Gerilla annesi rolünü oynamak istediğini ve gençken dağa çıkmak istediğini söyleyen Füsun Demirel, röportajının yayınlandığı akşam Ankara'da saldırı olayı yaşanınca kendini aklamak için açıklama yaptı. Sabah röportajında HDP'ye övgü dizen Demirel, akşam yaşanan Ankara saldırısı için "vahşet" kelimesini kullandı.
Açık açık gezi olaylarının her yerde yaşanması gerektiğini ifade eden Füsun Demirel, gençliğinde dağa çıkmak istediğini, ülkenin yangın yerine döndüğünü söyledi. Demirel,"Ben de bunu o hareketin içinde olan bütün genç dostlara soruyorum. Ne oldu, bitti mi? Çünkü Sur'da Silopi'de, Diyarbakır'da bir sürü yerlerde, yaşananlara bakıyorum. Bence Gezi ruhunun topyekün her yerde yaşanması lazım" dedi.
Füsun Demirel kendisine sorulan,"Küçükken güncenize şöyle yazmışsınız: “Devrimci olup, silahı alacağım, bu haksızlıkları yapanları kurşuna dizeceğim." Yaş ilerledikçe haksızlık yapanlarla mücadele yöntemleriniz evrildi mi?" sorusuna şöyle cevap verdi: Aslında kafamda hiçbir şey değişmedi inan bana! Yaşım ve fiziksel durumlardan ötürü onlar biraz hayal oldu. Dağa filan çıkacaktım sözde! Hatta benim babamın beni yurtdışına yollama sebebidir.
HDP'ye övgüler dizen Demirel, HDP ve Demirtaş'ın bir umut olduğunu fakat PKK tarafından engellendiğini söyledi. Bu sözlerle yetinmeyen Demirel, PKK ve Devlet'in bu savaştan faydalandığını ve bilinçli bir şekilde bitirmek istemediğini belirtti.
Cumhuriyet'e konuşan ve gerilla rolünü oynama konusunda istekli olduğunu söyleyen Füsun Demirel,"Mesela dağlardaki gerilla kızları oynamayı çok istedim. Belki bir gerilla annesi olurum artık ya da anneannesi" ifadelerine yer verdi.
Her kesimden tepki gören Füsun Demirel, röportajın yayınladığı günün akşamı Ankara'da patlama olunca korkusundan açıklama yapmak zorunda kaldı. Birkaç saat önce HDP'yi ve Demirtaş'ı öven Demirel, bu sefer yaşananları vahşet olarak tanımladı. Füsun Demirel ayrıca "gerillayı oynamak istiyorum" cümlesi için de açıklamalar da bulundu.
Saldırıdan sonra kendini aklamaya çalışan Füsun Demirel açıklaması şöyle:
"Röportajda da gayet net bir şekilde ifade ettiğim gibi; uzun yıllardır bu topraklarda akıtılan kanı destekleyen, körükleyen her kesime eleştiri vardır. Yaşanan bu vahşeti görmezden gelmenin imkanı yoktur. Ölen her erkek, kadın, çocuk, asker, polis, sivil halk vs demeden hepsi bizim insanımızdır. bu acıyı çok derinden hissediyorum.Gerilla, yaratılmaya çalışılan algı gibi; sadece PKK ile özdeş bir kavram değildir.. Dünya tarihinde birçok mücadele alanında gerillalar vardır, bu röportajda salt bir mücadele alanını örnek vererek gerilla olmak istiyorum demedim. Tam da bu noktada, bahsettiğim ve çok etkilendiğim İtalya iç savaşında faşistlere karşı mücadele vermiş, ülkesinin kurtuluşu için savaşmış milis kadınlardır. Benim için herhangi bir gerilla kadın rolü, aynı zamanda özgürleşen, kendini ifade eden, hayatı için mücadele eden, üreten bir kadının tasviridir. Bu her zaman eline silah alıp dağa çıkan bir kadın gerilla olmak zorunda değildir. Bu özgürleşen kadının savunmasını yapmaya devam edeceğim. Bu sebeptendir ki röportajda her şeye rağmen inadına kahkaha deyip, özgür insanın vurgusunu yapmayı amaçladım. "