Koca, Meclis'te gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Türkiye'de, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) ilişkin tedbirler aldıklarını belirten Koca, "Risk şu an daha az. Ülkede koronavirüs hastasına şu ana kadar rastlanmadı." bilgisini verdi.
Koronavirüsün 28 ülkede görüldüğüne işaret eden Koca, şu an toplamda 45 bin 260 vaka bulunduğunu, bunlardan 518'inin Çin dışında görüldüğünü söyledi.
Bütün önlemleri, bu hastalığın ülkeye girişini önleme noktasında aldıklarını anlatan Koca, Dünya Sağlık Örgütünün önerisinden önce termal kamera ve karantina sistemine başladıklarını, ayrıca yurt dışından canlı hayvan ve benzeri ürünlerin ülkeye girişini önlediklerini anımsattı.
Koronavirüs Bilim Kurulunun hastaya nasıl davranılması gerektiğine yönelik yayınladığı genelgenin tüm sağlık kuruluşlarına dağıtıldığını aktaran Koca, "Karantina odaları ve takibi dahil olmak üzere referans hastaneleri belirlendi. Nasıl davranılacağı rehberde net olarak belirlendi. Ülke olarak, olması gereken bütün hizmet ve tedaviyle ilgili hazırlıklarımızı tamamladık." ifadelerini kullandı.
"Çin'de kontrolün daha tam sağlandığı söylenemez." diyen Koca, her geçen gün vaka sayısının arttığına dikkati çekti.
Sağlık Bakanı Koca, "Koruyucu önleyici tedbirleri, dışarıdan içeriye gelişleri önleme noktasında tedbirleri kararlılıkla sürdürmeye, olabilecek yeni bir tedbiri Bilim Kurulu gündemine alıp hızla uygulamaya geçmeye ve kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz." diye konuştu.
Türkiye'de antiviral ilaç kombinasyonları konusunda bir sorun olmadığını açıklayan Koca, "Antiviral tedavi dışında daha çok semptomatik özellikle yaklaşım şu an esas. Hastanın öksürüğü devamında solunum sıkıntısı olabilir. Ateşi zaten söz konusu. Solunum sıkıntısı, yoğun bakım şartları veya böbrek yetmezliğine götüren süreci de yakın hastane ortamında takip etmek gerekiyor." şeklinde konuştu.
Koronavirüsün tedavisine ilişkin geliştirdikleri tanı kitinin sorulması üzerine Koca, "Temel hedef, maliyeti azaltmak değil. Temel hedef, yerli bir kitin daha erken sonuç verebilirliğini sağlamak." değerlendirmesinde bulundu.
Daha hızlı aksiyon almak ve tedavide yaklaşım sergilemek için sonucun erken verilmesinin maliyetten daha önemli olduğunu vurgulayan Koca, bu kit ile ilgili 15 kişinin çalıştığı bilgisini verdi.
Söz konusu kitin sonuç verme süresinin 90 ile 120 dakika arasında olduğuna işaret eden Koca, Almanya, Fransa ve İngiltere'deki kitin 3 saatten önce sonuç vermediğine dikkati çekti.
Bu süreyi de kısaltmak için çalışmalar yaptıklarını belirten Koca, "Hedef, 60-75 dakika arasına çekmek. Muhtemelen 75 dakika olabilir." dedi.
Daha önceki kitin maliyetini 300 liradan 75-80 liraya düşürdüklerini anlatan Koca, "Bu kit aynı zamanda ticari bir kit olarak planlandı. Haklarının, Uluslararası Sağlık Hizmetleri AŞ (USHAŞ) üzerinden ticari kit olarak pazarlanması da planlandı. Yurt dışına da satılacak." bilgisini verdi.
"Dünya Sağlık Örgütüne şüpheli vakaların örnekleri gönderildi mi?" sorusuna Koca, PCR yöntemiyle yüzde yüze yakın sonuç aldıkları, dünyada bundan başka bir yöntemle çalışılmadığı için artık gönderilmesinin gerekli olduğunu düşünmedikleri yanıtını verdi.
Çekirdekte koronavirüs iddialarına ilişkin Koca, "Yüzeylerde bu virüsün ömrünün uzun olmadığını biliyoruz. Bunu Dünya Sağlık Örgütü söylüyor. Hayvansal ürünler dışındaki malzeme ve benzeri ürünlerde bu bulaşımın olmaması nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü halen canlı hayvan ve ürünleri dahil olmak üzere ithalatını sınırlamıyor. Biz, buna rağmen Bilim Kurulu'nun önerisiyle geçici olarak sınırlandırmayı sağladık. Bırakın canlı hayvan ve ürünlerinden geçişi, diğer malzemelerde geçiş zaten söz konusu değil." ifadelerini kullandı.
Virüsten korunma amacıyla kullanılan maskelerin Çin'e satılması nedeniyle Türkiye'de sayısının azaldığı yönündeki iddialara yönelik Koca, "Elimizde yoğun miktarda var. Ne maske ne eldivende herhangi bir sorunumuz yok. Hatta ithal olan tıbbi maske dediğimiz maskenin yerli üretimi de yapılabiliyor. Bu anlamda bir sıkıntı yaşamayacağız." diye konuştu.
Koronavirüsün, mutasyona uğrayan yeni bir virüs tipi olduğuna değinen Koca, "Bulaşmasının daha çok, enfeksiyonun yoğun olduğu kış aylarında yaygın olduğunu biliyoruz. Yaz dönemlerinde bu virüsün toplumda azaldığını biliyoruz. 'Nisan ayında azalacak' iddiası ekstra bilinmeyen bir cümle değil." değerlendirmesinde bulundu.
Bu dönemlerde viral enfeksiyonlardaki artışa dikkati çeken Koca, "Geçen yıla göre ciddi bir artış olmamakla birlikte, yüzde 4 gibi bir artış var. Viral enfeksiyonlardan, gripten nasıl korunabilirizi konuştuk." ifadesini kullandı.
Koca, 5 hafta öncesi çocuk hasta grubunun geçen haftaya oranına bakıldığında yüzde 30'a yakın düşüş olduğunu bildirerek, bu durumun kamuoyunun üst solunum yolu enfeksiyonuna karşı bilgilendirilmesinin bir sonucu olduğunu vurguladı.
Çin'den gelen ve cuma günü karantina süresi dolan vatandaşları ziyaret edip etmeyeceği yönündeki soruya ise Bakan Koca, "Ben ziyaret etmek istiyorum. O anı yaşamak istiyorum." cevabını verdi.