82 milyona yalan söyledi

Haber Merkezi
04:0017/06/2019, Pazartesi
G: 17/06/2019, Pazartesi
Yeni Şafak
Ekrem İmamoğlu
Ekrem İmamoğlu

Türkiye dün gece İstanbul Büyükşehir’in AK Parti adayı Binali Yıldırım ile CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun televizyonda canlı yayınlanan tartışma programına kilitlendi. İmamoğlu, kampanya boyunca seriye bağladığı yalanları 82 milyonun gözünün içine bakarak tekrarlarken, Yıldırım, bugüne kadar yaptıklarını referans gösterip bundan sonra İstanbul için yapacaklarını anlattı.

23 Haziran’da yapılacak olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçimi öncesi adaylar Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu canlı yayında bir araya geldi. Programda Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Ekrem İmamoğlu İstanbul seçimine bir hafta kala projelerini açıkladı, gündemdeki tartışılan soruları yanıtladı. İsmail Küçükkaya’nın moderatörlüğünde Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen yayında adaylar 17’si ortak soru 3’er tanesi adaya özel soru olmak üzere 20 soruya yanıt verdi. Adaylara sorulan sorular ve verdikleri yanıtlar özetle şöyle:


İLK AÇIKLAMAYI KENDİ YAPTI

İsmail Küçükkaya:
Biz bu seçime neden gidiyoruz?
Binali Yıldırım:
Sizin oylarınız sayılırken bir takım garip işler oldu, acayip işler oldu, şaibe karıştı. Nitekim YSK da bütün bu durumu değerlendirerek, bu seçimin sahibi olması sıfatıyla yenilenmesine karar verdi. Bizim tercihimiz seçimin yenilenmemesiydi. Bunun için de çok çabaladık ancak CHP bu konuda bize yardımcı olmadı ve yenilenme yönündeki talebimizi kabul etmediler, reddi yönünde karar aldırdılar. Dolayısıyla seçime gitmek mecburiyetinde kaldık. Biz oyların tekrar sayılmasını çok istedik ve bu konuda da maalesef dirençle karşılaştığımız için saydıramadık. Onu bulacak olan YSK’dır, seçimi yapan yetkililerdir. Şöyle bir örnekle çalmanın ne anlama geldiğini söyleyeyim. Siz yolda yürüyorsunuz, birisi cüzdanınızı çekti. Polise gidiyorsunuz, ne dersiniz, cüzdanım çalındı dersiniz değil mi? Şunu demezsiniz, benim cüzdanım yer değiştirdi demezsiniz. Oyların yer değiştirmesi de çalınmasıyla aynı anlamı taşır.
Ekrem İmamoğlu:
Anadolu Ajansı veri almayarak yayın yaptı. Bu 12 saat sürdü. Oyların kafa kafaya geldiği anda nasıl olduysa sayın yıldırım kazandım diye açıklama yaptı. Tam saat 23.25de açıklama yapıldı. Ne tesadüf AA veri kesti. 29 bin değil 24 bin 057 ilk tutanak sayısı. Oy sayımının birkaç aşaması var. 24 bin ile başlayan süreç gün içinde 19 bin küsura indi.
Binali Yıldırım:
Olayları çarpıtmanın gereği yok. Çok açık konuşalım. 29 bin 13 bin 729’a indi mi Ekrem Bey? Aradaki fark nihai fark. Nihai fark 13 bin 729. Başlangıçta ne kadardı? Ekrem Bey’in açıkladığı 29 bin küsür. Kaldı ki Ekrem Bey ilk açıklamasını akşam dokuzda yaptı. Biz yüzde 54 rakibimiz yüzde 44, dokuz puan öndeyiz diye ilk açıklamayı kendi yaptı. İlk açıklamam 11.25’tir. 11.25’te de eldeki bilgilere göre biz seçimi kazandık dedik. Sayı da vermedik. Hayır hata değildi. O gün eldeki bilgilere göre, bizim hesaplarımıza, kalan miktarlar da hesap edildi ve kazandığımız ortaya çıktı. Orada bir hata yok. Anadolu Ajansı niye yayını kesti kesmedi, o benim işim değil. CHP niye Sancaktepe’ye itiraz etti, tamamını saydırdı? Demek ki orada bir şüphesi var. Yani itiraz olan oy pusulası sayılır.

