“Çocuklar için yazmakta, çocukça, katısıksız bir mutluluk vardır. Bir sorumluluğa ‘evet’ demenin kahramanlığı vardır. Kıyasıya bir savaşta çocukları daha şimdiden kendi safımıza katmanın savaşçı karakteri vardır” der Cahit Zarifoğlu. Çocuklar için yazmayı çocukça bulan herkesi eleştirir ve “Eğer bunu kelli felli adamlar söylüyorlarsa, bu adamları eğitmek, ayıktırmak için bir yayın türü daha geliştirilmeli” önerisini sunar. Çünkü o, şiir, deneme, günlük, roman ve öykü gibi her edebi alanda başarılı eserler bıraktıktan sonra çocuklarının doğmasıyla birlikte çocuk edebiyatına yönelir. Şiirini ve edebiyatını çocuğa açar. Hatta vefatına kadar kuracağı yayınevi içinde çocuk edebiyatı dizisi hazırlama düşüncesi ile heyecanlanır. Bu hayali yarım kalsa da, çocukları edebiyatından mahrum bırakıp gitmez. İlk çocuk romanı “Serçekuş”u 1983’te yayınlar ardından 1984’te “Yürekdede ile Padişah” adlı çocuk kitabı ile Türkiye Yazarlar Birliği Çocuk Edebiyatı Ödülü’nün sahibi olur. Çocukların hikâyelerin peşine takılıp hayal gücü eşliğinde yeni maceralara atılmalarını sağlar.
Geçtiğimiz aylarda Zarifoğlu’na ait ilk baskıyı esas alan yeni edisyonlarıyla Ağaçkakanlar, Katıraslan, Kuşların Dili, Küçük Şehzade, Yürekdede ile Padişah ve Gülücük kitaplarını minik okurlarla buluşturan Ketebe Çocuk, Zarifoğlu’nun kültleşmiş eserlerinden biri olan “Motorlukuş”u da seçkisine katmanın mutluluğunu yaşıyor. Usta kalemin zamana ve mekâna meydan okuyan evrensel hikâyesi “Motorlukuş”, serinin diğer kitaplarda olduğu gibi Cemile Ağaç Yıldırım’ın masalsı çizimleriyle buluşuyor ve ortaya kitaplıklarda bir ömür saklanacak yeni bir baskı çıkıyor. İnsan ve hayvan doğasının birbirlerine olan yakınlıklarını ve uzaklığını metaforik olarak anlattığı beş hikâyeden oluşan “Motorlukuş”, merkezine iyilikle kötülüğün bitmeyen mücadelesini alıyor. Başlı başına toplumsal eleştiri merkezli bir modern masal, kişinin özüne yabancılaşması ve daha farklı olabilme düşleri üzerinden nasıl bir bozulma yaşayabileceğini anlatıyor. Zarifoğlu’nun kaleminden çıkan bu anlatım, elbette nazik çocuksu bir masumiyet taşıyor. Masalda büyük sözü dinlemez bir yavru kırlangıç kendisine motor taktırıyor. Bu sayede daha hızlı uçmayı, zamanla yarışmayı istiyor.
“Motorlukuş”, sadece çocuklara değil çocuk saflığını koruyan ya da özleyen yetişkinlere de hitap ediyor.