Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nazlı Topfedaisi Özkan, yüzde 100 önlenebilir tek kanser türü olan rahim ağzı kanseri nedeniyle 2020 yılında 342 bin kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Hastalıktan korunma ve tedavi yollarıyla ilgili bilgi veren Özkan, HPV aşısının önemine vurgu yaptı.
Kadınlar arasında oldukça yaygın olan rahim ağzı kanserinden yüzde 100 oranında iyileşme sağlanabiliyor. Rahmin içinde sürekli kalınlaşıp adet döneminde vücuttan atılan endometrium hücrelerinin anormal biçimde bölünmesiyle ortaya çıkan bu kanser, erken evrede belirti göstermezken, ileri evrede ise kanama, kötü kokulu ve kanlı akıntı, kasık ağrısı, bel ağrısı ile öne çıkıyor. 2020 yılında yaklaşık 604bin yeni rahim ağzı kanseri tanısı konulduğunu belirten Jinekolojik Onkoloji Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nazlı Topfedaisi Özkan, “Aynı yıl 342 bin kişi bu kansere bağlı olarak yaşamını yitirdi. Yeni tanı alan ve ölümlerin neredeyse yüzde 90’ının düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşti. Oysa ki rahim ağzı yüzde 100 önlenebilir tek kanser türü ve erken evrede tamamen iyileşiyor” dedi.
HPV’YE DİKKAT!
Rahim ağzı kanserinin yüzde 95’ten fazlası HPV virüsünden kaynaklanırken, “HPV esas olarak cinsel ilişki ile bulaşan ve ilk temastan sonra enfeksiyon yapabilen bir virüs. Bu enfeksiyon sıklıkla hiçbir bulgu vermiyo. Daha çok birkaç ay içinde, yüzde 90’ı ise 2 yıl içinde bir müdahale olmaksızın temizlenen bu virüsün küçük bir kısmı kalıcı enfeksiyona dönüşebiliyor. Bu enfeksiyon ise rahim ağzı kanserine yol açan hücresel değişikliklere sebep oluyor. HPV’nin kalıcı enfeksiyon yapmaması için sigara içmemek veya sigarayı bırakmak önem taşıyor. Kanser vakalarının neredeyse .yüzde 70’inde HPV tip 16 ve 18 sorumlu” diye açıkladı.
9’LU AŞI ÜLKEMİZDE YAPILIYOR
HPV ile mücadelede geliştirilen 9’lu aşının bu yıl itibariyle ülkemizde de uygulanmaya başladığını hatırlatan Özkan, “HPV aşıları yeni enfeksiyonu önlerken, mevcut enfeksiyonu tedavi etmiyor. Bu aşılar en çok HPV’ye maruz kalmadan önce etki gösteriyor. Aşı 11-12 yaş arası tüm kız ve erkek çocuklara önerilmekle birlikte, aşılamaya 9 yaşında başlamak gerekiyor. 15 yaş altı 2 doz, 15 yaş üstü ise 3 doz aşı aşı tavsiye ediliyor. Aşılama kız ve erkeklere 26 yaşına kadar önerilirken, daha önce aşı yaptırmamış kadınlar 45 yaşına kadar aşılanabiliyor” ifadelerini kullandı.
DSÖ’DEN 90-70-90 HEDEFİ
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) rahim ağzı kanserinin ortadan kalkması için 2030 sonuna kadar 90-70-90 kuralını hedefliyor. Bu çerçevede 15 yaş altı kız çocuklarının yüzde 90’ının aşılanması, 35 yaşında ve 45 yaşında kadınların yüzde 70’inin bir kez taranması ve rahim ağzında lezyon ve kanser olan kadınlarının yüzde 90’ının tedavi edilmesi amaçlanıyor.
HER YIL DÜZENLİ MUAYENE ŞART
Ocak ayı Rahim Ağzı Kanseri farkındalık ayı çerçevesinde değerlendirmelerde bulunan Özkan, “Bu farkındalık ayında rahim ağzı kanserinin tamamen önlenebilir ve erken tanı ile tedavi edilebilir bir kanser olduğunun altını tekrar çizmek istiyorum. Uygun olan herkesin HPV aşısı yaptırması, ve kadınların her yıl düzenli jinekolojik muayeneye başvurmaları büyük önem taşıyor” diye konuştu. Rahim ağzı kanseri için ana tarama testleri Pap testi (Pap smear) ve HPV testi olurken, Pap testi hücre değişiklikleri araştırıırken, HPV ise HPV virüsünü arıyor.
TESPİT EDEN NOBEL ALDI
1886 yılında rahmin serviks olarak adlandırılan alt bölümünde gerçekleştiğini hatırlatan Özkan, “Ardından 1940’ların ortalarında, Dr. Papanikolaou’nun geliştirdiği ve rahim ağzından alınan bir sürüntü ile kanser veya kanser öncülü hücrelerin belirlenebildiği ‘Pap smear’ testi kanser tarama yöntemi olarak uygulanmaya başlandı. 1970’lerin sonunda ise rahim ağzı kanserinin ve genital siğillere sebep olan HPV DNA’sı tespit edildi. Bilim insanı Harald zur Hausen bu keşfiyle Nobel ödülü aldı. Sonrasında yıllar içinde sürekli araştırma ve geliştirme yoluyla, rahim ağzı kanserine neden olduğu bilinen başlıca HPV tipleri için testler ve aşılar geliştirildi” şeklinde konuştu.