İzmir Multiple Skleroz Derneği, bir süre önce MS hastaları için yoga kursu açtı ayrıca film terapisi seansları uygulamaya başladı. Hastalığın getirdiği belirtileri azaltmak için haftada bir gün yoga yapan dernek üyeleri, eğitmen eşliğinde terapilere katılıyor. MS hastaları yoga ile yorgunluk, el ve ayakta hissizlik, uyuşma, denge duruşu gibi sorunlarını aşmaya çalışıyor.
Öğretim Görevlisi Kerem Kaban'ın katılımıyla gerçekleştirilen film terapi ise hastalara kendini ifade etme, yorumlama ve mukayese etme gibi özellikler katıyor. Dernekte oluşturulan özel bir sınıfta film izlendikten sonra öykü ve karakterlerin özellikleri tartışılıyor.
Bu çalışmayla MS'li bireylerin sanatla iç içe zaman geçirmesi, film üzerinden rahatsızlığı olan bir insanın hayata bakış açısını yorumlaması ve daha sonra da bakış açısını değiştirmesi hedefleniyor.
Yoga ve film terapisi, MS hastalarına daha sakin ve sağlıklı bir yaşamın kapılarını aralıyor.
Yoga eğitmeni Şerife Coşkun, egzersizlerin MS gibi nedeni tespit edilememiş rahatsızlıklarda oldukça güçlendirici ve yol aldırıcı bir etkisi olduğunu ifade etti.
Kolay hareketlerin fazla tekrarlarıyla hedef seçilen bölgede kan dolaşımının artırıldığını anlatan Coşkun, "Aslında biz bir bakıma stresi azaltmayı hedefliyoruz. Yoga bizim daha rahat ve mutlu olmamızı sağlıyor. Sakin kalabildiğimiz zaman görüşlerimiz, kararlarımız, hareketlerimiz tüm beden denge içinde oluyor. Bütünsel bir çalışma ile birçok noktamızı iyileştiriyor ve sorunlardan uzaklaşıyoruz" dedi.
Nur Akkor ise 22 yıldır MS ile mücadele ettiğini söyledi. Yoga terapisinden fayda gördüğünü dile getiren Akkor, şöyle konuştu:
Hastalardan Hüseyin Güzlük de kendisine 2015 yılında MS teşhisi konulduğunu ifade etti. Harita mühendisi olduğunu ve gününün büyük bölümünü arazide geçirdiğini anlatan Güzlük, "İşimden dolayı bazen uzun yol yapıyoruz. Fazla yürüdüğüm zaman ayaklarım birbirine dolaşıyor. Yogadan sonra bunu elimine ettik. Yoga rahatlattı. Kas hareketleri, bacaklarımızdaki yorgunluğa çok iyi geliyor. Yoga ile artık daha uzun mesafe yürüyebiliyorum" dedi.
Kaban da film terapiyle süreç odaklı bir rahatlamayı amaçladıklarını vurguladı. Hayatın da filmle aynı olduğunu göstermek istediklerine dikkati çeken Kaban, şunları kaydetti: