Tarımda sürdürülebilirlik ve gıda güvenliği konularında stratejik adımlar atan Türkiye, geleceğe sağlam bir miras bırakmayı hedefliyor. Tohum üretimi, gen kaynaklarının korunması ve yerli çeşitlerin geliştirilmesi gibi konularda önemli çalışmaları hayata geçiren Tarım ve Orman Bakanlığı, 121 bin çeşit tohum örneğini gelecek nesiller için depoluyor.
Gelecek nesillere sağlıklı gıda ve tohumlar bırakmak isteyen Türkiye, stratejik ve önemli adımlar atarak bu hedefe ulaşmayı amaçlıyor. Ürettiği tohumları 117 ülkeye ihraç etmesinin yanı sıra bu tohumları korumayı ve gelecek nesillere aktarmayı da en büyük önceliği haline getiren Tarım ve Orman Bakanlığı iki tohum gen bankasında toplam 121 bin 515 tohum örneğini muhafaza ederek gelecek nesillere saklıyor.
GIDA MİRASINA YEDEKLİ KORUMA
Alınan tedbirlerle Anadolu’nun biyolojik çeşitliliğini barındıran gen bankalarında tohum, doku ve DNA’ları farklı tesislerde yedeklenerek korumaya alınıyor. Böylece doğal afet, yangın veya beşeri nedenlerden oluşabilecek sorunlardan dolayı hiçbir bitki veya tohumun kaybedilmemesi amaçlanıyor. Ayrıca sürekli olarak yenilenen materyaller bozulmaya karşı da korunarak geleceğe aktarılmayı bekliyor. Anadolu coğrafyasına ait biyoçeşitliliği koruma amacıyla bin 334 türe ait 63 binin üzerinde materyal örneği Ankara Tohum ve Gen Bankası’nda, 3 bin 90 türe ait 58 bin 511 İzmir Ulusal Tohum Gen Bankasında muhafaza ediliyor.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUMLU TOHUM
Son yıllarda artan iklim değişikliği, kuraklık ve tarımsal zararlılar, tarımda yerli ve dayanıklı tohum çeşitlerinin geliştirilmesini zorunlu hale getirdi. Türkiye, gen kaynaklarından elde edilen yerel çeşitleri modern teknolojiyle buluşturarak, kuraklığa ve hastalıklara dayanıklı ürünler geliştirirken bu çalışmalar hem çiftçilerin üretim maliyetlerini düşürmeyi hem de verimi artırmasını sağlıyor. Bunun yanı sıra iklim değişikliği, kuraklık ve su stresiyle mücadelede, tüm sektörleri kapsayan Su Verimliliği Yönetim Sistemi de kurularak gelecek nesillere gıda yanında su güvenliği de sağlanması hedefleniyor.
GIDA GÜVENLİĞİNE SÜRDÜRÜLEBİLİR MODEL
Gıda arzında kendine yeterlilik hedefi doğrultusunda, Türkiye, organik tarımı ve sürdürülebilir üretim modellerini teşvik ediyor. Tarımsal üretimde dışa bağımlılığı azaltmak için yerli tohum üretimi hız kazanırken, destekleme politikalarıyla çiftçilerin üretime katılımı artırılıyor. Bakanlık uluslararası standartlara uygun gıda üretimi için gerekli altyapının oluşturulmasına yönelik çalışmalarına devam ederken Tarımda Planlı Üretim Modeli ile Türkiye’nin tarımında devrim niteliğinde bir adım atılmış oldu.
KÜRESEL PAZAR DA UNUTULMADI
Türkiye, sadece kendi ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayıp, tohum ve tarımsal ürün ihracatında küresel bir aktör olmayı hedefliyor. Özellikle Orta Asya, Afrika ve Avrupa pazarlarına yapılan ihracat, yerli tohum ve genetik kaynaklardan elde edilen ürünlerin uluslararası kabulünü artırıyor. Türkiye, tohumdan sofraya uzanan süreçte hem üretim hem de koruma alanında attığı adımlarla tarımsal geleceğini güvence altına alırken, küresel bir tarım gücü olma yolunda ilerliyor. Bu stratejik yaklaşımlar, sadece ekonomik değil, aynı zamanda ekolojik ve sosyal sürdürülebilirlik açısından da büyük önem taşıyor.
Uluslararası arenada artan rol
- Edinilen bilgilere göre sadece 2023’de 600 yabancı tarım uzmanı Türkiye’de eğitildi. Bunların çoğu Türk Cumhuriyetleri olmak üzere Avrupa ve Afrika’dan geldi. Türk araştırmacılar da yurt dışına gidip eğitim veriyor. Birleşmiş Milletler çatısı altında kurulmuş pek çok örgüt var. Kimisi kuraklık, kimisi hububat, kimisi hayvancılık ve balıkçılık üzerine. Türkiye bu örgütlerle her zaman iş birliği içinde. Türkiye Islah ettiğimiz çeşitlerin tohumlarını satacak hale geldi.
Gıdada zehre geçit yok
- Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye'de de verim ve kalite kayıplarının önlenmesi amacıyla tarım ilaçları kullanılırken bu ilaçların bıraktığı etkileri en aza indirmek isteyen bakanlık, aldığı önlemler ile son üç yılda pestisit kalıntı oranını yüzde 35 azalttı. Ayrıca İhraç edilen ürünlere dair Avrupa Birliği’nden alınan bildirim sayısını yüzde 54’e düşürerek önemli bir başarıya imza attı. Dünya Gıda Örgütünün son yayınladığı rapora göre; Türkiye’de hektar başına pestisit kullanımı Avrupa Birliği ortalamasının yüzde 30 altında olduğu belirtildi.
Denetim ‘cepte’
- Gıda güvenliği denetimlerinde karşılaştıkları uygunsuzlukları 1 Ekim tarihinden itibaren firma ismi ve markası ile anlık olarak, guvenilirgida.tarimorman.gov.tr internet sitesinde paylaşan Tarım ve Orman Bakanlığı, bu uygulamaya ilave olarak, işletme denetimlerinin takip edildiği Karekod Uygulamasını hayata geçirdi. Böylece vatandaşlar gittiği işletmelerde karekodları okutarak işletmenin en son ne zaman denetlendiğini ve bu işletmeye ait bilgilere ulaşarak güvenli gıdaya ulaşma imkanına sahip oldu.