Kur’an-ı Kerim’de ve Hz. Peygamberin hayatında pek çok kere önemi vurgulanan istişare geleneği, toplumsal barışın ve başarının temel dinamiklerinden biri. Herhangi bir işin veya davranışın öncesinde başkalarının düşüncelerine başvurmak, yapılacak işin daha sağlıklı hâle gelmesini sağlıyor. Biz de İslam’da istişare geleneğini Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Sema Çelem ile konuştuk.
İstişarenin esası danışmaktır. Herhangi bir konuda görüşüne güvenilen, bilgi sahibi kimselerden destek almaktır. Bir meselede isabetli karara varabilmek amacıyla yapılır. İstişare kelimesinin kökü olan Şûrâ Kur’an-ı Kerim’de bir sureye ad olmuştur. Yüce Allah’ın “Onların işleri aralarında şûra iledir” (Şûrâ 42/38) buyurduğu bu surede istişare, iman edip namaz kılanların bir özelliği olarak zikredilmiş, buradan yola çıkan alimler Müslümanların işlerinde istişare ile emr olundukları sonucuna varmışlardır. Hz. Peygamber’in istişare edenin pişman olmayacağını ifade etmesi istişarenin karar verilecek konuda en doğru sonuca ulaştıracak önemli bir yöntem olduğunu dile getirmektedir. Tarihi süreçte özellikle idari ve siyasi konularda bu usulün işletildiğini gözlemliyoruz. Bununla birlikte şahsi işler hakkında danışılacak kimselerin belli özelliklere sahip olması zorunludur. Ancak bu durum danışılan işe göre değişiklik gösterir. Kendisine danışılan kişinin en başta işinin ehli, basiret ve feraset sahibi olması gerekir. Eğer dini bir konuda görüşe ihtiyacımız varsa fikrini almak istediğimiz kimse alim, dindar ve güvenilir olmalıdır. Dünyevî meselelerle ilgili konularda muhakemesi sağlam, tecrübeli, dindar, danışılan meseleyle ilgili özel amacı veya çıkarı bulunmayan biri olması alimlerimiz tarafından belirlenen özelliklerdir. Herkesin her konuda görüş ileri sürdüğü bir dönemde istişare edilecek kişiler hakkında daha dikkatli olmak zorundayız. Bilmediğimiz bir konuda görüş ileri sürmekten de sakınmalıyız.
HAYATI KOLAYLAŞTIRIR
- Hepimiz eğitimini aldığımız ya da ilgi duyduğumuz konularda bilgi sahibiyiz. Ancak bu her türlü bilgiyi kuşattığımız anlamına gelmez. Kur’an “Her bilenin üstünde bir bilen vardır” (Yûsuf 12/76) buyurarak bu konuya dikkat çekmektedir. Başkalarının fikir ve birikimlerinden yararlanmak yapacağımız işlerde doğru karar almamızı sağlayan bir yöntemdir. Nitekim Hz. Peygamber ilk Müslüman toplumun var olma mücadelesinde belirleyici önemdeki her kararı ashabı ile istişare ederek almıştır. Biz de hayatımız boyunca pek çok sorunla karşılaşıyor bunların bir kısmında ciddi anlamda çaresiz kalıyoruz. Burada istişareyi devreye sokarak daha önce benzer konularda karar vermek durumunda kalmış insanların tecrübelerinden faydalanmak hayatı kolaylaştırmakta, doğru kararı hızlı bir şekilde almayı temin etmektedir. İş ve planlarında kendi fikirleriyle yetinenler bu mekanizmayı devreye sokmadıkları için önemli bir dinamizmi elden kaçırmaktadırlar. İstişare sahip olmadığımız bir gücü başka kaynaklardan elde ederek güçlenmemizi sağlar. İnsan yekdiğerine muhtaç bir varlıktır. İstişare de bir bakıma muhtaç olma gerçeğinin ortaya konulmasıdır. İsabetli görüşlerin ve kararların ortaya çıkması için yapılır. Umumu ilgilendiren konularda daha çok önemlidir. Kul olarak sonucun olumlu olmasına katkı sağlayacak en güzel tedbir istişaredir.
DOĞRU KARARLAR İÇİN
İstişare toplumda birliği sağlar. “Birlikten kuvvet doğar” sözü bilinen bir gerçeğin dilimizden dökülen şeklidir. Gerek Cuma gerek vakit namazları için Müslümanların mescit ve camilerde bir araya gelmelerinin hikmetlerinden biri de istişarenin temini için insanların birbirine ulaşmasını kolaylaştırmaktır. İnananların bir araya gelmeleri ve kendilerini ilgilendiren meseleler hakkında istişare etmeleri tanışıp kaynaşmalarını sağlar.
- Sosyal hayatı ilgilendiren konularda alanın uzmanları tarafından ileri sürülen görüşler toplum hakkında doğru kararların alınması için zorunludur. İstişare doğrunun ortaya çıkmasını sağlayan en kestirme yoldur. Bireylerin toplumun menfaatini kendi yararlarının üzerinde tutma bilincine sahip olmaları istişare sonucu alınan kararların uygulanmasında önemli bir faktördür.
Aile arasındaki güven artar
Ailede birliğin ve huzurun sağlanmasında istişarenin önemli bir payı vardır. Bakara suresinin 233. ayetinde “Ana baba karşılıklı danışarak ve anlaşarak çocuğu sütten kesmek isterlerse bundan dolayı onlar için bir sakınca yoktur.” buyrulmuş aile içi kararların ortak verilmesine çocuğun sütten kesilmesi örneği üzerinden işaret edilmiştir. Böyle bir meseleyle danışmanın vurgulanması aileyi ilgilendiren konularda eşlerin görüşlerini ortaya koymasının ve karara eşit düzeyde katılım sağlanmasının doğru olduğunu, ortak sorumluluk gerektiren konularda tek taraflı görüş ve uygulamanın uygun görülmediğini vurgulamaktadır. Ailede işler istişare ile görüşülmeli, fikirler söylenmeli, istekler konuşulup karar verilmelidir. İstişare aileye işlerlik kazandırır, sıcak bir yaklaşım sağlar. Aile bireyleri arasında sevgi, saygı ve birliğin devam edebilmesinin şartlarından biri bireyler arasındaki istişaredir. Hz. Peygamberin de yalnız aile içi işlerde değil toplumu ilgilendiren konularda da ailesinin görüşlerine önem verdiği ve değerlendirdiği bilinmektedir.