AA’YI VE TELEVİZYONLARI SUÇLADI

İsmail Küçükkaya:
Sayın Ekrem İmamoğlu yeni seçimi anlatmanızı isteyeceğim. Sayın Yıldırım oylar yeniden sayılsaydı sonuç değişir diye, bundan da başlayabilirsiniz.
Ekrem İmamoğlu:
Saat 9 gibi açıklama yaptığım doğrudur. AA gibi garabet rezillik yaşıyoruz, bizim oranımız şudur dedik. Yaklaşık 1,5 saatin üzerine televizyon kanalları hukuksuz yayın yapmıştır. Sayın Yıldırım AA beni ilgilendirmez diyor, bakanlarıyla görüşüyor. Saat 2.20’de benim açıkladığım 30 bin 86 sandığa göre kalan sayıya göre, artık seçimin sonucunun değişme imkanı kalmamıştır. 1 Nisan’daki veri burada, birleştirme tutanağı burada. 34 bin 57.
Binali Yıldırım:
Bir kere Ekrem bey şunu söyledi. Biz oyların yeniden sayımına itiraz etmedik dedi. Bu kocaman bir yalan. Elimizde il seçim kuruluna CHP’nin müracaatı var gece saat 10’da. Tamamının sayımını asla kabul etmedi CHP. Bunun altını çizerek söylüyorum. Tamamı sayılsaydı ne olacaktı? Sonuç değişecekti.
İsmail Küçükkaya:
Ben neden Binali Yıldırım’a oy vereyim efendim buyurun.
Binali Yıldırım:
İthamlar var. Kul hakkı yemek, kibir abidesi olmak. Bunlar kimi adresliyor. Bu seçime beraber girdik. Biz açıkça bir seçim sonrası yaşanan olayları bir hukuk mücadelesini vererek hakkımızı aradık. Bu başka yerlerde de oldu. Biz çok istemedik tekrarlanmasını. Bu CHP’nin tamamımın sayılmasına direnmeseydi bu seçim tekrarlanmayacak. Ben AA’yla görüşmedim. Görüşseydim görüştüm derim. Benim en tahammül edemeyeceğim şey yalan konuşmak.

VERİ KOPYALAMA İŞİ BİR FETÖ TAKTİĞİDİR

Ekrem İmamoğlu:
(Binali Yıldırım’a sorulan soru) Anadolu Ajansı o akşam yaptıkları sizin için ne ifade ediyordu? 12 saat veri verilmemesi. Sokakların gece 2-3 civarında “Gönül Belediyeciliği” kazandı bilboardlarını nasıl karşılıyorsunuz. Son olarak YSK’nın karıyla oylar çalındı diyerek kimi itham ediyorsunuz?
Binali Yıldırım:
Bunu AA açıklamalı. Normal bir şey değil, kabul ediliyorum ama bunu ben değil AA açıklanmalı. 25 tane AK Parti kazanmış İstanbul’da. Büyükşehir Belediye Başkanı meclis üyelerinin 180 tanesini kazanmış. Millet İttifakı 130 tane kazanmış. Seçimi kaybettik mi diyecektik? Ayrıca büyükşehir belediyesinde 50 fazla meclis üyesi kazanmışız. Anlamakta zorlanıyorum.
Binali Yıldırım:
(Ekrem İmamoğlu’na sorulan soru) Ekrem Bey, siz gelir gelmez Büyükşehir’in bütün veri tabanını kopyalama talimatını neden verdiniz. Neden böyle bir şeye ihtiyaç duydunuz?
Ekrem İmamoğlu:
Bu bir veri yedekleme işlemedir. Yedekleme için veri kopyalanır. Bunları 31 Aralık akşamı yılbaşı gecesi ve mazbatayı aldığımız gün yok yaptık. Veri yedekleme, bu kadar basit. Bunu başka yere taşımak... Hiçbir güvenlik riski yok. Biz onu istediğimiz zaman teknoloji daire başkanı bize brifingler verdi.
İsmail Küçükkaya:
Pazar günü yapılacak seçimden sonra itiraz olacak mı seçimi kabul edecek misiniz?
Binali Yıldırım:
Bir kere İsmail Bey, İstanbullular, vatandaşlarımız bilsin. Biraz teknolojiyle aram iyidir. İnternet altyapısını da biz yaptık. Veri yedekleme ayrı iştir, kopyalama ayrı iştir. İstanbul’un verileri yedekleniyor. Hem de bir yerde değil iki yerde yapılıyor. Veri yedeklemesi yapılmadan zaten hiçbir veri saklanamaz. Bir güvenlik meselesidir bu. Bu veri kopyalama işi bir FETÖ taktiğidir. FETÖ bunu yaptı geçmişte. Bir şey daha söylemekte yarar var. Üç tane dışarıdan uzman da görevlendirme yaptı. Bir kere bu başlı başına fecaat bir şeydir. Devletin memurları dururken en hassas yerlere, kozmik odalara dışarıdan adam tayin edip görev veremezsiniz.

