Yardım gönüllüsü Abdullah Dide Şentürk’ün kaleme aldığı, Eda Ertekin Toksöz’ün çizimleriyle renklenen “Dünyayı Kurtaran Kitap” Ketebe Çocuk etiketiyle okurlarıyla buluştu. Kitap, iyiliğin ve sevginin gücü üzerine heyecan dolu bir hikâye sunuyor. Şentürk, “Dünyayı Kurtaran Kitap”ı yurt dışında iyilik faaliyetlerinde bulunduğu çocuk şenliklerinden ilham alarak yazmış. Dünyanın çeşitli bölgelerinden çocuk profillerine göre iyilikleri anlatmak istediğini ifade eden Şentürk, her coğrafyada bir sorun olduğunu ve kitapta o sorunları ele alıp çocukları analitik düşünme yeteneği kazandırmayı amaçladığını dile getiriyor.
Bu kitap dünyayı kurtaranların kitabıdır. Hem de defalarca. Sana soruyorum Ey Bahadır, dünya kurtarılmaya muhtaç mıdır? Dünyayı kurtarmak ne demektir? İnsan tam olarak ne yapınca dünyayı kurtarmış sayılır? Bu dünya kimindir? Ağaçlar, kuşlar, bitkiler, hayvanlar... Tüm bunlar ne için yaratılmıştır Ey Bahadır ve Ey Asude minik? Bunları soruyorum çünkü dünyayı kurtarmak, kendine ve dünyaya güzel ve cesur sorular sormakla başlar...
Abdullah Dide Şentürk’ün kaleme aldığı Eda Ertekin Toksöz’ün çizimleriyle renklenen “Dünyayı Kurtaran Kitap” Ketebe Çocuk etiketiyle okurla buluştu. Dünyayı Kurtaran Kitap, macera unsurlarıyla heyecanlı bir kurgu sunarken aynı zamanda iyilik yapmanın gücünü de okuyucuya aktarıyor.
Çocuk kalbinde iz bırakmak istedim
Yardım gönüllüsü Abdullah Dide Şentürk, My Name İslam kuruluşu ile dünyanın farklı bölgelerine giderek savaş, işgal ve doğal afetler sebebiyle sıkıntıya düşmüş, felakete uğramış, zulüm görmüş çocuklara ulaşıyor; ayni ve nakdi yardımların yanı sıra kalıcı projelerle de çocukların ihtiyaçlarını destekliyor. Özellikle bu bölgelerdeki çocuklara kendini adayan Şentürk, “Farklı bölgelerde farklı coğrafyalarda çocuk şenlikleri düzenledik. Çocukların kalbinde minik bir iz bırakıp büyüdüklerinde bu anları hatırlamasını istiyorum” diyor. Şentürk, “Dünyayı Kurtaran Kitap”ı yurt dışında yaptığı çocuk şenliklerinden ilham alarak yazmış. Çeşitli bölgelerden çocuk profillerine göre iyilikleri anlatmak istediğini ifade eden Şentürk, her coğrafyada bir sorun olduğunu ve kitapta o sorunları ele alıp çocukları analitik düşünme yeteneği kazandırmayı amaçladığını dile getiriyor. Şentürk, “Daha önce hiç parka gitmemiş bir çocuk düşünün, yetimler topluluğu. Bu çocuklar lunaparka gidiyorlar, lunaparkın imkanlarından yararlanıyorlar, yemek yiyorlar, gönüllerince eğleniyorlar. Hayatları boyunca o anı yaşamadıkları bir gün yaşıyorlar. Bu da genelde savaş sonrası ülkelerde oluyor. Bu yetim çocuklar hem tatla hem kokuyla hem duyguyla yoğun bir gün geçiriyor. O yaşadıkları eşsiz anı unutma ihtimalleri yok. Aynı çocuğu düşünelim. O yardım ettiğimiz çocuk büyüyor, evleniyor, kendi çocuğu oluyor. Kendi çocuğunu lunaparka götürüyor. İlk lunaparka götürdüğünde bizim onu lunaparka götürdüğümüz günü hatırlıyor. Bizim yaptığımız basit bir iyiliği o çocuklar yıllar sonra farklı iyiliklerle harmanlayabilir. Amacımız o çocukları iyilik elçisine dönüştürmek” şeklinde konuşuyor.
Sorunları çözme yöntemlerini öğrenecekler
“Kitabımla da nihai amacım çocuklara iyilik yapabilme becerilerini kazandırmak” diyen Şentürk, “Dünyanın farklı bölgelerinden farklı hikâyelerle çocuklara farklı farklı iyilik yapabilme düşüncesini aşılamak istedim. Esasında çocuklar bir sorunla karşı karşıya kaldıklarında etraflarından hiç yardım almadan kendi özgür iradeleriyle bu düşünce yeteneğine sahip olarak bazı sorunları çözme yöntemlerini anlatarak onlara keyif vermesini amaçladım” sözleriyle anlatıyor.
Dünyayı Kurtaran Kitap bir seri olacak
“Dünyayı Kurtaran Kitap”ın bir seri olacağını söyleyen Abdullah Dide Şentürk, “Serinin ilk kitabı bu. Serinin diğer kitaplarında okuyucularımızın yaşı da büyüyeceği için sorunları çözme kabiliyetleri de değişiyor. Dünyayı Kurtaran Kitap ile çocukları da büyütmeyi planlıyorum. Bu kitabın ikincisi 9 yaşındaki çocuğa hitap ederken, üçüncüsü 10 yaşına, sonraki kitap ise 14-15 yaşına hitap edecek şeklinde olacak. Kitaplarımızı okuyan çocuklar büyürken okuyucunun yaşı da büyüyecek. Hedefimiz çocukların o faaliyetleri unutmaması. Bu kitabın aslında bir sırrı var. İnsanlar beşinci altıncı seriye geldiğinde bu kitabın sırrını öğrenecek” sözleriyle müjdeyi veriyor.
