13 yıldır böbrek yetmezliği yaşayan ve diyalize giren Adnan Büyüközkan'ın annesi Saliha Büyüközkan 4 yıl önce kendisi de böbrek yetmezliği tanısı aldı ve haftada 3 gün diyalize girmeye başladı. Doktorlar nakil yapılması gerektiğini belirtince anne-oğul Antalya'ya geldi. Saliha Büyüközkan'ın kardeşi Kadriye Atak'ın verici olmak istediğini belirtmesi üzerine yapılan tetkiklerde, nakil için uygun olduğu görüldü. Hayatının en zor kararıyla karşı karşıya kalan Kadriye Atak, ablası için verici oldu. 18 Aralık günü Prof. Dr. Alper Demirbaş ve ekibi tarafından yapılan operasyonda, Atak'ın bir böbreği ablasına nakledildi.
1 yıl organ nakil listesinde bekleyen Adnan Büyüközkan ise annesinin ameliyatından 2 gün sonra kendisine uygun donör bulunduğu haberiyle sevinç yaşadı. Aynı hastanede kadavradan yapılan nakille Adnan Büyüközkan da sağlığına kavuştu. Yan yana yataklarda ve aynı odada kalan anne- oğul taburcu olup, evlerine dönecekleri günü bekliyor.
Saliha Büyüközkan, 4 yıl önce kendisine yüksek tansiyona bağlı kronik böbrek yetmezliği tanısı konulduğunu söyledi. Hayatta kız kardeşinden başka kimsesi olmadığını söyleyen Büyüközkan, “Hastalığım ortaya çıkınca kız kardeşim hep 'Ablam ben sana böbreğimi vereceğim' diyordu. Verdi de. Canını bana verdi. Dünyalar benim oldu" dedi. Oğlu Adnan'ın da kendisi gibi kronik böbrek yetmezliği hastası olduğunu ve 13 yıl boyunca diyalize girdiğini anlatan anne, “Oğlum diyalizden sonra eve gelip uyurdu. Başına oturup ağlardım. 'Hay oğlum sana da bir böbrek çıksa da nakil olsan' derdim. Çok üzülürdüm. Rabbim 'Sen çok üzülüyorsun, bir de sana vereyim bu sıkıntıyı' dedi. Allah'tan gelene razı oldum" diye konuştu.
Kendisine tanı konulmadan önce oğluna böbreğini vermek istediğini de belirten Saliha Büyüközkan, “Doktorlar riskli olduğunu anlattı. Sağlıklı olmadığımı ve böbreğimi veremeyeceğimi söylediler" dedi. Oğluyla iki gün arayla böbrek nakli olan Saliha Büyüközkan, 2019 yılına hem kendisi hem de oğlunun sağlıklı girdiğini söyleyerek, doktorlarına teşekkür etti.
Ablasına böbreğini veren Kadriye Atak, yeğeni ve ablası arasında kaldığını anlatırken, "Ablama tanı konulduğundan bu yana hep böbreğimi vereceğimi söyledim. Benim ablamdan başka kimsem yok. Ablamı yaşatmak için bu kararı verdim. Yeğenim de hastaydı. Biri canım, biri cananım ama düşündüğümde 'canım' daha önde geldi. Cananım bir tık arkada kaldı. O yüzden ablama vermeyi tercih ettim" dedi. Yeğeninin de kadavradan böbrek nakliyle sağlığına kavuştuğunu belirten Atak, canının da cananının da sağlıklı olmasına çok sevindiğini söyledi.
İlk olarak Van'da askerlik yaparken hastalığının ortaya çıktığını belirten Adnan Büyüközkan, kronik böbrek yetmezliği teşhisi konulunca diyalize girdiğini söyledi. 13 yıldır değişik hastanelerin organ nakil listesinde, olduğunu aktaran Adnan Büyüközkan, kendisi gibi hasta olan annesine böbrek veren teyzesinin kararını saygıyla karşıladığını söyledi. Adnan Büyüközkan, "Allah'a hep dua ettim bana da bir böbrek çıksın diye. Allah dualarımızı kabul etti. Annem de ben de sağlımıza kavuştuk. Allah tüm hastalara şifa versin" diye konuştu.
Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Havva Asuman Yavuz, yüksek tansiyona bağlı kronik böbrek yetmezliği hastası olan anne ve oğlunun çok şanslı olduğunu kaydetti. Önce annenin canlıdan böbrek nakli olduğunu belirten Prof. Dr. Yavuz, "Anne nakil olduktan 2 gün sonra 'Benim oğlum kontrol için gelecek' dedi. 'Oğlun gelsin ama kadavradan böbrek çıkması zor. Kadavra bir piyango' demiştim. Ve oğlu geldiğinde ne tesadüf ki kadavradan böbrek çıktı. Oğlu da böbrek nakli oldu. Aile boyu mutluluk yaşadılar. İkisi de şu an şükür sağlıklı" dedi.