20 yıl önce yola çıkan Genç Öncü dergisi bugün gençlerin omuzlarında yoluna devam ediyor. Derginin Yayın Yönetmeni Tuğba Şahin, toplumun derdiyle dertlenmeyi misyon edinen bir dergi olduklarının altını önemle çiziyor.
Genç Öncüler Dergisi, 20 yıldır, modern ve seküler hayatın gençlerin önüne çıkardığı “modern ilahlar” olarak adlandırılan sanal yaşam, internet bağımlılığı, dizi çılgınlığı, şiddet taraftarlığı, ahlaki yozlaşma gibi dikkat çekici başlıkları gençlerin önüne sunuyor. İman, İslam ve takva temeli üzerine kurulu bir hayatı insanlık için yeşertmeye çalışan Genç Öncüler, birçok gönüllü genç kaleme de ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda Genç Öncüler gençlik hareketi bünyesinde lise ve üniversite çağındaki erkeklere ve kızlara yönelik kahvaltılardan söyleşilere, gezilerden pikniklere, çay günlerinden haftalık eğitim seminerleri gibi çok çeşitli faaliyetler sürdürüyor. Biz de Yeni Şafak Pazar olarak; her sayısı ile okurlarının beğenisini toplayan Genç Öncüler Dergisi’nin kapısını çaldık. Derginin Genel Yayın Yönetmeni Tuğba Şahin, Yazı işleri Sorumlusu Numan Karabudak, Yayın Kurulu Üyesi Hacer Yeşilaltun ve genç yazar Zehra Mahitapoğlu Köksal ile konuştuk.
Geleceğin yazar ve çizerlerini yetiştiriyoruz
Derginin genel yayın yönetmeni Tuğba Şahin, 10 yıl boyunca derginin yayın kurulunda gönüllü olarak çalıştıktan sonra üç yılı aşkın bir süredir de derginin genel yayın yönetmenliğini ve editörlüğünü yapıyor. “Genç Öncüler Dergisi toplumun merkezinde, toplumun derdiyle dertlenmeyi kendine misyon edinmiş bir dergidir” ifadelerini kullanan Şahin, “Gençlerin gelişimine katkıda bulunarak toplumda aktif rol almalarını teşvik ediyoruz” diyor. Şahin, “Tabii ki geleceğin yazar, çizer ve düşünürlerini yetiştirmenin yanında, gençlere takım ruhunu aşılamak, değişimin ancak işe yarar bilgi birikimine sahip olan ve mücadele azmi olanlarla gerçekleşebileceğini hatırlatmak maksadıyla değer ve fikir odaklı yazılarına yer veriyoruz. Aynı zamanda gençlerin bilgi ve ilgilerine göre yazılmış, İslami ve yerli yazılara da yer vererek gençlere, mücadelenin sadece gençlik ve öğrenciliğe ait bir kavram gibi algılanmaması ve hayat boyu sürdürülmesi gereken bir gereklilik olduğu bilincini aşılıyoruz” diye anlatıyor.
Toplumsal farkındalığı artıran sorunlara dikkat çekiyoruz
Şahin, Genç Öncüler Dergisi olarak toplumsal farkındalığı artırmak ve önemli sorunlara dikkat çekmeye çalıştıklarını söylüyor ve bu sayede seslerini duyurarak toplumda olumlu değişikliklere katkı sağlamayı hedeflediklerini dile getiriyor.
“Bizim için anlaşılamaz ve erişilemez olan bir edebiyat anlayışındansa erişilebilir ve anlaşılabilir olmak çok daha önemli” açıklamasını yapan Şahin, “Edebiyatın elitist bir güruha hitap eden bir alan değil de toplumsal meselelerin içinde var olarak herkese hitap eden bir alan olmasına katkı sağlıyoruz. Bir diğer husus ise bu misyonla yetişen genç kalemlerin çeşitli edebiyat türlerinde kendilerini geliştirmelerine, kendilerini ifade etmelerine imkân tanıyor ve bu alana onları kazandırmaya hizmet ediyoruz” şeklinde derginin edebiyat dünyasına katkılarını açıklıyor.
