Tarihin sıfır noktasına adını verdiği Şanlıurfa’da bu yıl 3. sü gerçekleşen “Göbeklitepe Uluslararası Film Festivali”nde 40 ülkeden 390’a yakın film katıldı. “UNESCO Dünya Mirası” listesine giren, 12 bin yıllık tarihi ile tüm dünyayı heyecanlandıran Göbeklitepe’deki festivalin teması “Arkeoloji”ydi. Kültür Bakanlığı ve Şanlıurfa Valiliği’nin de katkıları ile gerçekleşen festivalin logosu tarihi “Urfa Adam” festivalin öne çıkanı oldu.
Farklı kültürlerin bir araya gelmesini amaçlayan bunun içinde en etken yollardan birinin aslında sinema olduğunu vurgulayan “Göbeklitepe Film Festivali Kurucusu ve Koordinatörü Mustafa Deniz Doğan” seneye gerçekleşecek festivali konuştuk.
nGöbeklitepe Uluslararası Film Festivali ismi itibariyle bile heyecan veriyor. Festivali diğerlerinden ayıran nokta nedir?
Festivalimizi benzersiz kılan özelliklerden biri, dünyanın en eski kompleksi olan “Göbeklitepe” ismini kullanmasında yatıyor. Bu tarihi isim, derinlik ve anlam katarken, hem ulusal hem de uluslararası yapımları ağırlayarak farklı kültürleri bir araya getiriyor. Festival ayrıca, tarih ve kültürel mirasa vurgu yaparak izleyicileri geçmişle bağlantı kurma fırsatı sunuyor. Özellikle uzun metraj belgesel kategorisinde ‘arkeoloji’ temasını kullanarak katılımcılara kültürel bir yolculuk yapma olanağı sağlıyor.
nBir festival gerçekleştirmek zor öyle ki doğu da daha da zor. Bu süreç nasıl işliyor?
Festivaller büyük organizasyonlar, bu da gerçekten çok emek istiyor. Festival açılış ile beraber toplamda dört gün sürüyor ama biz ekip olarak festivale bir yıl boyunca hazırlanıyoruz.
Kültür Bakanlığı desteği içinde festivalin ikincisini düzenledikten sonra dosyamızı göndermiştik. Kültür Yolu Festivali etkinlikleri kapsamında şehrimize gelen Sinema Genel Müdürü Birol Güven ve Sinema Genel Müdür Yardımcısı Kemal Uysal ile bir araya geldik. Festivalden ve seçkimizden bahsetme olanağı bulmuştuk. Bize güvenip olumlu dönüş yaptıklarında ekip olarak çok mutlu olduk.
Urfa Adam (Balıklıgöl Adam) çok sevildi
nFestival de “Arkeoloji” olgusu belgeseller ile de öne çıkıyor. Bu heyecan verici temanın festival için önemi nedir?
Arkeoloji teması, festivalin ruhunu oluşturan temel unsurlardan biri olarak öne çıkıyor. Göbeklitepe’nin tarihsel ve kültürel mirası, arkeoloji teması üzerinden hem izleyiciler hem de sinemacılar için bir ilham kaynağı… Bu tema her yıl vurgulanarak, tarih ve keşif tutkusu festivalin ana unsurlarından biri haline getiriliyor. Böylece, hem günümüz sinemasında arkeolojik konulara dikkat çekiliyor hem de geçmişin izleriyle modern sinema arasında köprü kuruluyor.
2025’in sürprizi “Karahantepe”
nBu yıl afişiniz çok beğenildi ve çok ses getirdi anlamını öğrenmek isterim.
Bu yıl ki afişimizde dünyanın bilinen ilk gerçek boyutlu insan boyundaki heykeli olarak tarihte önemli bir yeri olan Urfa Adamı’na (Urfa Man) yer verdik. Aynı zamanda Balıklıgöl Adamı’da deniliyor. Afişimiz her yıl değişmekte bu arada. Önümüzde yılın afişini nereden seçeceğimizi ilk size söylüyorum. Şu an tüm gözlerin üzerinde olduğu Göbeklitepe’den beş yüz yıl daha eski olan Karahantepe’den alacağız.
n Turistler ve film sektörü ile ilgilenenler festivale ilgili ancak yerli halkın ilgisi nasıl? Onlara ne kadar dokunabiliyor festival?
Göbeklitepe Uluslararası Film Festivali, sadece uluslararası katılımcılar için değil, aynı zamanda yerli halk için de büyük bir ilgi odağı olmayı amaçlıyor. Yerli halk, festivalde kültürel miraslarına dair film gösterimleri, söyleşiler, paneller ve atölye çalışmaları aracılığıyla kendi tarihine ve kültürüne daha derinlemesine bir bakış kazanıyor. Yan etkinlikler, yerel halka sinemanın enerjisini sunarken, bölgeyi kültürel bir merkez haline getirerek topluluk duygusunu güçlendiriyor.