Darbeye karşı duranı yedirmeyiz

Osman Doğan 24 yaşında. Yozgatlı. Sorgun'da doğup büyüdü. İmam Hatip Lisesi Mezunu. Liseyi bitirdikten sonra savaş muhabirliği yapan ağabeyinin yanına İstanbul'a geldi. Burada sinema kursları aldı. Kısa bir süre New York Film Akademisi programına katıldı ve belgesel çekimleriyle sinema dünyasına giriş yaptı. Hepimiz onu 15 Temmuz darbe girişiminin ardından sosyal medyada paylaştığı kısa filmlerle tanıdık. Önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın okuduğu “Şarkımız Bizim" şiiri eşliğinde bir video hazırladı. Video paylaşım rekorları kırdı. Ardından yıllardır omuz omuza olduğunu söylediği ağabeyi şehit Halil Kantarcı için “Aslan be Halil Kantarcı"ya imza attı. O da paylaşım rekoru kırdı. Doğan son olarak geçtiğimiz hafta Artvin'de suikast girişimine uğrayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için bir video hazırlayarak Türkiye'nin gündemine oturdu. Büyük beğeni ve takdir toplayan video sonrası Kılıçdaroğlu genç yönetmeni aradı ve tebriklerini iletti. Olan bitenin ardından Doğan ile buluştuk. Serüvenini dinledik...

Cumhurbaşkanımız daha önceden bir yerde Necip Fazıl'ın “Şarkımız Bizim" şiirini okumuş. Bir arkadaşım ne güzelmiş bir baksana diyerek bana yolladı. Tam 15 Temmuz için yazılmış gibiydi. Cumhurbaşkanımız çok duygusal bir şekilde okuduğu için hemen bir klip yaptım ve paylaştım. Milyonlarca kişi izledi ve paylaştı. Böyle başladık.

15 Temmuz'da sosyal medyada o boşluğu dolduran birileri olsaydı ben bunu yapma ihtiyacı hissetmezdim. İlk videoyu hazırladığımda darbenin üstünden çok geçmemişti. İnsanlar hala sokaktaydı. Televizyondakiler kendilerini rahatça anlatabiliyordu ama sokaktaki insanlar nasıl bir kahramanlık sergilediklerini görmüyor bilmiyordu. Kliplerde de sadece güvenlik kameralarından izliyoruz zaten onları. Ben çok yakın bir ağabeyimi, Halil Kantarcı'yı kaybettim. İlk 3 gün onun kaybının etkisiyle hiçbir şey yapamadık. Sokağa bile çıkamadık. Yine bir arkadaşım Halil ağabey için Halil İbrahim türküsünü uyarlayıp bir şiir yazmış. Bunu biri söylese ne güzel olur bize de hatıra olur dedim. Ertesi gün Arif Nazım geldi aklıma. Yücel Arzen aranjesini yaptı ve onun stüdyosunda kayda aldık ve “Aslan be Halil Kantarcı" diye bir şarkı çıktı ortaya. Halil ağabeyin de bende çok görüntüsü vardı.

Taksim Meydanı'nda toplananların Mekke'ye girilirken söylenen marşı söyledikleri görüntüler beni çok etkiledi. 1400 yıl önce ashabımız bu marşla Mekke'yi fethetmişti. Ben de Çağrı filminden görüntülerle Taksim'deki görüntüleri birleştirerek bir şeyler yaptım. Müslümanlar Mekke'ye girince kafirler evlerine kaçıyor. 15 Temmuz'da da herkes sabaha kadar direniyor. Askerlere teslim olduklarında ise kaçışıyorlar. O bakımdan da çok benzerlik gösteriyordu. Sonra Yenikapı'ya gelindi. Oradan da Bahçeli'nin konuşmasını klip yaptım.

Osman Doğan 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bir çok videoya imza attı. Doğan videolarda sıklıkla 15 Temmuz gecesindeki direniş görüntülerine yer veriyor. Darbe videolarını, 7 Ağustos'ta Yenikapı'daki Demokrasi ve Şehitler mitingindeki görüntüler izliyor. Geçtiğimiz hafta gündeme oturan Kemal Kılıçdaroğlu videosunda ise Artvin'deki saldırıdan kareler yer alıyor. Twitter kullanıcıları ise en çok MHP lideri Devlet Bahçeli'nin videosu istiyor. Doğan, "Her gün radyolardaki istek şarkılar gibi istek videolar geliyor" diyor.

Ben sinemacıyım. Bu işlerle uğraşıyorum. Bunu yapmam gerekiyordu. Sinema camiasından arkadaşlar sen sanatçısın niye böyle şeyler yapıyorsun, Twitter profiline girenler senin sanatçı olduğunu anlamaz diyorlardı. Ben de “Sanat nedir? Benim arkadaşım şehit oldu. Şehitlerin olduğu bir yerde şehitlerden daha büyük sanat nerede vardır" dedim. Suikast girişimine kadar böyle bir fikrim yoktu. İnsanlar da artık video izlemekten bıktı diye düşünüyordum. Ama Bursa'da yaşayan bir ablamız yazdı ve “Kemal Kılıçdaroğlu'na da video yapacak mısın" dedi. Twitter'a girdiğimde de herkesin sormaya başladığını gördüm. Tabii, yapayım dedim. PKK tarafından bir suikast girişimi vardı ortada. FETÖ ve PKK işbirliği de aşikarken bu toprakların gençleri olarak darbenin karşısında duran hiç kimseyi onlara yedirmememiz gerekiyor diye düşündüm. Yenikapı konuşmasını açtım. Baştan sona izledim. Oradaki cümlelerini ve CHP'nin seçim reklamındaki yürüyüşünü aldım. Darbe görüntüleriyle öyle bir video çıktı.

Kendi arkadaşlarım arasında kalır diyordum. Ama bir şekilde herkes izlemiş. Kendisi de izlemiş. Sonraki gün öğle vakti aradı zaten. Neler konuştunuz? Teşekkürlerini sundu, ben de geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Beğendiğini söyledi. TV'de de sormuşlar. Orada da çok beğendiğini söylemiş. Yaklaşık 3 dakika kadar konuştuk. Yapacağım işlerde destek almam gerekirse destek olacaklarını söyledi. Ben kendisine oy verdiğim bir partinin genel başkanı değilsiniz ama bugün Türkiye ile birlikte olduğunuz için sizinle birlikteyiz dedim. Çok memnun olduğunu ve inşallah bu sürecin böyle gitmesini istediğini söyledi. AK Parti'li, CHP'li, MHP'li birçok kişiden yüzden 99 çok iyi mesajlar aldım. Ama beni büyük bir projenin içindeymişim gibi suçlayanlar da oldu. Ben yönetmenlik yapmak isteyen bir gencim. Büyük oyunlar parçası filan da değilim. Cumhurbaşkanı kendisini Yenikapı'ya davet etmiş. Kendisi de iştirak etmiş. Artvin'deki saldırıdan sonra saldırıyı kınamış ve Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırının Türkiye'ye yapıldığını söylemiş. Kemal Kılıçdaroğlu videosu yapmam nasıl bir şeyin parçası olabilir? Sadece o konuda üzüldüm ama mesajların hepsi beni çok mutlu eden mesajlardı.

Tüm bu sürecin mimarı biziz. Halk olarak hepimiziz. İnsanlar sokağa çıkarak, siyasilerimiz Kemal Kılıçdaroğlu'na sahip çıkarak bunu sağladılar. Video da bu birlikteliğin bir sesi. O açıdan sevindirici bir şey.