Mart ayında Bologna Çocuk Fuarı yeniden eski heyecanlı günlerine geri dönmüştü. 90 ülkeden, bin 300’den fazla katılımcının yer aldığı fuardaki yabancı stantlarda Türk yazarların kitaplarını görmek ise ayrı bir heyecan ve gururdu.
6-9 Mart tarihleri arasında düzenlenen Bologna Çocuk Kitapları Fuarı’nın uzun zaman sonra ilk kez eski heyecanlı ve kalabalık günlerine şahit olduk. Pandemi nedeniyle 2020 ve 2021 yıllarında sadece ektördekilerin katıldığı dijital ortamda yapılan bir fuar olmuştu. Geçen yıl tekrar fuar alanına dönülse de eski renkli hali olmadığı için ismi çok anılmamıştı. Bu yıl ise yayın sektörü için en önemli fuarlardan birine ev sahipliği yapan Bologna’da festival havasında bir kutlama vardı.
Yazarlar, çizerler, yayınevleri, ajanslar başta olmak üzere kitaba ilgi duyan birçok katılımcı dünyanın farklı yerlerinden Bologna’ya gelmişti. Ben de İstanbul’dan giderek dünya çapında 90 ülkeden Bin 300’den fazla katılımcı ile kitapların arasında gezme şansı buldum. Yayın sektöründeki asıl önemi ise çocuk ve gençlik alanında yayınlanan kitapların başka ülkelere gitmek için anlaşmalarının yapıldığı bir yer olması. Gezerken standlarda Türk yazarların da farklı dillere çevrilmiş kitaplarını görmek çok keyifli oluyor.
Bu yıl hem şartların düzelmesi hem de fuarın 60. yılı olması vesilesiyle dolu dolu kutlandı. Tüm şehire festival havası yayılmıştı. Gündüz fuar alanı çok kalabalık ve neşeliydi. Bologna’da farklı yerlere fuara özel sergiler açılmıştı. Akşam ise Bologna’nın en ünlü meydanı olan Piazza Maggiore’de Salaborsa Kütüphanesi’nin duvarlarına görseller yansıtılarak video gösterileri yapıldı.
ÇİZER KÖŞESİ
Fuar çok büyük bir alanda farklı bölümler ile yapılıyor. Girişte her zamanki gibi bizi çizerlerin çalışmalarını bıraktığı bir duvar karşıladı. Bir gelenek olarak ilüstratörlerin çizimlerini ve kartvizitlerini bıraktığı duvar ilk saat bomboşken ilk gün öğlene kadar doldu. Fuarın dördüncü gününde duvar boşluk kalmayacak şekilde dolmuştu. Kitap fuarının en eğlenceli kısımlarından biri burası. Tek tek çizimlere bakarken zamanın nasıl geçtiğini anlamayabiliyor insan. Yeni çizerleri görürken ara ara çizimlerini çok tanıdığımız kişilere de rastlayabiliyoruz. Bu yıl ilüstratörler köşesinde Suzy Lee için büyük bir yer verilmişti. Suluboya ve karakalem çizimleri ile ünlü Koreli ilüstratör ve yazara ayrılmış büyük bir alan vardı. İlüstratörler alanından ilerleyince farklı bölümlerde hem yayınevlerinin hem de ülkelerin standlarında kitapları inceleme imkanı bulduk. Fuarda farklı ülkelerden yayıncıların görüşmeler yapma imkanı bulduğu büyük bir buluşma alanı var. Telif ajanslarının, yazarların görüşme yapabildiği bir alan burası. Farklı ülkelerden yazar, çevirmen ve ilüstratörlerin konuşmalarını dinleyebileceğimiz alanlarda ise hem Türk hem yabancı birçok konuşmacı yer aldı. Bu yıl önceki yıllardan farklı olarak workshop alanları açılmıştı. Tüm atölye çalışmaları ilgi çekiciydi ve hepsi dolmuştu.
CALVİNO 100 YAŞINDA
Fuarı ilk gün gezerken çoğu stant kendi çizerlerinin kartpostallarını hediye ettiği için çantam katalog ve kartpostal ile dolmuştu. Son gün ise hediye ve uygun fiyatla satılan kitaplarla doldu. Normalde standlar kitap satışı yapmıyor sadece küçük bir alanda fuar bünyesinde kitap satılıyor fakat son gün yayınevleri toparlanırken bazıları indirimli kitap satışı yaptı. Bu yıl İtalya’da aynı zamanda İtalo Calvino’nun 100. yaşını da kutladıkları bir yıl. Yazarın çalışmalarından ilham alarak yapılan çalışmalar için bir yarışma da vardı. Sanatçılar İtalo Calvino’nun çalışmalarını yorumlamıştı. Bunun dışında da Bologna Çocuk Kitap Fuarı’nın her yıl verdiği BolognaRagazzi ödülleri de fuar günlerinde açıklandı. Tek bir kişinin ödül aldığı dal ise çizer ödülü. Bu yıl 31 yaşında bir çizer olan İtalyan ilüstratör Andrea Antinori kazandı. Andrea, hem yalın hem de güçlü bir çizime sahip olması ile etkileyici bulunmuş jüri tarafından. Henüz Türkçeye çevrilmiş bir kitabı yok, bu fuarda anlaşmış bir ajans varsa en kısa zamanda onu da kitapçılarımız da görebiliriz.