İnsanlara iyilik yapabilmek için evini satıp vakıf kurmayı düşünen Fatih Boran ve arkadaşı Turan Ekmekçi, toplumdaki ihtiyaç sahipleri için üç yıl önce başlattığı gönüllülük faaliyetini Sadece İyilik için anlattı. İnsanın iyilik yapma fıtratı üzerine doğduğuna inanan ikili, Ankara'da gece gündüz demeden yoksulların yüzünü bir güldürmeye çalışıyor. Yenisafak.com’un Sadece İyilik programı için bir araya geldiğimiz ikili, “Her insanın iyilik hikayesi doğduğunda başlar. Herkes içindeki iyiliği dökerse bu dünya daha yaşanılabilir bir hale gelecek” dedi.
Bir devlet kurumunda ziraat mühendisi olarak çalışan Fatih Boran, Nar Mektep’in başkanı. Kendisi çocukluktan itibaren kazandığı iyilik yapma duygusunu büyütmek istediğinde, aynı kurumda çalışan Turan Ekmekçi’ye anlatınca birlikte taşın altına ellerini koymaya başlamışlar. İlk olarak mültecilere yardım malzemesi tedarik eden ikili, daha sonra Ankara’daki ihtiyaç sahibi aileleri belirleyip yardımlarına koşmuşlar. Tabii bunu yaparken etraflarında toplanan insan sayısı her geçen gün artarak büyümeye devam etmiş.
İyi insanların sayısını arttırmak istiyoruz
Herkesin insanlık adına verebileceği bir şeyler mutlaka var
- İnsanların iyilik yapmak için hiçbir sebebi olmadığına inanan Boran, “İnsanlar zaten iyilik yapma fıtratı üzerine doğarlar. Herkes içindeki iyiliği dökerse bu dünya daha yaşanılabilir bir hale gelecek. Nar Mektep daha çok sosyal sorumluluk projeleriyle insanları ihtiyaç sahibi olmaktan kurtarmak istiyor. Biz insanlara yardım etmekten ziyade insanların kendi başına ayakta durabileceği hale gelmelerini istiyoruz” dedi.
Betonun üzerinde yatan çocukları gördük
Toplum içinde yardım etmek isteyen çok insan olduğunu söyleyen Turan Ekmekçi, “Hiçbir adresi, evi, insanı biz görmeden, kanaat getirmeden bir şey yapmadık. Gittiğimiz yerler gerçekten çok kalabalık, çocuklu aileler. Gerçekten tam ihtiyaç sahibi insanlar. Yani bomboş evleri biz gördük. Yani yatacak yorganları, battaniyeleri yok. Betonun üzerinde yatan çocukları gördük. İnsanlar gerçekten bir şeyler yapmak istiyor ama çoğu zaman bulamıyorlar, imkan bulamıyorlar ve inandıkları insanlara yapmak istiyorlar” ifadelerini kullandı.
İhtiyaç sahibi insanları muhtaç olmaktan kurtarmak için farklı projeler hayat geçirdiklerini belirten Ekmekçi, “Bazı ailelerin terzilikleri var. Onlara dikiş makinasıyla bez çanta yaptıracağız. Biz malzemeleri tedarik edeceğiz onlar dikimlerini yapacaklar ve biz satın alacağız onlardan. Onların para kazanmasını sağlayacağız” diyerek şu şekilde devam etti:
Öncelikli hedefimiz çocuklar
“Özellikle bizi çocuklar çok etkiliyor. Bizim öncelikli hedefimiz hangi aileye gidersek gidelim çocuklar ve çocukların mutlu olması bizi. Çevremize biraz bakmamızda fayda var. Yani hayat işten eve, evden işe değil. Bir alt katımızda ağlayan insanların olduğunu farkındalıkla duyabiliyoruz. Duymak lazım. Bir şeyi verip de bunu götür demek değil. O şeyi alıp da ihtiyaç sahibine götürmek, teslim etmek lazım. Binin üzerinde çocuk vardır yardım ettiğimiz. Aile sayısı en az 500’dür.”