Ayasofya Camii'nin 86 yıl sonra yeniden dün cuma namazı ile birlikte ibadete açılmasıyla İstanbul'da tarihi bir yaşandı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, kılıçla minbere çıkarak hutbe okudu. Türkiye Düşünce Platformundan, Erbaş'ın kılıçla hutbe okumasını eleştirenlere tepki geldi. Yapılan açıklamada, "Ayasofya Kebir Camii Şerif açılışından rahatsız olanlar, hutbe üzerinden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaşa saldırıyor. Dün sadece ülkemiz için değil, daha önce İstanbul'dan yönetilen, İbrahim milletinin bir devamı olan Muhammed ümmeti, Osmanlı Milletler topluluğu, Doğu Roma Milletler topluluğu, İbrahim'i gelenekten gelen Ortodoks milleti için bir milad oldu" denildi.
Ayasofya Camii'nin 86 yıl sonra yeniden dün cuma namazı ile birlikte ibadete açıldı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, kılıçla minbere çıkarak hutbe okudu.
Erbaş'ın kılıçla hutbe okumasını eleştirenlere Türkiye Düşünce Platformu Yüksek İstişare Kurulundan sert tepki geldi.
"Dün İstanbul tarihi bir gün yaşadı. Dün sadece ülkemiz için değil, daha önce İstanbul'dan yönetilen, İbrahim Milletinin bir devamı olan Muhammed ümmeti, Osmanlı Milletler topluluğu, Doğu Roma Milletler topluluğu, İbrahim'i gelenekten gelen Ortodoks milleti için bir milad oldu.
Bu süreç tarihin uyanışı, bir medeniyet ırmağının yatağına geri dönüşü gibi özel bir anlam taşıyor.
- Daha önce sayın Cumhurbaşkanımızın okuduğu Fatih Vakfiyesi, siyasi anlamda, Fatih Sultan Mehmet Han Hazretlerinin emaneti ile ilgili olarak vakfiyesine sadakat, din, tarih, hukuk, ahlak ve insanlık borcudur. Cumhurbaşkanının bunu ilanı siyasi ve manevi mirasın ve vasiyete sadakatin ilanı mahiyetindedir.
Müslümanlar sadece Hz. Muhammed'e selatü selam getirmezler. Al-i İbrahim, Ali İmran ve Al-i Muhammed'e salat ve selam ederler. Al- İbrahim sonrası 1000 yıl peygamber olan Yakub Aleyhisselamın oğullarından Hz. Musa’ya, Davud’un sapanı ile saltanatı son bulan Talud (aynı zamanda Çanakkale'deki İngiliz gemisinin adı Goliath onun diğer adı) üzerinden Hz. Davud’a, Süleyman Mabedini yapan ve orada ilk hutbeyi okuyan Hz. Süleyman’a selam vardır. Ayasofya Süleyman Mabedine naziredir. Burada Goliath üzerinden Çanakkale şehitlerine selam vardır.
Namaz kılarken imamın durduğu Mihrab “Zekeriyal Mihrab”dır ve orada İki kıble bir noktada birleşir. O makam Kıbleteyn makamıdır. Ali İmran ailesinden olan Hz. İsa, Hz. Meryem, Hz. Zekeriya’ya, Hz. Yahya'ya, Nebukadnezar sonrası Tevrat'ı toplayan ve mabedi yeniden inşa eden Üzeyir Aleyhisselam'a selam vardır.
Bizim safımız belli. Biz yüzümüzü iki kıblemize dönük olarak, Fatihin vasiyetine sahip çıkarak dün Ayasofyada'ydık. Fatihin 6 asır önceki vakfiyesi ve vasiyetnamesindeki ifadelerden yola çıkarak siyasi bir takım argümanlarla ortalığı karıştırmak isteyenleri edebe davet ediyoruz.
Fatih Vakfiyesi, tapuda Vakıflarda aynen duruyor. Onu yayınlamayı da mı yasaklayacaksınız? Siz kimsiniz? Bu cür’et ve cesareti nereden alıyorsunuz?
- Sayın Diyanet İşleri Başkanımızı cesur, vakur duruşundan dolayı tebrik ediyoruz. Ona Allah'tan hayırlı bir ömür ve hayırlı bir ölüm diliyoruz. Allah onları, Allah'ın mabedlerini imar ve ihya edenleri Ali İbrahim, Ali İmran ve Al-i Muhammed ile haşretsin.
Ayasofya'nın tekrar özüne dönmesinden rahatsız olanları ve Yunanistan'ın matem acısını derinden hissedenlerin şerrinden ülkemizi ve Biladi İslami korusun.
En derin saygılarımızla kamuoyuna arz ederiz."