(Seçim sonucunu kabul edecek misiniz?) Ne demek. Her seçim sonucu kabul edilir ama nasıl seçim hukuki, demokratik bir işlemse, seçim sonucu sayımda da itiraz süreci icap ederse yine olur.

ORTAYA ATTIKLARININ HEPSİ YALAN ÇIKTI

İsmail Küçükkaya:
Bir Sayıştay raporu var. Son 5 yılda 753 milyon bir zarardan bahsediliyor. Son zamanlarda çok tartışma konusu vakıflara ayrılan son 1 yılda 308 milyon lira. Belediye başkanı olunca siz nasıl yapacaksınız?
Binali Yıldırım:
Bir kere Sayıştay raporunu siz gördünüz mü İsmail Bey? Sayıştay raporunda öyle bir rakam yok. 108 bin lira mı ne, o kadar. Yani bu yalan. Yalan olduğu İBB tarafından açıklandı defalarca. Böyle bir şey yok, Kısacası yalan. Doğru değil diyelim, Ekrem Bey alınmasın. Çünkü nitekim o televizyon programında biz düzeltmeyi yapınca doğru değilmiş ne güzel dedi. Kendisi öyle bir geçiş yaptı. Değerli arkadaşımızın maalesef bu konularda daha ilkeli davranmasını beklerim. Bugüne kadar ortaya atıp kafa bulandırmaya çalıştığı bütün meselelerin doğru olmadığı ortaya çıktı. Bunları tek tek isterseniz sayalım ama ben bunları konuşmaktan zul duyuyorum. Vakıflarla ilgili de açıklamalar yapıldı. Vakıflara falan öyle aktarılan, zaten belediyeler vakıflara nakdi kaynak aktaramaz. Ne yapıyor peki bu vakıflar? Ne yapmış? Bu vakıflar öğrenci yurtları yapıyor, eğitime destek veriyor ve sosyal faaliyetler yapıyor. Sosyal sorumluluk projeleri yapıyor.
  • Pişkinliğin bu kadarı
  • *Ordu’da valiye “it” dediği hakaret görüntüleri açıkça tespit edilen İmamoğlu, buna ilişkin soruya yine “İt değil basit dedim” şeklinde yanıtladı.
  • *YSK kararı ile net olarak kayıt altına alınan oy hırsızlığını yine inkar etme yoluna gitti. “Hakkımızı yediler” söylemine devam etti.
  • *İBB’den veri kopyalamadıklarını sadece yedekleme yaptıkları yalanını tekrar söyledi. Yalan yayındaki Binali Yıldırım tarafından İBB’nin 2 ayrı yedekleme ünitesi gündeme getirilerek hemen çürütüldü.
  • *Yalanlanmasına rağmen Sayıştay raporunda İBB’nin son 1 yıllık zararının 308 milyon lira olduğu iddiasını tekrar etti.
  • *CHP’nin AK Parti’nin seçim sonuçlarına yaptığı itirazları karşı itirazlarla engellemediğini iddia etti.

Türkiye yayına kilitlendi


Ortak yayını vatandaşlar evlerinden, kafelerden ve kahvehanelerden büyük ilgiyle takip etti. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen ve bütün kanallara açık olan “İstanbul 2019 Seçim Özel” isimli ortak yayını yerli ve yabancı çok sayıda basın mensubu merkezin dışına kurulan dev ekrandan takip etti.

