Geçen sene tam da bu vakitler NFT ve onunla üretilen sanat eserleri revaçtaydı. Herkes NFT üzerinden resim, video ve ses üretiyor, kimisi arsa bile alıyordu. Geçtiğimiz mart ayına kadar süren bu furya, yerini tamamen yapay zekaya bıraktı. Teknolojiyle harmanlanmış bu yeni tarz, Midjourney ve Dall.e isimli web siteleriyle birlikte farklı bir boyuta taşındı. Kurduğunuz cümleye göre eser ortaya çıkaran bu web siteleri, hayal gücünüzün resmini çiziyor. Uygulamaların beta sürümünü deneyimleyen yüzlerce insan, sosyal medyada yaptığı eserleri paylaşarak ortaya ne tür eserlerin çıktığını gözler önüne serdi. Klasik resimleri yeniden yorumlamaktan, rüyanızda gördüklerinizi resimleştirmeye, kitaplarda geçen mekânları görselleştirmekten sevdiğiniz filmin afişini yapay zekayla oluşturmaya kadar birçok şey yapmanız mümkün.
Yaygınlaşan bu teknolojiler, artık eğitim-öğretim kurumlarına girmeye başladı. Türkiye’de ilk defa İstanbul Topkapı Üniversitesi, bilgisayar destekli tasarım ve animasyon programı bölümünde “Yapay zeka ile sanat ve tasarım” dersi açtı. NFT tasarımlarının da ele alınacağı dersin amacını, yola çıkış sebeplerini ve bugüne kadar yaptıklarını dersi verecek olan öğretim görevlisi Burak Dervişoğlu anlattı.
Dervişoğlu, bir süredir dijital teknolojiyle ilgilendiğini söyleyerek, doktora çalışmasında da yapay zeka konusunu ele aldığını dile getiriyor. Burada edindiği tecrübeleri öğrencilere aktarmak isteyen Dervişoğlu, okulla konuşarak ortak bir karar aldıklarını belirterek, “Geçen sene yapay zeka uygulamaları çıktığından beri takip ediyordum ama kullanamıyordum. Altı ay önce yapay zekayla görselleştirmeye başladım ve potansiyel olduğunu gördüm. Hocalarıma, öğrencilere sanat eğitimini daha farklı bir şekilde verme şansımız olduğunu söyledim ve ders önerisinde bulundum. Öğrencilerin hem sanatsal bakış elde edebilmesi hem de hızlı prototip yapabilmesini hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Dersi ilk olarak Plato meslek yüksekokulu için planladıklarını söyleyen Dervişoğlu “Bir süre sonra tüm okula seçmeli ders yaptık. Şimdilik lisansa, daha sonra ise ön lisans programlarına vereceğiz. İki dönem toplam beş yüz öğrenci alacağız. Geçen dönem yeni teknolojiler üzerine açtığım derse de yoğun ilgi olmuştu. Öğrencilerin bu merakını, uygulamaya dökmelerini istiyoruz” diyerek süreci özetledi.
Geçen sene açtıkları dijital sanat dersi kapsamında öğrencilerin çeşitli koleksiyonlar oluşturduğunu aktaran öğretim görevlisi, “Siber Evler” çalışması kapsamında yirmi eser sergilediklerini dile getirdi. Yapay zekayla sanat üretirken önemli olan şey, aklımızdaki fikri doğru şekilde anlatabilmek olduğunu söyleyen Dervişoğlu, üniversitelilere verilecek dersin içeriğini şu ifadelerle anlattı:
“Tarihinden başlayıp, son yıllarda görsel-leştirmenin gelişimiyle yapılan işleri inceleyip, daha önce yaptığım eserleri göstereceğim. Öğrencilerin ders başına 10-15 görselleştirme yapmasını hedefliyoruz. Görsellerine ve yazdıklarına bakarak nasıl daha iyi sonuç alabileceğimizin üzerine konuşacağız” dedi.