Ürdün Prensesi Türk ressam Fahrelnisa Zeid’i anlattı: Birini beğenirse resmini çizip hediye ederdi

Ürdün Prensesi Dina Mired

Antalya’da düzenlenen Diplomasi Forumu için Türkiye’de bulunan Ürdün Prensesi Dina Mired, eşinin babaannesi ve en önemli Türk ressamlardan biri olan Fahrelnisa Zeid’i anlattı...

Antalya’da düzenlenen Diplomasi Forumu için Türkiye’de bulunan Ürdün Prensesi Dina Mired, eşinin babaannesi ve en önemli Türk ressamlardan biri olan Fahrelnisa Zeid’i anlattı.

Bir zamanlar Irak ve Suriye’yi yöneten bugünse Ürdün’ü yöneten Haşimi hanedanına mensup Prenses Dina, Irak ve Suriye hanedanının bugünkü reisi Ra’ad Bin Zeid’in gelini.

Ra’ad Bin Zeid de ünlü Türk ressam Fahrelnisa Zeid’in oğlu, Mustafa Reşit Paşa ile Hicaz Emiri Şerif Hüseyin’in torunu.

HER YER RESİMDİ

Ailedeki “Fahrelnisa Zeid fenomenini” anlatan Prenses Dina, Zeid’i ölmeden önce gören ailenin tek gelini. Prenses Dina, Zeid’le ilk tanışmasını şöyle anlattı:

“Fantastik birisiydi. Tanıştığımızda çok yaşlıydı. Kayınpederimin yaşadığı eve çok yakın bir yerde yaşıyordu. Her yer resimdi. Tavandan duvarlara, zeminlere kadar. Yerlere resim koyar, insanların tepkisini izlerdi. 90’lı yaşlarda olmasına rağmen çok bakımlıydı. Fiziki olarak çok iyi değildi. Ben o zaman nişanlıydım. Çok ilginç bir küpe hediye etti. Altın değildi ama sarı çok artistik bir küpeydi.”

O günkü sohbetten birkaç ay sonra Zeid’in hayatını kaybettiğini söyleyen Prenses Dina, aile içinde hatırasının ise yaşamaya devam ettiğini anlattı. Zeid’in Ürdün’deki sanat hareketini başlatan kişi olduğunu ve birçok Ürdünlü sanatçı yetiştirdiğini söyleyen Prenses Dina,

“İlginç bir sanatçıydı. O dönemlerde sanatçıların menajeri yoktu. Sanat ticari bir şey değildi. Eğer sizi beğenirse resminizi çizer ve hediye ederdi. Elinde Fahrelnisa resmi bulunan birçok insan var”

ifadelerini kullandı.

ÖNEMLİ BİR BAĞ KURULDU

Prenses Dina, Zeid’in ailede güçlü, sevgi dolu olduğunu, Zeid’in başka yerlerde yaşayan akrabaları arasında ise çok fazla sanatçı bulunduğunu söyledi. Zeid’in kardeşi Halikarnas Balıkçısı’nın (Cevat Şakir Kabaağaçlı) hikayesinin de aile içinde bilindiğini dile getiren Prenses Dina, sürgün için Bodrum’a gönderilen Halikarnas Balıkçısı’nın aslında şanslı bir sürgün geçirdiğini kaydetti. Şakir Paşa’nın çocukları olan Zeid ve Halikarnas Balıkçısı sayesinde bugün Ürdün ve Türkiye arasında önemli bir bağ kurulduğuna dikkati çeken Prenses Dina,

“Kayınpederim hala Türkçe konuşuyor ancak eski Türkçe”

dedi.