Kadromuz tamamen gönüllü
29 yaşındaki Numan Karabudak ise, derginin yazı işleri sorumlusu ve yayın kurulu üyesi. Karabudak aynı zamanda Genç Öncüler Gençlik Hareketi’nin de İstanbul İl Başkanı olarak görev yapıyor. Karabudak, üç yıl önce ilk yazısının Genç Öncüler Dergisi’nde yayımlandığını ve o tarihten itibaren aylık olarak yazmaya devam ettiğini dile getiriyor. “Genç Öncüler Dergisi olarak kendi kültür-medeniyet kodlarımıza uygun bir yayıncılık anlayışına sahibiz” diyen Karabudak, “Yazar kadromuzda yer alan arkadaşlarımızın içerisinde Genç Öncüler Hareketi’ne gönül verenler olduğu gibi dışarıdan yazı göndererek katkıda bulunan çok değerli yazarlarımız da bulunmakta. Yazar kadromuz harekete gönül verenlerden oluştuğu gibi dışarıya da açık. Eli kalem tutan, bir derdi ve davası olan her genç kardeşimiz yazılarını, şiirlerini, çizimlerini ve çektiği fotoğrafları dergimize gönderebilir. Yayın kurulu onayından geçtikten sonra da zaten yazılar ve diğer içerikler ilgili sayılarda yayınlanıyor” şeklinde genç kalemlere de çağrıda bulunuyor.
Karabudak, “Epistemik, ontolojik ve sosyal problemleri vahyin ışığında, Resulullah’ın (sav) rehberliğinde tarihi, kültürel ve ilmi hafızamızın ışığında ele almak dergi içeriğimizin oluşmasında dikkate aldığımız en temel düşünsel kaynaklarımızdandır” şeklinde derginin düşünsel sürecinin alt yapısını anlatıyor.
Gençlerin anlayacağı bir dilde yazıyoruz
25 yaşındaki Hacernur Yeşilaltun derginin yayın kurulu üyesi. Genç Öncüler Hareketi ile 2007 yılında annesinin sekiz yaşındayken sosyalleşmesi için gönderdiği bir program sayesinde tanışmış. Yeşilaltun bir süre yazar olarak devam ettiği Genç Öncüler Dergisi’nde yaklaşık yedi aydır yayın kurulunda yer alıyor. Gençlerin yaş grubuna göre güncel konuları ve ilgi duyabilecekleri alanları seçerek bir yol izlediklerini dile getiren Yeşilaltun, gençlerin topluma duyarlılığını artırmasını, ayet ve hadislerin yaşamlarının bir parçası olduğunun bilincini anlatmayı önemsediklerini ifade ediyor. Yeşilaltun, “Kültür, eğitim, tarih ve güncel içeriklerle gençlerin dikkatini çekmek ve gündeme dair bilgi ve birikim kazanmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Dergide yazılan özgün yazıları, haberleri, şiirleri, araştırmaları gençlerin anlayacağı bir dilde yazmaya gayret ediyoruz. Gençlerin hayatlarında bilim farkındalığının artmasına teknolojik yenilik kültürlerinin geliştirmelerine kendi tarihlerini tanımaya, örnek şahsiyetleri onlara hatırlatmaya ve doğru, özgün ve anlaşılır bilgiler sunmayı önemsiyoruz” şeklinde açıklıyor.
Dergiyle büyüdüm ve yazıyorum
24 yaşındaki Zehra Mahitapoğlu Köksal ise derginin genç yazarlarından. “Bu dergi ile büyüdüm ve zamanla yaşım yetince bende dergide yazmaya başladım” diyen Köksal, son dört yıldır dergide aralıklarla yazıyor ve yayın kurulunda da yer alıyor. Genç Öncüler Dergisinde yazmanın son derece keyifli olduğunu belirten Köksal, “Kendimi ifade edebileceğim özgür bir mecra, bir dergi bu. Her yeni bir yazıda kendime bir şeyler katmakla birlikte yazı yetimi geliştiriyorum. Tabii yazdığım konular da birbirinden farklı olunca heybeme yeni şeyler katmış oluyorum” diyor. Dergide yazarken mümkün mertebe kültür ve geleneklerimiz çerçevesinde, yeni fikirlere yer vermeye çalışarak yazdığını söyleyen Köksal, “Tabii kendimi de aşmaya çalışıyorum bu sebeple gerektiği takdirde, gerekli ön araştırmaları yapıp o şekilde yazılarımı yazıyorum” ifadesini kullanıyor.
