Diyetisyen Kübranur Ak şöyle devam etti: “Hastalığın gelişiminde pek çok çevresel ve metabolik faktörün rolü vardır. Bu faktörlerin başında; viral enfeksiyonlar, çocukluk çağı obezitesi, düşük D vitamini düzeyi, yanlış beslenme alışkanlıkları, ağır metal zehirlenmeleri, sigara ve genetik etmenler gelmektedir. Yapılan bir çalışmaya göre MS hastalığının toplam enerji, yağ, protein alımıyla pozitif ilişkili olduğu ve bu durumun özellikle hayvansal yağ ve rafine şeker tüketiminden kaynaklandığı saptanmıştır. Çünkü fazla miktarda hayvansal yağ, şeker ve rafine karbonhidrat tüketimi inflamasyonu arttırmaktadır.”
Ak şu bilgileri verdi: “Yapılan bir başka çalışmaya göre MS hastalarında beslenme yetersizliği, obezite, vücut ağırlık kaybı ve vitamin yetersizlikleri gibi beslenme sorunlarının varlığı tespit edilmiştir. Bu durumlar hastalığın seyrini ve hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkilerde bulunmaktadır. Bu olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için; basit şeker ve rafine karbonhidrat alımı sınırlandırılmalıdır, diyetin doymuş yağ içeriği azaltılmalı ve doymamış yağların tüketimi daha çok tercih edilmelidir, süt ve süt ürünleri az yağlı veya yağsız olarak tercih edilmelidir, balık yağı ve yağlı tohum tüketimine yer verilmelidir, sık idrara çıkma sorununa karşın kafein ve aspartam içeren içecek ve alkol alımı kısıtlanmalıdır, konstipasyonun önlenmesi için taze sebze, meyve, kuru baklagil ve tam tahıl tüketimi artırılıp yeterli posa alımı ve yeterli sıvı alımı sağlanmalıdır.”