Çarpıttı gerdi

  • Binali Yıldırım’ın sükûnetle sorulara cevap verdiği canlı yayına Ekrem İmamoğlu’nun gergin tavırları damga vurdu. İmamoğlu, hem Yıldırım’ın sorulara verdiği cevaplar sırasında araya girmeye çalıştı hem de moderatör İsmail Küçükkaya’nın program formatına ilişkin kararlarına müdahale etmeye çalıştı. Tekrar tekrar seçimlerin iptali ve 31 Mart gecesi Anadolu Ajansı’nın seçim verilerini gündeme getiren İmamoğlu, sorulara yanıt vermekten çok kendi gündemini konuşmayı tercih etti. İmamoğlu, Yıldırım’ın İBB’de neden veri kopyalamaya çalışıldığına ilişkin sorusuna net bir cevap verememesi dikkat çekti. İmamoğlu, Yıldırım’ın o günlerde “Bir belediye başkanı belediyesiyle ilgili her türlü incelemeyi yapar” dediğini söyleyerek ifadeleri çarpıtma yoluna gitti. Yıldırım, bu cümlenin hemen arkasından “Niye kopyalama ihtiyacı duyuyor?” lafını söylediğini ifade ederek İmamoğlu’nun cümlenin sadece ön kısmını aldığını vurguladı.

Yalanı alışkanlık haline getirmiş

  • Yıldırım, Küçükkaya’nın “AK Parti en güçlü ismi olarak İzmir’i neden kaybettiniz ve İstanbul’da mesela favori olarak gözüküyordunuz, bu seçim sonucu sizi şaşırttı mı?” sorusuna şöyle yanıt verdi:
  • İzmir seçimi çok geride kaldı. 17-25 Aralık’ın gölgesinde biz bir seçim yaptık ve İzmir tarihinde alınabilecek en yüksek oyu aldık. Onu söyleyeyim. Buradaki seçim sonuçlanmadı. Buradaki seçimin kazananı kaybedeni yok. Her ne kadar Ekrem Bey ben seçilmiş belediye başkanıyım, daha mazbata filan yokken Anıtkabir’e gidip belediye başkanı diye yazdıysa da burada kazanan bir belediye başkanı yok. Olsaydı zaten bu seçimler yenilenmezdi. Hayretle izliyorum. Ekrem Bey alışkanlık haline getirdi, çarpıtmayı, doğru söylememeyi. Bakın en son sizinle yaşadık. Ne dedi? Soruları İsmail Bey’den aldı dedi. Ben almadım dedim. Daha sonra siz de almadığım yönünde açıklama yaptınız değil mi?
  • MİLLETTEN ÖZÜR DİLEMESİ GEREKİR
  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi israfın içinde dedi, web sitesine sadece 80 milyon harcamış dedi, Sayıştay raporlarıyla yalanlandı. En yakın arkadaşı Fatih Portakal bile yayınında dedi ki “Bu Ordu işi olmamıştır, yanlış olmuştur. Bizde görüntüler var, RTÜK’e takılacağız diye yayınlamıyoruz”.
  • (Valiye hakaret) Yani bence Ekrem Bey kabul etseydi, özür dileseydi iş bitmişti. Ama iki gün sonra düşündü, taşındı, basitlik diye bir icatta bulundu. O da şuyuu vukuundan beter bir şey. Aslında şimdi vali özür dilemesi gerekir demiştim. Şimdi başka bir şey diyorum. İstanbullulardan ve milletten özür dilemesi gerekir. Çünkü millete yalan söylemiştir. İstanbul seçimlerine de gideceğiz ve İstanbullular kararını verecek.

İt demedim basit dedim!

  • İsmail Küçükkaya: Sayın İmamoğlu, Karadeniz’de çok kalabalık mitingler düzenlediniz. Ordu’da yaşananlar çok konuşuldu. Ne oldu neden oldu, neden sinirlendiniz. Bir valiye hakaret ettiniz mi?
  • Ekrem İmamoğlu:
    Benim doğduğum şehir Trabzon. Sonra sırasıyla Giresun, Ordu, Samsun’a gittik, muazzamdı. Bize tuzak kuruldu. Benim nasıl sakin olduğum sükut sahibi olduğum belli. Benim VIP sıkıntım yok. Annemin durumu ortada tabi. Beni şuradan geçin buradan geçirin diye bir derdim yok. Trabzon’da VIP’den geçtim Ordu’dan niye geçmedim bilmiyorum. Bu konu İstanbul’un konusu değildir. İstanbullunun konusu 31 Mart seçimleridir. Valiye hakaret etmedim. Basitlik kelimesi hakaretse...
#AK Parti
#Binali Yıldırım
#CHP
#Ekrem İmamoğlu
#Program