
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon Yaşlıları Koruma Derneği Akşam Yemeği'nde konuştu. Erdoğan İmamoğlu'nun İsmail Küçükkaya ile görüşmesine ilişkin "Dünyaya demokrasi dersi verenlerin 251 kardeşimizi şehit eden FETÖ'cülere sahip çıkmasının makul,mantıklı sebebi olabilir mi? Biz bağımsızlığımızı birilerinin ihsanına borçlu değiliz. Biz masa başında kirli pazarlıklarla değil, cenk meydanında yapılan gazalarla kurulan bir ülkeyiz. Bin yıldır bu topraklardayız. Anadolu'dayız." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon Yaşlıları Koruma Derneği Akşam Yemeği'nde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
Türkiye olarak son 6 yıldır her biri diğerinden ağır siyasi, ekonomik ve diplomatik saldırılara maruz kalıyoruz. 7 Şubat MİT krizi bu sürecin işaret fişeği gibiydi. Gezi olayları, çukur terörü, 15 Temmuz darbe girişimi geçen yıl Ağustos ayında yaşadığımız operasyonlarla bugünlere geldik. S-400 ve Doğu Akdeniz'de ülkemizi tehdit altına alan aynı gayeler vardır.
Bu operasyonların bir tek hedefi var, o da Türkiye'nin bekası ve milletimizin bağımsızlığıdır. Şu gerçeği artık çok net bir şekilde görebiliyoruz. Son 17 yılda ekonomi, güvenlik, siyaset, diplomasi ve savunma sanayinde yakaladığı başarılar birilerini çok ciddi bir şekilde rahatsız ediyor. Savunma sanayisi ileri bir Türkiye her yıl ülkemize sattıkları silahlar üzerinden milyonlarca dolar kazanan silah baronlarının işine gelmiyor. Göreve geldiğimizde yerli savunma sanayimiz yüzde 20'yi oluşturuyordu, şu anda yüzde 70'e çıktık.
"Pısırık, ürkek, özgüvensiz bir Türkiye hayal ediyorlar"
Güvenliğini sağlamış bir Türkiye, terör örgütleri eliyle iç siyasetimizi yönlendiren çevrelerin işine gelmiyor. Oyun kuran, oyun bozan bir ülke yerine sadece senaryolarında figüranlık yapan bir ülke istiyorlar. Kendilerine yük olmayacak ancak karşılarında da dik durabilme cesareti gösteremeyecek pısırık, ürkek, özgüvensiz bir Türkiye hayal ediyorlar.
Eskiden olduğu gibi bir mektupla ya da telefonla hizaya getirebilecekleri Türkiye'nin hasretini çekiyorlar. 2013'de IMF borcunu sıfırladık. 27,5 milyar dolar Merkez Bankası döviz rezervi vardı şimdi 90 milyar dolar gibi bir seviyede seyrediyoruz. Uluslararası basında yürütülen karalama kampanyalarının motivasyonu budur. Doğu Akdeniz'de kıyısı bile bulunmayan Fransa bizim sondajlarımızdan neden rahatsızlık duysun?
"Macron sen kimsin?"
Bazen bize fedailik yapıyor biz de Deniz Kuvvetlerimizle yerimizi alıyoruz ve orada aramaya devam ediyorlar. Geçenlerde bizim oradaki personelimize tutuklama çıkaracaklarını söylediler. Biz de onlara dedik ki affedersiniz sıkıyorsa gelin alın dedik. Çünkü biz Türkiye'yiz buna fırsat vermeyeceğiz. Gemilerimizin dördü de çalışmalarını sürdürecek. Kuzey Kıbrıs'taki kardeşlerimizin oradaki hakkını, hukukunu kimseye yedirmeyiz.
"Bin yıldır bu topraklardayız"
Tarihimiz boyunca görmediğimiz ihanet, yaşamadığımız saldırı kalmadı. Bu milleti hafife alanlar bir mektupla, beyanla Türk milletini hizaya getireceklerini zannedenler er ya da geç yanıldıklarını anlayacaklardır. Açık ve net söylüyorum Doğu Akdeniz'de Kıbrıs Türklerinin hak ve menfaatlerinin takipçisi olmaktan bizi kimse alıkoyamaz. Gerekirse baş veririz ama hukuksuzluk karşısında asla başımızı eğmeyiz.
"S-400 işi bitmiştir"
İstanbul'da gazeteler maske dağıtılıyordu, niye? Hava kirliliği vardı. O dönemde CHP'li bir belediyeden teslim almıştım. İstanbul'da 50 bin eve doğal gaz gitmişti. Yoğun bir çalışmayla bu rakamı 1 milyon 250 bine çıkardım. Şu anda 6,5 milyon evde İstanbul'da doğal gaz var. Bunlar AK Parti belediyeciliğinin İstanbul'a kazandırdığı güzelliklerdir. 2040'a kadar su noktasında ihtiyacımız yok.
İstanbul seçimleri
"CHP bursları engelledi"
Bunların tamamını da CHP ve ortaklarının engelleme çabalarına rağmen hayata geçirdik. Şimdi çıkmışlar üniversite öğrencilerine burs vermekten bahsediyorlar. Ben üniversite öğrencilerine belediye başkanı olarak ilk burs verme teşebbüsünde bulunan kişiyim. CHP, Anayasa Mahkemesi'ne götürdü ve Anayasa Mahkemesi o bursu kaldırdı. Başbakan olunca bu burs olayını, krediyi de ilave ederek Başbakanlık'a aldık. O zaman burs 45 TL'ydi, şu anda 500 TL. Master 750 TL, doktora öğrencilerine de asgari ücret veriliyor şu anda. Halbuki bunlar ortadan kaldırmışlardı. Bunlar Anayasa Mahkemis'nde iptal ettirdiler. Şimdi de beyefendi çıkmış 'burs vereceğim' diyor. Siz iptal ettirdiniz, nasıl vereceksiniz? Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne de karşı çıktılar. Danıştay bunların hesaplarını bozdu.
"Milletimiz her şeyi görüyor ve değerlendiriyor"
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.