Kadir Gecesinde yapılacak ibadetleri ve Kadir Gecesinde okunacak duaları haberimizden görebilirsiniz. İslam alemi için oldukça değerli olan Kadir Gecesi, 21 Haziran Çarşamba günü idrak edilecek. Kur’an’ın indirilmeye başlandığı Kadir Gecesi'nde yapılacak ibadetler ve okunacak dualar ile ilgili tavsiyeleri yazımızdan detaylı olarak bulabilirsiniz. İşte Kadir Gecesi hakkındaki önemli bilgiler.
Maddi ve manevi pek çok hikmet ve rahmeti, bereket ve mağfireti bünyesinde barındıran Ramazan ayında yer alan, Yüce Yaratan’ın insanlığa kurtuluş çağrısı olan Kur’an’ın indirilmeye başlandığı, esenlik ve güvenliğin her tarafa yayıldığı, sema kapılarının açıldığı, dua ve tövbelerin kabul edildiği kutlu gece… Leyle-i Kadir…Kadrü kıymet bilme, Rabbimizin bizlere sunduğu sayısız nimetlerin farkında olma zamanı…
"Gerçek biz onu Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin (o büyük fazl-u şerefini) sana bildiren nedir? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Onda melekler ve Rûh, Rablerinin izni ile, herbir iş için iner de iner. O (gece) tan yeri ağarıncaya kadar bir selamdır". (Kadir, 97/1-5)
Peygamber Efendimiz “faziletine inanarak ve sevabını da yalnız Allah’tan umarak Kadir gecesini güzel amellerle geçirenlerin geçmiş günahlarının bağışlanacağı” (Buhârî, İman, 25, 27, 28; Müslim, Müsafi rîn, 173-176) müjdesini vermekte ve bu gecede “Allah’ım sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle” (Tirmizi, Deavat, 84; İbn Mâce, Dua, 5)diyerek dua etmemizi tavsiye etmekte…
Kadir Gecemiz mübarek olsun. Bu gece, Rabbimiz katındaki kadrimizin yücelmesine vesile olsun.
Bu gecede Mü'minler mümkün mertebe, vakit ve imkânları ölçüsünde Kadir Gecesini değerlendirmeye çalışırlar. Uyku ve istirahatla geçirmemeye gayret ederler. Çünkü bu gecede herbir Kur'ân harfine otuz bin sevap verilmektedir. Diğer ibadetlerin sevabı da o nisbette artış göstermektedir.Kadir Gecesini değerlendirmek ve o vaktin feyiz ve bereketinden istifadeyi arttırmak için namaz kılınır, Kur'ân okunur, Kur'ân tefsirleri mütâlâa edilir. Zikredilir, salavat-ı şerife getirilir. Dualar edilir, Allah'a niyaz ve tazarruda bulunulur. Fakir ve kimsesizler doyurulur, bol bol sadaka verilir. Hâsılı her vesileyle vakit nurlandırılır. Kadir Gecesinin getireceği büyük kazanç hakkında rivayet edilen hadisler en güzel teşvik mahiyetini taşımaktadır."Kim inanarak, sevabını ancak Allah'tan bekleyerek Kadir Gecesinde kıyam üzere olursa (uyanık kalıp ihya ederse) geçmiş günahları affedilir." (Buhari, Siyam: 71, İbni Mâce, Dua)Bu geceyi ihya için ilim öğrenmeli, mesela ilmihal okumalı, kaza namazı kılmalı, Kur?an-ı kerim okumalı, dua, tevbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümanları sevindirmeli, bunların sevaplarını ölü diri bütün müminlere göndermeli! Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak gerekir.
Bunu da Hazret-i Âişe (r.a.) vasıtasıyla yine Peygamberimizden, öğrenelim:"Dedim ki, 'Yâ Resulallah, Kadir Gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim?Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam "Allahümme inneke afüvvün tuhibbü'l-afve fa'fu annî (Allah'ım, Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle) dersin' buyurdu".
