinin devam ettiğini belirterek, özellikle geçen hafta Fed tarafından da pozitif rüzgârı almasının ardından ağustos ayının normalleşme adına uygun bir zaman olduğunu ifade etti.
Fed'in faiz artışının en erken 21 Eylül'e kaldığını anımsatan Gökçe, "Bu da önümüzde 1,5 ay kadar TL ve borsa adına olumlu gelişmeler yaşayabileceğimiz bir dönemi işaret ediyor. Bu denklemde tek problem Fitch ya da Moody's tarafından gelebilecek not ile ilgili açıklamalar" dedi.
Gökçe, kredi derecelendirme kuruluşlarından olumsuz bir adım beklenmediğini ancak, bu açıklamaların olumsuz olması durumunda dahi TL ve borsadaki etkisinin geçici ve kısa vadeli olacağını tahmin ediyor. Yatırımcıların TL'de kalmak ve BIST 30 şirketlerine yatırım yapmaya devam etmelerinin, önemli fırsatlar barındırdığına dikkati çeken Gökçe, global çapta dolarda genel satış eğiliminin hakim olduğunu kaydediyor.
Gökçe, dolar/TL'nin ağustos ayında 2,90-2,9250 bölgesinde kalan fiyat boşluğunu kapatabileceğini belirterek, değerlendirmesine şöyle devam etti:
"Dolar/TL 3,0950 gördüğünden bu yana düşen bantta sürekli bir geri çekilme var ve geçtiğimiz Cuma da bu düşen bantı aşağı yönlü kırdık. BIST 100 tarafında ise yatırımcılar daha yavaş hareket ediyor. 75.000 üstü kapanışı 2 hafta içerisinde yapmış olmak ağustos ortasına doğru yeniden 78.500 seviyelerini öne çıkaracak önemli bir gösterge."
Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,73 yükselişle 76.711,68 puandan tamamladı.
BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 1.306,15 puan artarken toplam işlem hacmi 2,9 milyar lira düzeyinde gerçekleşti. Bankacılık endeksi yüzde 1,63, holding endeksi yüzde 1,75 değer kazandı. Tüm sektör endeksleri yükselirken, yüzde 2,84 ile "metal ana sanayi" en çok değer kazanan sektör endeksi oldu.
Küresel piyasalarda artan risk iştahı ile haftaya pozitif başlayan BIST 100 endeksi, gün içinde yüzde 2'ye yakın artışla 76.843,26 puana kadar çıktı ve 76.400 seviyelerinde dengelendi.
Günün ikinci yarısında doların diğer para birimleri karşısında yükselişe geçmesine bağlı olarak dolar/TL'nin 2,9730 seviyelerinden 2,9950'ye çıkması paypiyasalarında yükselişi sınırlayan faktörlerden biri olarak öne çıktı.
Analistler, endeksin 76.500 seviyesinin üzerinde kapanış yapmasının teknik olarak pozitif görünümü yarına taşıyabileceğini belirterek, düşüş eğilimini sürdürerek 42,7 dolara inen Brent petrol fiyatlarının pay piyasalarını negatif etkilediğini, teknik olarak 42,3 dolar desteğinin kırılması durumunda küresel risk iştahının azalacağını tahmin ediyor.
Yarın ABD'de kişisel gelir ve harcamalar verilerinin izleneceğini ifade eden analistler, BIST 100 endeksinin 77.500 seviyesinin direnç, 75.500 seviyesinin destek konumuna geldiğini kaydediyor.