Modern tıptan önceki yüzyıllar boyunca bitkiler ve onlardan elde edilen destek ürünleri, çeşitli hastalıkların tedavisi ve vücudun sağaltımında kullanılıyordu. Tüm dünyada yüz milyonlarca insanı etkileyen koronavirüs pandemisinde de dirençli ve sağlıklı bir bünye için bitki çayları, yağları ya da bitkilerden elde edilen çeşitli özütlerin destek amaçlı kullanımı uzmanlar tarafından dile getiriliyor.
Virüslerle savaşan, enfeksiyonların önüne geçebilen ya da hastalığın şiddetini azaltmada faydası görülebilen antiviral etkileri yüksek bitkiler hakkında bilgi veren Altınbaş Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Botanik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Ebru Özdemir Nath, bu bitkilerin nasıl kullanılması gerektiğini anlattı. Nath, “İlaç teknolojilerinin gelişmediği çağlarda insanlar doğadaki bitkileri farklı hastalıkların tedavisinde yaygın olarak kullanıyordu. Koronavirüs pandemisi nedeniyle bağışıklık sistemini güçlendiren ve virüslere karşı etkili bitkiler bugün daha da önem kazandı” diye konuştu.
Antiviral etkisi bulunan bitkilerin, yağları ya da çaylarının hem dahili kullanımı hem de uçucu yağlar ya da kremlerinin harici yollardan kullanılmasıyla dezenfektan olarak etki gösterebildiklerini belirten Dr. Nath, farklı virüs türleri üzerinde antiviral etkili aromatik bitki türleri arasında adaçayı, bergamot, beyaz kekik, biberiye, çay ağacı, ıtır, karanfil, limon otu, melissa, mercan köşk, okaliptus, paçuli, tarçın ve tatlı portakalın sayılabileceğini belirtti.
Okaliptüs, ıtır ve limon uçucu yağlarının koronavirüs üzerinde etkili olduğunun kanıtlandığını söyleyen Dr. Nath, “Hindistan’da bulunan bir üniversitede, biyoteknoloji laboratuvarında, okaliptus bitkisinin Kovid-19 ‘a karşı etkisini araştırılmış. Buna göre, bilim insanları bitkinin içindeki ökaliptol bileşeninin antiviral etki gösterip, koruyucu olduğu sonucuna ulaşmış. Tayvan’da yer alan bir üniversite, bir şirket ve araştırma merkezinden araştırmacılar ise ıtır ve limon yağının Kovid-19’a karşı etkisini ortaya koyan çalışmaya imza atmış. Çalışmada, ıtır ve limon yağının viral enfeksiyonu önleyip, virüsün hücrelere girmesini engellediği sonucu elde edilmiş. Bu uçucu yağların kalitesi de etkisi açısından çok önemlidir. Çünkü uçucu yağların içindeki antiviral etki gösteren etken maddelerin oranı istenen seviyede olursa beklenen etki oluşur. Bu nedenle etken madde analizleri yapılmış uçucu yağların eczacı danışmanlığında ve eczanelerden temin edilmesi güvenli kullanım açısından büyük önem taşımaktadır” dedi.
Uçucu yağların virüs ve bakterilerden korunmak için günlük yaşamda farklı şekillerde kullanılabileceğini kaydeden Dr. Nath, “Antiviral, antibakteriyel etkileri ile yaşadığımız ortamı, giysilerimizi, ellerimizi steril tutmak için aromatik bitkilerden destek alabiliriz. Bu konuda bitkilerin uçucu yağları ile yapılan farklı aromaterapi uygulamaları var” ifadelerini kullandı.
Nath, “Buğu yöntemi ile sıcak suyun içine damlatılan birkaç damla uçucu yağın burundan teneffüs edilmesi özellikle üst solunum yollarında antiviral etki ile koruma sağlayacaktır. Ilık suyun içine damlatılan uçucu yağlar ile sabah ve akşam gargara yapılması ağız ve boğaz mukozasında koruma sağlayabilir. Bu kullanımlar özellikle alerjik kişilerde beklenmeyen yan etkilere neden olabileceği için, kronik rahatsızlığı olan kişilerin doktor ve eczacı danışmanlığında kullanması gerekmektedir” diye konuştu.
Üst solunum yollarında anti viral etki oluşturan uçucu yağların maskeye damlatılarak da kullanılabileceğini belirten Nath, “Etkisi kanıtlanmış olan uçucu yağları gün içinde belirli aralıklarla koklamak üst solunum yollarında antiviral bir etki oluşturur ayrıca maskenin kenarına damlatılan bir damla uçucu yağ maske içinde ikinci bir koruma sağlayacaktır. Maskenin filtre özelliğini yitirmemesi için maskenin kenarına veya içte kalan iplerin üzerine damlatıyoruz” dedi.
Bu kullanımlar özellikle alerjik kişilerde beklenmeyen yan etkilere neden olabileceği için, kronik rahatsızlığı olan kişilerin doktor ve eczacı danışmanlığında kullanması gerekmektedir.