Kadir gecesi ibadet etmek "bin aydan daha hayırlıdır" buyrulmuştur.Kadir gecesinde evvela bir tesbih namazı kılınmalı ve daha sonra bu geceye ait kılınacak dört rekat namaz kılınmalıdır.
Bu namaz Yatsı namazından sonra dolayısıyla teravih namazından sonra kılınabileceği gibi teheccüd vakinde yani sahur vaktinde de kılınabilir.
Kadir gecesi namazına İki rek'atte bir selâm verilerek kılınır.
1'nci rek'atte: 1 Fâtiha, 3 İnnâ enzelnâhü,
2'nci rek'atte: 1 Fâtiha, 3 Kulhüva'llâhü ehad...
3. ve 4. rek'atlar da aynen kılınır.
Bu namaza şöyle niyet edilir: "Yâ Rabbi! Bu gece hürmetine, Efendimiz hürmetine, rahmet-i ilâhiyen hürmetine, benim tevbelerimi kabul eyle. Afv-ı ilâhiyene, feyz-i ilâhiyene mazhar eylediğin zümreye ilhak eyle."
Namazdan sonra, bir defa:
ٱَللهُ اَكْبَرُ ٱَللهُ اَكْبَرُ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ ٱللهُ وَٱللهُ اَكْبَرُ ٱَللهُ اَكْبَرُ وَِللهِ ٱلْحَمْدُ
"Allâhü Ekber, Allâhü Ekber. Lâ ilâhe ille'llâhü vAllâhü Ekber. Allâhü Ekber ve lillâhi'lhamd."
100 İnnâ enzelnâhü...
100 Elem neşrahleke...
100 defa:
ٱَللّٰهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ كَرِيمٌ تُحِبُّ ٱلْعَفْوَ فَٱعْفُ عَنِّى
"Allâhümme inneke afüvvün kerîmün tühıbbül afve fâ'fü annî" okunur ve iltica edilir.
Mehmet Kapukaya Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı
Dua, seslenmek, çağırmak, yardıma çağırmak, Allah'tan hayır talep etmek, kendisiyle Allah’a çağırılan söz anlamlarına gelmektedir. (el-Mu’cemu’l-Vasit, I/286-287)
Dua, din literatüründe, insanın bütün benliğiyle Allah’a yönelerek maddi ve manevi isteklerini O’na arz etmesi demektir. (Dini Kavramlar Sözlüğü, dua md., s. 128)
Kul, Rabbini övmek, O’na teşekkür etmek ve saygısını belirtmek ister. Aynı zamanda hâlini Allah’a arz etmeyi, dilek ve temennilerini O’na sunmayı ve O’ndan kendisine yardım etmesini arzu eder. Acaba kul Rabbine nasıl teşekkür edecek ve hâlini O’na nasıl arz edecektir‡ Bunun için bir iletişim aracı yok mudur‡ Evet, vardır(Bakara, 186); "Biz ona şah damarından daha yakınız." (Kaf, 16); “Rabbiniz şöyle dedi(Mü’min, 60)
Sevgili Peygamberimiz de bizleri dua etmeye teşvik etmiş ve ümit aşılamıştır(Tirmizi, Daavat, 105)
İnsanın görevi Rabbine ibadet etmektir. Allah, bizlere dua ve ibadetimize göre değer atfeder(Furkan, 77)
“Dua ibadetin özüdür.” (Tirmizi, Daavat, 1) Bu özün en güzel örneklerini Kur’an-ı Kerim’de bulmaktayız. Bu örneklerden bir kısmını size sunmak istiyoruz(Fatiha, 1-7)
Malum olduğu üzere, Adem ile Havva’ya Yüce Allah cennette kalmalarını ama “Şu ağaca yaklaşmayın!” emriyle bir ağaca yaklaşmamalarını emir buyurmuş, fakat onlar, şeytanın kendilerine verdiği vesvese ile o ağaca yaklaşmışlardı. Bu sebeple yeryüzüne indirildiler ve yıllarca pişmanlık içinde yaşadılar ve Allah’a şöyle yalvardılar(A’raf, 23)
Rabbimiz, Kur’an’da başta Peygamberimiz olmak üzere bizlere çeşitli dua örnekleri sunmuş, bu cümleden olmak üzere Peygamberimize şöyle söylemesini emir buyurmuştur(Al-i İmran, 26-27)
Kur’an, peygamberler ve onlara iman edenlerin dualarını da zikretmiş ve onları bize örnek olarak sunmuştur(Bakara, 285-286); “Ey Rabbimiz! Nurumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter.” (Tahrim, 8)
