Geleneksel Türk gölge oyunu sanatı Karagöz ve Hacivat, yeni bir sergiyle selamlıyor bizleri. İstanbul Tasarım Merkezi''nde açılan Karagöz Hacivat Tasvirleri Sergisi, Hayali Suat Veral tarafından düzenleniyor. 32 yıllık sanat hayatında Kültür Bakanlığı ile paylaştığı 20 bin tasviri bulunan, 1 ve 1.5 metrelik tasvirleri ile bilinen Veral, gittiği her yerde elinden geldiğince küçük bir Karagöz müzesi oluşturmaya çalışıyor. Geleneksel Türk gölge oyununda tasvirin ne denli önemli olduğunu anlatmak ve yaptığı çalışmaları toplumla paylaşan Hayali, Karagöz ve Hacivat Tasvir Sergisi'ni İstanbul Tasarım Merkezi''nde açma nedenini ise şu cümlelerle sıralıyor: ''Önemli bir tarihi ve özel bir yeri olan bu mekânda, geçmişi asırlara dayanan kadim bir sanatı ortak noktada buluşturmak istedik. Bu ortak noktada çok güzel tepkiler aldı. Tabii ki Karagöz ve Hacivat''a her yerde büyük bir ilgi var. Bu sanatın yaşamasını ve nesillerden nesillere aktarılması için daha büyük çapta çalışmalar yapmamız konusunda bir ısrar da var. Nihayetinde Türk halkı Karagöz Hacivat''a sahip çıkmak istiyor. Bu da bizi geleneksel Türk gölge oyununa sahip çıkma amaçlı büyük projeler yapmaya yönlendiriyor.''
Karagöz ve Hacivat Tasvir Sergisi geleneksel Türk gölge oyunu adına önemli bir sergi. Veral''ın toplumda Karagöz''ü yaşatmak ve ilerletmek amaçlı yaptığı önemli çalışmalarından biride en çok ilgiyi gören 1 metrelik tasvirleri. Bu sergide de 1 metrelik tasvirler yer alıyor. Bunun yanısıra Veral''ın gölge oyunu adına oluşturduğu arşivden özel parçalar da yine bu sergide yer alıyor. Sergiyi, ileride kurmayı düşündüğü Karagöz ve Hacivat müzesi için bir adım olarak adlandıran Veral ''Aslında uzun zamandır yine büyük bir proje üzerinde ekibim ile birlikte çalışıyorum. Umarım güzel bir adım daha atmış olacağız. Hatta kimbilir Karagöz ve Hacivat yakında İstanbul''a taşınır'' diyor.
Hayali Suat Veral, günümüzde bu sanatı anlatmanın ağır bir dili olmaması gerektiğinin de altını çiziyor: ''Özgün ve aynı zamanda eğitici, öğretici ve kendine bağlayıcı yazılar ve ifadelerle gençliğe yansıtılmalı. Karagöz''ün tanınmaması adına yapılan en büyük yanlış ise birkaç oyun izleyip birkaç metin ezberleyerek ve bazı eski ustalardan 15-20 günlük kısa süreli kurslar alarak, daha bu sanatın inceliklerini anlamamış ve tanıyamamış kişilerin topluma Karagöz sanatçısı olarak sunulması. Benim en önemli sloganlarımdan birisi Karagöz''ün evlerde ve aileler arasında yaşatılmasıdır. Bunun için yaptığım çalışmalarda söz konusu. Yakın zamanda komşumuz Yunanistan Karagöz''e sahip çıkmış ve hatta patent almaya kadar gitmiştir. Belirttiğim yanlış uygulamalar ve çalışmalarla bu sanata sahip çıkmak oldukça güç. Bu sanatın devletimiz tarafından denetlenmesi birçok hatayı ortadan kaldıracak ve Karagöz''ün kültürümüzde ne denli önemli bir yeri olduğunu tüm dünyaya göstermiş olacağız.''