Kütüphane ve arşivcilik alanında önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. İsmail E. Erünsal’ı yakın çevresi ve ailesi “Gökkubbede Hoş Bir Sadâ” kitabında anlattı. Sayısız hizmetlerinin yanı sıra İSAM’ın kuruluşuna da öncülük eden Erünsal’ı, eserde yazıları bulunan isimlerle konuştuk. Yayına hazırlayan Prof. Dr. Asiye Kakırman Yıldız, dostlarının ve öğrencilerinin anlatımıyla tarihe güzel bir not düşüldüğünü söyledi.
Eski Türk edebiyatı, kültür tarihi, kütüphane ve arşivcilik sahalarında önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. İsmail E. Erünsal’ı kadim dostları ve öğrencileri bir hatıra kitabında anlattı. Daimi öğrencilerinden Prof. Dr. Asiye Kakırman Yıldız’ın yayına hazırladığı “Gökkubbede Hoş Bir Sadâ, İsmail E. Erünsal ile Hatırda Kalanlar” isimli kitap, Timaş Yayınları’nın tarih serisinden çıktı. Yaşayan bir değerimizle ilgili kaleme alınan bu eser sayesinde, Hoca’nın bir portresi de çıkartılmış oldu. Sözlü tarih niteliği taşıyan kitabın içinde yazıları bulunan isimlerle, İsmail Hoca’yı ve esere katkılarını konuştuk.
YAŞARKEN KIYMET BİLMEK ÖNEMLİ
Kitabı hazırlarken en büyük zorluğun kendisinden gizlemek olduğunu söyleyen Asiye Yıldız, Hoca’nın övülmekten hoşlanmayan biri olduğunu belirtti. Yaşayan biriyle ilgili hatırat kitabının şahit olduğumuz bir durum olmadığını, fakat yaşarken bazı değerlerimizin kıymetini bilmemekten de şikayetçi olduğumuz aktaran Yıldız, kitapla ilgili çalışmalarını şu ifadelerle aktardı: “İsmail Hoca’nın tanınması özellikle gençler için çok önemliydi. Onun hepimize örnek teşkil edecek bir hayatı var. Çocukları, torunları, gelinlerinin yazdıkları çok kıymetli. Özellikle büyük kızı Hümeyra Erünsal’ın, Hoca’nın İngiltere’de doktora yaparken nasıl bir mahrumiyetlikle bu işi yaptığını, döndüğü zaman hem öğrencileri hem de ilim hayatı için ailece nasıl bir özveride bulunduklarını hepimize gösteriyor. Hocalarımız, talebeleri ve kadim dostları Hoca’yı kendi gözünden anlattı. Bu da tarihe çok güzel bir not düştü.”
İSAM KÜTÜPHANESİ’NİN KURULUŞUNDA BAŞROL
İsmail Erünsal deyince hem klasik bir bilim insanı hem de sahip olduğu bilgi birikimini pratik hayata aktaran bir oyun kurucu aklına geldiğini ifade eden Prof. Dr. Mustafa İsen, İSAM Kütüphanesinin kuruluşundaki emeklerini şöyle anlattı: “Yurt dışında güzel örneklerini gördüğü bilimsel alt yapı numuneleri olmaksızın bilim yapılamayacağını fark edince ülkemizin başardığı en hayırlı işlerden biri olan İslam Araştırmaları Merkezi’nin (İSAM) kuruluşuna ön ayak oldu. Bununla yetinmedi, hayatının erken yıllarında içinde yer aldığı Meydan Larousse: Büyük Lugat ve Ansiklopedi tecrübesiyle ansiklopediciliğin bir toplum ve kültür için ne anlama geldiğini fark ederek bu kez İslam Ansiklopedisi’nin yeni yapılanmasına destek verdi. Halen bilim dünyamızı yeni ve orijinal eserlerle zenginleştirmeye devam eden Erünsal Ağabey, bütün bu işleri kesinlikle maddi endişelerden uzak bir yaklaşımla ifa eder. O, aynı zamanda bir tevazu abidesidir.”
TARTIŞMALI MESELELERİ ÇÖZÜME KAVUŞTURDU
Erünsal’ın nesli tükenen son büyük alimlerden olduğunu dile getiren Tarihçi, Yazar Prof. Dr. Erhan Afyoncu, “Dünya literatüründe zikredilmeyen İslam kütüphaneciliğini literatüre dahil etti. Ayrıca Molla Lütfi’nin idamı Şehid Ali Paşa’nın kitaplarının müsadere edilmesi gibi tartışmalı meseleleri çözüme kavuşturdu. Birçok talebe yetiştirdi. Onlara bilimsel araştırma üslubu kazandırdı. En büyük hizmetlerinden biri ise İSAM kütüphanesiyle Türkiye’ye modern kütüphaneciliği getirdi. Şimdi de İsmail hocanın teşvikleriyle İSAM Türkiye’nin en büyük digital makale kütüphanesini kurdu” dedi.
ZOR VE TAVİZSİZ BİRİYDİ
Değerli bir şahsiyetin ya hayattayken ya da vefatından sonra kendisini tanıyanlar tarafından konu edilebileceğini vurgulayan eski Diyanet İşleri Başkanı Tayyar Altıkulaç, “İsmail Bey için bu, kendisi aramızdayken yapılmıştır. Onu tanıyanlar kadar tanımayanlar da var. Talebeleri bu konuda erken davranıp -ona olan saygılarının dorukta olduğu bir zamanda- bunu yapmayı tercih etmişler, onu gelecek kuşaklara da tanıtmak istemişler. İsmail beyin çok değerli meziyetleri yanında zor ve tavizsiz kişiliği öne çıkar. En kısa yoldan doğru olana ulaşmak ister. Bu da kuralcıların pek işine gelmez” diyerek Hoca’yla ilgili düşüncelerini aktardı.