“Beni ve benimle birlikte olan mü’minleri kurtar.” (Şu’ara, 118)
Hz. İbrahim ve İsmail’in Kâbe'nin Temellerini Yükselttikleri Esnada Yaptıkları Duaları
“Ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin. Rabbimiz! Bizi sana teslim olmuş kimseler kıl. Soyumuzdan da sana teslim olmuş bir ümmet kıl. Bize ibadet yerlerini ve ilkelerini göster. Tövbemizi kabul et. Çünkü sen, tövbeleri çok kabul edensin, çok merhametli olansın.” (Bakara, 127-128)
“Rabbim! Bu şehri güvenli kıl, beni ve oğullarımı putlara tapmaktan uzak tut. Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat. Rabbimiz! Duamı kabul eyle. Rabbimiz! Hesap görülecek günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla.” (İbrahim, 35, 40, 41)
“Ey Rabbimiz! Ancak sana dayandık, içtenlikle yalnız sana yöneldik. Dönüş de ancak sanadır. Ey Rabbimiz! Bizi, inkâr edenlerin zulmüne uğratma. Bizi bağışla. Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin.” (Mümtehine, 4-5)
“Ey Rabbim! Bana bir hikmet bahşet ve beni salih kimseler arasına kat. Sonra gelecekler arasında beni doğrulukla anılanlardan kıl. Beni Naîm cennetinin varislerinden eyle. (Kulların) diriltilecekleri gün beni utandırma! O gün ki ne mal fayda verir ne oğullar! Allah’a arınmış bir kalp ile gelen başka. (Şu’ara, 83-89)
İbrahim (a.s.)’in Evlat Talebi İçin İlticası
“Ey Rabbim! Bana salihlerden olacak bir çocuk bağışla.” (Saffat, 100)
Zekeriya (a.s.)’nın Evlat Talebi İçin İlticası
“Rabbim! Bana katından temiz bir nesil bahşet. Şüphesiz sen duayı hakkıyla işitensin” (Al-i İmran, 38); “Rabbim! Beni tek başıma bırakma. Sen varislerin en hayırlısısın.” (Enbiya, 89)
“Ey Rabbim! Beni ve ailemi onların yaptıkları çirkin işten kurtar.” (Şu’ara, 169)
“Rabbim! Gerçekten bana mülk verdin ve bana sözlerin yorumunu öğrettin. Ey gökleri ve yeri yaratan! Dünyada ve ahirette sen benim velimsin. Benim canımı Müslüman olarak al ve beni iyilere kat.” (Yusuf, 101)
“Rabbim! Gönlüme ferahlık ver. İşimi bana kolaylaştır. Dilimdeki tutukluğu çöz ki sözümü anlasınlar.” (Taha, 25-28)
“Ey Rabbim! Beni; bana ve ana-babama verdiğin nimetlere şükretmeye ve razı olacağın salih ameller işlemeye sevk et ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat!” (Neml, 19)
“Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni eksikliklerden uzak tutarım. Ben gerçekten (nefsine) zulmedenlerden oldum.” (Enbiya, 87)
“Bizi rızıklandır. Sen rızıklandıranların en hayırlısısın.” (Maide, 114)
İşimizi sağlam bir şekilde yaptıktan sonra Allah’a tevekkül etmek ve sonucu Allah’tan beklemek gerekir. Rabbimiz tevekkülü emretmiş, peygamberler ve iman edenlerin tevekkül örneklerini bize sunmuştur(Al-i İmran, 173); “Bana Allah yeter. O’ndan başka hiçbir ilah yoktur. Ben ancak O’na tevekkül ettim. O, yüce arşın sahibidir” (Tevbe, 129); “Başarım ancak Allah’ın yardımı iledir. Ben sadece ona tevekkül ettim ve sadece ona yöneliyorum.” (Hud, 88)
Kur’an-ı Hakim’de, peygamberlerin dualarının yanında meleklerin dua örnekleri de bulunmaktadır.
