Mahalledeki çocukların çektiği filmler galaya hazırlanıyor

İzmir'de akademisyenlerin desteğiyle bir araya gelen mahalleli çocuk ve gençler, hem senaryosunu yazdıkları hem rol aldıkları hem de yönettikleri filmlerini yeni yılın ilk günlerinde izleyiciyle buluşturacak olmanın heyecanını yaşıyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Daire Başkanlığının Gültepe ve Doğanlar mahallelerinde başlattığı ve üniversitelerin ilgili bölümlerinden akademisyenlerin ders verdiği "Mahallemizde Sanat" projesi kapsamında "Mahallemizde Film Çekiyoruz" etkinliği ile 13-24 yaş arasındaki çocuk ve gençler, mahallede ve okulda çektikleri filmlerle hem senarist hem oyuncu hem yönetmen oldu.

Bornova Doğanlar Şapeli Kültür Merkezi ve Gültepe Kültür Merkezinde yaklaşık 2 aydır hafta sonları bir araya gelen çocuklar, film çekiminin inceliklerini öğrendi, kendilerini kamera karşısında deneme fırsatı buldu. Bir okulda çekilen "Bi Kola Bi Çiğdem" filmi ile lise öğrencileri kamera karşısına geçerken "Çocuklara Yer Yok" filmi ile de ortaokul ve üniversite öğrencileri oyunculuk ve yönetmenlik deneyimi yaşadı.

Mahallenin çocuklarının 2 aylık emek vererek çektikleri ilk film deneyimleri, 13 Ocak'ta İzmir Sanat'ta izleyicilerle buluşacak. Doğanlar'daki film setinde çocukların mahalledeki yaşantılarından yola çıkarak kendi yazdıkları senaryo izleyicilerin beğenisine sunulacak. Gültepe'deki film setinde ise şiddet eğilimli bir öğrencinin arkadaşlarıyla olan ilişkisi ele alınıyor.

Eskisi kadar tabletle oynamıyorlar

Filmde kısa bir rol üstlenen Lale Papaz, yaptığı açıklamada, projeyle mahallelerinin renklendiğini, çocukların içindeki cevherin ortaya çıktığını söyledi.

Papaz, "Eskisi kadar tabletle oynamıyorlar. Ben filmde çocukların topunu kesen ablayım. Çok sevdiğim için eğlencesine 'topunuzu keserim' diye bağırırdım. Bağırıyordum da kesmeyi ilk defa yaptım. Filmle gerçek oldu" dedi. Küçük oyuncu 13 yaşındaki Uğur Toprak da projeyle çok sayıda kamera terimi öğrendiğini, sanata olan ilgisinin arttığını ifade etti.

Toprak, "Çok güzel bir his. Anlatılmaz yaşanır. Sanata ilgim vardı, daha arttı. Şimdi film yazıyorum, mahallede sevilen şeyleri araştırıyorum. Tablet ve telefonla oynamayı bıraktım. Öykü okuyorum, özetliyorum" dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Film Tasarım Bölümü Doktor Öğretim Üyesi Sabire Soytok ise çocuklara sinemanın ne olduğunu anlattıklarını, kamera açılarını öğrettiklerini, çocukların yanı sıra anneler, anneanneler ve dedelerin de oyuncu olduğunu anlattı.