Yüzyıllar boyunca ilme ve sanata beşiklik etmiş Sünbül Efendi Tekkesi, çeşitli vakıflarca geleneksel sanatların çalışıldığı bir atölye olarak kullanılıyor.
Yüzyıllar boyunca ilme ve sanata beşiklik etmiş Sünbül Efendi Tekkesi, çeşitli vakıflarca geleneksel sanatların çalışıldığı bir atölye olarak kullanılıyor. İnsan ve İrfan Vakfı’nın genel merkez olarak kullandığı tekke, Sadık Efendi Tekkesi ve Konya İRFA ile ortaklaşa atölye çalışmaları düzenliyor. Bu eğitimler arasında geleneksel keçe ve ciltçilikten kat’ıya, tarikat kıyafetleri dikiminden minyatür ve hüsnühata kadar çeşitli alanlarda çalışmalar gerçekleştiriliyor. Eğitimler sayesinde miras aldığı kadim emanetin farkında olan, yaşadığı zaman ve mekana medeniyet penceresinden bakabilen ve ortaya koyduğu hayat tarzıyla ilham veren nesiller yetişiyor.
Vakıfta keçe atölyesinde dersler veren Feyza Gül Alioğlu Kaybolmaya yüz tutmuş bir sanatı gelecek nesillere aktarmanın büyük bir mesuliyet olduğundan bahsederek “Keçe, külahçılık adı altında özellikle mevlevihanelerin olduğu şehirlerde çok gelişmişti. Bu sanat dalının sağlık açısından faydasını ön plana çıkardık. Amacımız külahçılık gibi geleneksel sanatların unutulmaya terk edilmemesi ve nesillere aktarılması” dedi.
SANAT İÇİN ÖĞRETMENLİĞİ BIRAKTI
Tarikat kıyafetleri atölyesinde eğitmenlik yapan Aslı Limboz ise 2019’da eğitim alırken bu işi yapmaya karar vermiş. Limboz “İnsan ve İrfan Vakfı, geçmişten geleceğe köprü olarak bilgileri en doğru kaynaklardan alarak, müze tâcı, sanduka tâcı, dizi-film kostümlerini aslına uygun olarak, derviş çeyizi atölyesinde üretiyor” ifadelerini kullandı.
Geleneksel sanatlarla üniversite döneminde tanıştığını söyleyen kat’ı eğitmeni Elif Yurdakul “Öğretmenliği bırakıp ebru eğitimi vermeye, kat’ı sanatı ve geleneksel ciltçilik eğitimleri almaya başladım. Unutulmaya yüz tutmuş sanatlarla ilgilenmek merakımı daha da artırdı. Amacım geleneksel sanatları, gelecek nesillere en güzel şekliyle aktarmak” diye konuştu.
