Oruç tutmanın faydaları saymakla bitmez. Az yemenin ve uzun süre aç kalmanın insan sağlığı için ne kadar önemli olduğu bilimsel olarak da ispatlandı. Bu Ramazan ayını sağlıklı ve manevi olarak lezzet alacak şekilde geçirmek elinizde. Sofralarınız sade yemekleriniz sağlıklı olsun.
Rasulullah (s.a.v) Efendimiz’in her konuda olduğu gibi “oruç tut, sıhhat bul” buyurmasında da ne kadar haklı olduğunu, bilim insanları ispat etti. Daha önceki yazılarımızda, orucun artık doktorlar tarafından tavsiye edildiği, bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söylemiştik. Şimdi bununla ilgili, araştırmalardan bahsedelim. 2016 yılında Japon hücre bilimci, doktor Yoshinori Ohsumi, hücrelerin nasıl yenilediğine dair araştırmasıyla Nobel Tıp Ödülü’nü kazandı. Bilimsel adı “otofaji” olan bu hücre içi yenilenme işi, kansere, yaşlanmaya, parkinson gibi ağır hastalıklara karşı direnci sağlıyor. Dünyanın en uzun yaşayan insanların bulunduğu bölgelerde, hücre yenilenmesinin nasıl olduğu konusunda çalışmalar yapıldığında, bilim insanlarının karşısına oruç çıktı.
Oruç tutmak yaşlanma sürecini yavaşlatmaya yardımcı olan ve hücre yenilenmesi üzerinde olumlu bir etkiye sahip olan otofajiyi aktive eder. Bu bilgi, sağlıklı yaşam diyetlerini tekrar gözden geçirmeyi gerektiriyor çünkü mavi bölgelerde yaşayan insanlar yılın ortalama 100 gününde oruç tutuyor ve diğer günlerde de iki öğün hafif yemekler tüketiyorlar. Yani “az ye sık ye” değil, “en az 7 saat aç kal”. Rasulullah(s.a.v) ‘ın “midenin üçte birini yemeğe, üçte birini suya” ayırmak ve sofradan tam doymadan kalkmakla ilgili tavsiyesi de Mavi Bölge insanlarının uyduğu bir kural. Her meyve sebzeyi mevsimde yiyorlar, tam tahılları tercih ediyorlar, mevcut, yeşil bitkileri sık tüketiyorlar. Bunların hepsi de Rasulullah’ın (s.a.v) hadislerinde geçmektedir. Beslenmelerinde balık, baklagiller, keçi sütü, peyniri bol bulunurken, kırmızı et daha az.
Araştırmalar, ayda dört defa ibadet etmenin ömrü en az 4 yıl uzatacağını da söylüyor. Ayrıca bu araştırma, Mavi Bölge insanlarının geniş aile şeklinde yaşadığını, iyi arkadaşlar edindiğini de söylüyor.
Yani az yemek, oruç tutmak, ibadet etmek, manevi değerleri korumak sağlıklı ve uzun bir yaşamın anahtarıdır. Gelin bu hafta, Mavi Bölge insanlarının neler yediğine bakalım. Sağlıklı ve mutlu bir hafta dilerim.
* Bir su bardağı yeşil mercimek
* İki havuç
* Bir kuru soğan
* 3-4 dal yeşil soğan
* Bir patates
* Bir fincan zeytinyağı
* Bir çay kaşığı tuz
* İki olgun domates
* 4 su bardağı su
* İsteğe bağlı olarak baharatlar
Mercimekleri ayıklayıp yıkayalım. Havuç ve patatesi soyduktan sonra birbirine eşit küpler şeklinde doğrayalım. Kuru soğanı rendeleyelim. Domatesi rendeleyelim. Yeşil soğanları ince ince doğrayalım. Bir tencerede önce havucu hafifçe kavuralım. Havuca mercimeği, soğan ve patatesleri ilave edelim. Suyu tuzla birlikte ekleyip kıvam alıp pişene kadar kaynatalım. Üzerine domatesi ve yeşil soğanı ekleyip bir taşım daha kaynatalım. Afiyet olsun.
- MALZEMELER
- * 200 gram karahindiba
- * 200 gram ıspanak
- * 1 su bardağı hindistan cevizi sütü
- * Bir yemek kaşığı şekersiz fıstık ezmesi
- *Bir yemek kaşığı taze limon suyu
- * Bir çay kaşığı köri
- ½ çay kaşığı tuz
- * 1 mango
- * ½ taze kırmızı biber
- * 1 avokado
- * 4 sap yeşil soğan
- * 2/3 su bardağı kavrulmuş, tuzsuz kaju
- * garnitür için taze kişniş
- YAPILIŞI
- Salatanın sosunu yapmak için hindistan cevizi sütü, limon suyu, köri, tuz ve fıstık ezmesini blenderdan geçirelim.
- 2 saat dinlendirelim. Ispanak ve karahindibağı doğrayalım. Yeşil soğanı doğrayalım. Mango ve avokadoyu doğrayalım. Biberi doğrayalım. Bütün malzemeyi sos ilave edip karıştıralım. Üzerine limon suyu ve kişniş serpelim. Kaju fıstıkları ilave edelim. 15 dakika dinlendirelim. Afiyet olsun. (Bu salatada yeşillikleri kendi isteğimize göre seçebilir, salatalık, elma ve ceviz de kullanılabiliriz. )