Dünyaca ünlü İngiliz şarkıcı Anne Marie ile yaptığı düetle fenomen olan Cizreli Mehmet Ali Şulan, sadece Türkiye’de değil birçok ülkede dinleniyor. Şulan “Bu düetlerle müziğin evrensel olduğunu duyurmuş oldum. Birlik ve beraberlik mesajlarımı dünyaya bu şekilde ilettim”diyor.
26 yaşındaki İngiliz şarkıcı Anne Marie ile bir internet uygulaması üzerinden ‘Rockabye’ şarkısına düet yapan Cizreli Mehmet Ali Şulan bütün dikkatleri üzerine çekti. Evinin mutfağında, bir yandan çay içip diğer yandan gülümseyerek Marie’nin şarkısına Kürtçe eşlik etmiş ve bunu öyle doğal bir şekilde yapmıştı ki videoyu gören herkes gerçekten İngiliz şarkıcı ile karşılıklı söyledikleri hissine kapılmıştı. Anne Marie’nin videoyu kendi twitter profilinden paylaşıp beğendiğini ifade etmesiyle Cizreli Mehmet bir anda dünyada fenomen haline geldi. İlk düetinden sonra ikincisi ise geçtiğimiz günlerde geldi. Şulan aynı zaman Charlie Puth ile de düet yapmış. İlk düetten sonra Viyana, Berlin, İsveç, Danimarka, Hollanda, Çin, Japonya, Avusturya, Rusya, Azerbaycan ve Amerika gibi ülkelerden sahneye çıkması için teklifler geldiğini söyleyen Şulan, “Müziğin evrensel olduğunu dünyaya duyurmuş oldum. Müziğimizi farklı dillerde böyle karışık söylesek çok güzel olur. Bu şekilde köprüleri kurmuş oluruz, birlik ve beraberlik sağlanır. Bir takipçim Amerika sokaklarında ‘Varelelli’ şarkısı söylenirken bana video çekip attı. Çok mutlu oldum. Yurtdışı tekliflerinden ziyade ben ülkemde bir şeyler yapmak istiyorum” diyor.
Cizre’de doğup büyüyen 31 yaşındaki Şulan, meslek olarak da müzikle uğraşıyor. Türkü kafelerde sahneye çıktığını söyleyen Şulan, ilk düetin çıkış hikayesini şöyle anlatıyor: “Sabah kahvaltı sofrasındayken sosyal medyada Smule programını gördüm. Düet yaptıklarını görünce bende telefonuma indirdim ve karşıma ilk Anne Marie çıktı. Müziğinin melodisi çok güzel geldi. 5 yıl önce yazdığım bir bestem vardı. Onunla eşlik ettim bende. İkinci videoyu da işteyken çektim. Marie’nin video yüklediğini görünce müsait ortama geçip şarkımı söyledim. İlk düette fenomen olma gibi bir düşüncem yoktu ama şimdi herkes çok beğendi. Ben kendi halimde yaşayan biriyim. Bana bir telefon, kulaklık ve hat yetiyor. Bu düetlerden sonra benden beklenti de arttı.” Düetleri Anne Marie’nin da dinlediğini ve hesaplarında paylaştığını belirten Şulan, “Artık kendi videolarına bakınca beni görüyor, karşısına ben çıkıyorum. Bu çok güzel. Kendisiyle iletişime geçmeyi de çok istiyorum” diyor.
İlk düetinden sonra Viyana, Berlin, İsveç, Danimarka, Hollanda, Çin, Japonya, Avusturya, Rusya, Azerbaycan ve Amerika gibi ülkelerden sahneye çıkması için teklifler geldiğini söyleyen Şulan, takipçilerinin ise kendisine sürekli ulaşmaya çalıştığını belirtiyor. Amerika’da yaşayan bir Türk takipçisinin sokaklarda ‘Varelelli’ şarkısı söylenirken çektiği videoyu kendisine attığını ifade eden Şulan, mutluluktan ağladığını dile getiriyor. “Bu düetler sayesinde dünyadaki önyargıları kırdığımı düşünüyorum. Güzel mesajlar verdim. Bir İngilizce şarkı ile Kürtçenin nasıl birleşebildiğini göstermiş oldum. Her dilde şarkılarımızı okuyalım. Şarkıyla kendimi ifade etmeyi seviyorum. Ufacık görüş bile bir bakış açısını değiştirir. Her görüşten insan arıyor beni. Para değil insanlık olsun, birlik ve beraberlik olsun. Köprüleri sağlam kurarsak Türkiye daha güzel olur. Ben Arapça şarkılar dahi söylüyorum. Dünya teklif yağdırıyor ama Türkiye’den hiç ses yok. Cizre’den tebrik eden bile olmadı” diyen Şulan, Türk müzik piyasasına biraz kırgın.
Sean Poul hayranı olduğunu ve Anne Marie’yi oradan tanıdığını söyleyen Mehmet Ali Şulan, “Dünyaca ünlü olsa da bence Türkiye’de çok tanınmıyordu. Anne Marie da ülkemizde benimle ismini duyurdu. Charlie Puth ile yaptığım düetteki şarkıyı Anne Marie’ye yazdım. Onun zarifliğini ve sarışınlığını anlatıyor” şeklinde konuşuyor.
Terör bölgesi olarak anılan Cizre’de çok zor günler geçirdiklerini söyleyen Mehmet Ali Şulan, buna rağmen mücadelelerine devam ettiklerini dile getiriyor. Türkiye’de güzel şeylerin yaşanmasını istediğini ifade eden Şulan, “Gidecek başka hiçbir yerimiz yok. Terör olayları devam ederken bir süreliğine Cizre’den ayrıldım. Ama çok ağladım. Ülkemiz çok güzel ama bunu görmüyorlar. Bunu görseler kötülük adına uğraşmazlar. Ben ülkeme, toprağıma aşığım. Bu topraklar için canımı bile veririm. Cizre’nin adı artık terörle anılmasın” diyor.