“Ey Rabbimiz! Senin rahmetin ve ilmin her şeyi kuşatmıştır. O hâlde tövbe eden ve senin yoluna uyanları bağışla ve onları cehennem azâbından koru. Ey Rabbimiz! Onları da, onların babalarından, eşlerinden ve soylarından iyi olanları da, kendilerine vaad ettiğin Adn cennetlerine koy. Şüphesiz sen mutlak güç sahibisin, hüküm ve hikmet sahibisin. Onları kötülüklerden koru. Sen o gün kimi kötülüklerden korursan, ona rahmet etmiş olursun. İşte bu büyük başarıdır.” (Mü’min, 7-9)
Tesbih, Rabbimizin emridir. (Mürselat, 26) Rabbimiz meleklerin tesbihini bize örnek olarak sunmuştur
“Seni bütün eksikliklerden uzak tutarız. Senin bize öğrettiklerinden başka bizim hiçbir bilgimiz yoktur. Şüphesiz her şeyi hakkıyla bilen, her şeyi hikmetle yapan sensin.” (Bakara, 32)
Kur’an’da Rabbimizin bize talim buyurduğu dualar ve peygamberlerin duaları yanında başka güzel dua örneklerini de görüyoruzHz. Meryem’in Duası
“Rabbim! Bana katında, cennette bir ev yap." (Tahrim, 11)
“Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut. Kâfir topluma karşı bize yardım et.” (Âl-i İmran, 147)
“Rabbimiz! Biz, ‘Rabbinize iman edin’ diye imana çağıran bir davetçi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al. Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığı ile bize vadettiklerini ver bize. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, vadinden dönmezsin.” (Âl-i İmran, 193,194)
“Ey Rabbimiz! Bizden cehennem azabını uzaklaştır, gerçekten onun azabı sürekli bir helaktir.”; “Ey Rabbimiz! Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle!” (Furkan, 65, 74)
Mü’minlerin Kendilerinden Önce Gelen Kardeşlerine Duası
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin.” (Haşr, 10)
“Rabbim! Tıpkı beni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara acı.” (İsra, 24)
“Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sağlam bastır ve şu kâfir kavme karşı bize yardım et.” (Bakara, 250)
“Rabbim! (Gireceğim yere) doğruluk ve esenlik içinde girmemi sağla. (Çıkacağım yerden de) beni doğruluk ve esenlik içinde çıkar. Katından bana yardımcı bir kuvvet ver.” (İsra, 80)
“Rabbim! İlmimi arttır.” (Taha, 114)
“Bunu hizmetimize veren Allah’ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz.” (Zuhruf, 13-14)
İnsan şeytandan, kötülüklerden ve zararlı şeylerden korunmak ister. Bunun için Rabbimiz, Peygamberimize ve onun şahsında bize istiaze (sığınma talebi) duaları talim buyurmuştur.
“Ey Rabbim! Şeytanların vesveselerinden sana sığınırım. Ey Rabbim! Onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.” (Mü’minun, 97-98).
De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”
De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlah’ına sığınırım.”
“Rabbimiz! Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedensin.” (Âl-i İmran, 8)
“Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru.” (Bakara, 201)