Nuri Pakdil’in yakın çevresinden olan Atıf Bedir, Pakdil’in çocukluğundan başlayarak onun eserlerini, fikir dünyasını ele alan bir kitap kaleme aldı. “Nuri Pakdil Direniş Hattında Bir Devrimci” adlı kitap bir şair, yazar, düşünür olarak Pakdil’in yaşam öyküsünü anlatıyor.
Atıf Bedir’in Hece Yayınlarından çıkan bir incelemesi. Kitapevi vitrinlerinde Nuri Pakdil hakkında yazılmış bir eseri göremeyince bu eksikliği hissettiğini ve bu kitabı öyle yazmaya karar verdiğini söylüyor yazar, sunuş yazısında. Atıf Bedir uzun süre ürünleriyle Edebiyat dergisinde yer almış, Nuri Pakdil’in yakın çevresinde bulunmuş bir şairdir. Ustalarımız, büyüklerimiz hakkında yazılan kitaplarda, yakınında bulunan kişilerin yazdıklarının daha farklı bir bakışa sahip olduğunu görebiliyoruz. Bir usta yazarın, bir düşünürün yanında bulunmak, günün büyük bir bölümünü birlikte geçirmek doğal olarak o yazar hakkında çok daha geniş ve özel bilgilere sahip olma imkanı sağlıyor. Atıf Bedir de bu imkanı iyi kullanmış, Nuri Pakdil’in hayatını, direnişini, dergiciliğini, yazarlık ve ustalığını, kişiliğini, insani ilişkilerini, özel yaşamını sade bir dille asıl kaynağından ve kendisi gibi yakınında bulunanlardan aldığı bilgilerden süzerek anlatmış ve öyle ortaya çıkmış bu kitap.
Kitabın hazırlanmasında Pakdil’in yazdığı kitapları, dergilerin hazırladığı özel sayıları, sempozyum bildirilerini, gazete ve dergilerde hakkında yapılan söyleşileri, hazırlanan belgeselleri taradıklarını ifade eden Bedir, bu araştırmalar sonunda yaptıkları okumalar, çeşitli görüşmelerden ‘damıtılan sözler, renkler, çizgileri’ bir araya getirerek’ Direniş Hattında Bir Devrimci kitabının ortaya çıktığını söylüyor. Kitapla bütün olarak Nuri Pakdil’in ne dediğini anlamaya, onun düşünsel ve entelektüel duruşunun bize neler önerdiğini kavramaya çalıştığını belirten Atıf Bedir, bu çabayı ‘bir şair, yazar ve düşünür olarak Pakdil’in ne yapmak istediğini; düşünce ve edebiyat dünyasındaki yankılarını, kendi anladığımız kadarıyla okura aktarma’ girişimi olarak niteliyor.
MÜSLÜMAN BİR DEVRİMCİ
Yaşadığı çağın tanığı olan Nuri Pakdil, sanat edebiyat savaşını İslami duyarlılıkla verdiği gibi, kendisini ‘müslüman devrimci’ olarak tanımlayan bir yazar, şair ve düşünürdür. 40tan fazla kitap yayınlamış, Türk edebiyatında yerli düşüncenin savunuculuğunu yapan yazarların öncüleri arasında yer almış, 1969-1985 yılları arasında yayınladıkları, adeta bir okul işlevi görmüş Edebiyat dergisi bünyesinde pek çok şair ve yazar yetiştirmiş bir ustadır. Hayatını adadığı idealinden asla ödün vermemiştir. Pakdil’e göre bu ideal, ‘edebiyatın imkanlarını kullanarak inandığı İslami düşünceyi anlatmaktır.’ O’na göre bu bir öğretidir ve bunu anlatmanın en iyi yolu yazmaktır. 85 yıllık ömründe şiir, deneme, tiyatro, günlük, mektup türlerinden oluşan telif ve çeviri kitaplar yayınlamıştır.
