Sağlık açışından oldukça hassas bir dönem geçiriyoruz. Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüse karşı bağışıklık sisteminin güçlü olması ise büyük önem taşıyor. Uzun zamandır evlerdeyiz hareketsizlik, sağlıksız beslenme ve özellikle uyku düzeni bu sistemi oldukça etkiliyor. Uyku süresinin ve saatlerinin bozulması, vücudun iç saatini de bozduğunu belirten Romatem Bursa Nöroloji Uzmanı Dr. Nermin Çalışır, virüse karşı savaşı kazanmak için bu düzeni sağlam tutmamız gerektiğin altını çizdi.
Çalışır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Merkezi sinir sistemi, bağışıklık sistemi ve otonom sinir sistemi arasında ortak sinyallerin (nörotransmitterler, hormonlar ve sitokinler) aracılık ettiği çift yönlü bir iletişim mevcuttur. Farklılaşmamış T hücresi sayısı gibi bağışıklık parametreleri ve pro-enflamatuar (iltihap reaksiyonu oluşturan )sitokinlerin üretimi, erken gece uykusu sırasında zirve yapmaktadır.Sitotoksik doğal öldürücü hücreler gibi dolaşımdaki çok sayıda bağışıklık hücresi ve anti-inflamatuar sitokin aktivitesi ise gündüz uyanıklık sırasında en fazladır”
Çalışır, “Gece standart uyunması gereken bir saat dilimi yoktur, her insanın uyku süresi ve uykunun başladığı -bittiği saatler farklılık gösterir. "Tavuk" veya "baykuş" uyku grubu olacağımızı genetik faktörler belirliyor. Uyku saatlerimizi ve süresini bilmek ve bunlara uygun saatlerde yatıp kalkmak, sağlıklı bir uykunun ilk şartıdır. Normalde uykuya dalma süresi 10-30 dakika arasında değişir. Uykuya dalma süreniz 30 dakikayı geçiyorsa genel olarak anormal kabul ediyoruz. Bu süreyi uzatanların başında gelen teknolojik cihazların, cep telefonu, tablet, dizüstü bilgisayarın uyuduğunuz alanda olmaması gerekir. Uyku uyuyacağınız saatlerde televizyon izlemek,cep telefonundan-tabletten mavi ışıkla okuma yapmak, sosyal medyayı takip etmek vücudunuzun normal düzenine aykırı davranmaktır. O gece uyuyamamış olsanız bile, her zamanki saatinizde kalkın ve gün içinde uyumaya çalışmayın. Vücudumuz o geceki uykusuzluğu ertesi gece telafi eder. Sabah daha geç kalkarak bunu düzeltemezsiniz “ dedi.
Uyku için yatak odası gibi bir yerin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çeken Çalışır sözlerine şöyle devam etti; “ Televizyon karşısında, koktukta yapılan kısa kestirmeler gece uykusunu bozabilir. Televizyon, cep telefonu, bilgisayar gibi elektronik eşyalar uyku odasında bulunmamalıdır. Normal uyku gece-karanlıkta uyunan uykudur.Uykuda salgılanan melatonin hormonu karanlıkta aktive olur, 23:00 - 02.00 arasında en üst seviyeye ulaşır. Bu saat dilimleri arasında uykuya dalmak uyku kalitesini artırmaktadır. Uykusuzluk çekiyorsanız akşam 20.00’den sonra ise herhangi bir besin tüketilmemelidir. Özellikle çay kahve gibi uyarıcılardan uzak durmak önemlidir. Yatağa yatılmasına rağmen 30-45 dakika uykuya dalamadıysak yataktan çıkıp,farklı bir odada kitap okuyarak tekrar yatmak faydalı olabilir”