ÇOCUKLUK GÜNLERİNDEN NOTLAR
Atıf Bedir, devrimci Müslüman bir yazar olarak Nuri Pakdil’i anlatırken çocukluk döneminin O’nun yetişmesinde önemli bir rolü olduğunu yazar. Kitaplarında çocukluğuna dair pek çok bilgi vardır. Nasıl okumaya başladığı, neler okuduğu, ailesinin yetişmesindeki katkıları, hepsini ayrıntılı bir şekilde anlatır. Daha çok Bir Yazarın Notları’nda değindiği, uzakta kalmış çocukluğunu özlem ve hüzünle hatırlar. Anlatırken sürekli sorular sorar, cevaplar da soruların içinde yer alır. Annesi Halep’te doğmuş ve iyi bir eğitim almıştır. Kur’anı iyi derecede okuyup anlayacak kadar Arapçayı iyi bilmektedir. Pakdil çocukluğunda bu dili annesinden öğrenmeyi çok arzu ettiği halde başaramaz, Arapça öğrenme eğitimi yarıda kalır. Arapçayı öğrenememesini, en büyük şanssızlığı olarak görür, Edebiyat dergisi etrafında bulunan genç şair ve yazarların mutlaka Arapça öğrenmelerini ister.
Nuri Pakdil, Edebiyat dergisini çıkarmakta zorlandıkları bir dönemde yalnız kalır. 1984 yılı aralık ayında son sayı yayınlanır ve dergi kapanır. Elde kalan tüm dergi ve kitaplar halka dağıtılır. Pakdil’in sessizliği bu tarihte başlar ve 13 yıl süren bir ‘fetret dönemi’ yaşar. Bu dönemle ilgili Atıf Bedir’in ‘susmamış hep yazmıştır, sadece ortalarda gözükmemiştir’ tespiti çok yerindedir. 1997 yılında sessizliğini sona erdirdikten sonra peş peşe yayınlanan kitapları 13 yıllık bu süreçte susmadığını, sürekli notlar aldığını, kitaplara hazırlık yaptığını görüyoruz. Pakdil’in, ‘kendi hayatının şiirini yazmış bir yazar’ olduğunu, titiz bir okuyucunun, bütün metinleri okuduğunda yazdıklarından onun hayat hikayesini çıkarabileceğini belirterek, ‘ortaya çıkan hayat hikayesinde, çocukluğundan başlayarak yaşadığı ülke için, insanlık için, yeryüzü için ıstırap çeken Müslüman bir entelektüelin onurlu ve klas duruşu’nun görüldüğünü vurgular.
DÜŞÜNCE HAYATI
Atıf Bedir kitapta Nuri Pakdil’in düşüncelerini de ayrı bölümler halinde geniş olarak inceler. Uygarlık bilinci, Tanrı Düşüncesi, Osmanlı Devleti ve Ortadoğu’ya Bakış, Kudüs; Bir Şehre Sevdalanmak, Cezayir, Tanrı Tiyatroya Girecek gibi başlıklarla yaptığı incelemede derin analizlere yer veriyor. Eylemin Merkez Üssü:Edebiyat dergisi, Mektuplar; Her yere serpilen Tohumlar başlıklı bölümlerde Edebiyat dergisi üzerine geniş bir değerlendirme ve Üstad Pakdil’in çok önem verdiği mektuplarla ilgili görüşlerini inceliyor.Büyük Ateşin sanat ve edebiyatla tutuşacağını önemle vurgulayan Pakdil’in bu konu etrafındaki görüşlerini, ‘Yazmak Uzun Bir Yürüyüşe Çıkmaktır, Kitap Okumadan Meydan Okuyamazsınız’ başlıklı bölümlerde ayrıntılı bir biçimde inceliyor Atıf bedir.
Nuri Pakdil hakkında önemli bir inceleme olarak kayıtlara geçen ‘Direniş Hattında Bir Devrimci Nuri Pakdil kitabı, bu konuda çalışacak, yeni araştırmalar yapacak olan yazarlar için de güzel bir kaynak, yararlanılabilecek güzel bir eser.