Avrupa’nın ikiyüzlü kültür boykotu

Sevda Dursun
00:0017/03/2022, Perşembe
G: 16/03/2022, Çarşamba
Yeni Şafak
Valery Gergiev
Valery Gergiev

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrası uygulanan ambargodan kültür ve sanat da nasibini aldı. Dünyaya özgürlük dersi veren Avrupa’nın, Rusya’ya yönelik kültürel boykotu ironik bulunurken, Suriye’de kimyasal silah kullanımına sessiz kalması iki yüzlülüğünü ortaya koydu. Rasim Özdenören, Handan İnci ve Zeliha Eliaçık, Batı’nın kültür boykotunu sizler için değerlendirdi.

Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla birlikte Avrupa ve Batı’da ekonomik yaptırımların yanı sıra kültürel yaptırımlar da uygulanmaya başlandı. Almanya’daki Münih Filarmoni Orkestrası’nın, Rusya’nın saldırılarını kınamayan orkestra şefi Valery Gergiev’i orkestradan atması, Dostoyevski gibi Rus edebiyatının klasiklerinin okutulmaması, Çaykovski gibi bestecilerin eserlerinin repertuvardan çıkarılması, Rus sanatçıların performanslarının birer birer iptal edilmesi gibi uç örneklerdi bunlar.

Sivillerin hayatını kaybettiği Rusya’nın Ukrayna işgali hiçbir şekilde kabul edilemezken, dünyaya demokrasi ve özgürlük dersi veren Batı’nın Rusya’ya uyguladığı kültürel boykot, yeni bir tartışmanın da alevini ateşledi. Edebiyatta, müzikte, sinemada, tiyatroda bir ülkeye mâl olmaktan çıkıp, ortak kültürel miras haline gelen eserler veya yazarlar yasaklanabilir mi? Bu yasaklar, ambargo uygulanan ülkeye mi zarar verir, yoksa yasağı uygulayan ülkeye mi? Kültürel ambargoyla savaş durdurulabilir mi?

KESKİN SİRKE KÜPÜNE ZARAR

  • Teknoloji çağında bu tarz yasaklamaların hiçbir işe yaramayacağını söyleyen Yazar Rasim Özdenören, Rus kültürüne uygulanan ambargoları şu ifadelerle değerlendirdi: “Yasaklama kararı alabilirler ancak hiçbir zaman kültür alışverişini engelleyemezler. Belki yüz sene önce olsaydı, bir süre için etkisi olabilirdi, ancak bu çağda cahilce bir uygulama. Bunun ne Rus kültürüne en ufak bir zararı olur, ne de müeyyideyi uygulayan ülkeye bir faydası olur. Aksine, o ambargoyu koyan ülkeye zararı olur. Keskin sirke küpüne zarar derler ya, diyelim ki Çaykovski’yi Almanya yasakladı. Alman halkı bundan mahrum kalır. Ama dünyanın her yerinde dinlenmeye devam eder. Komünist zannıyla Dostoyevski’ye de müeyyide koymuşlardı, ama yasağı koyanlar zarar görmüştü.”

FAŞİST DAMARLAR ÇOK SAĞLAM

Rus kültürüne uygulanan yaptırımların bizim bazı ezberlerimizi bozduğunu söyleyen AA Analiz Birimi Editörü Zeliha Eliaçık, Avrupa’da faşist damarların hâlâ çok sağlam olduğunun altını çiziyor: “Avrupa’da siyaset bir düğmeye bastığında, medya, iş dünyası, sanat ve edebiyat çevreleri hizaya geliyor ve aynı tepkiyi veriyor. Avrupa’nın merkeziyetçi olduğunu, bireyselliğin, özgürlüğün bir yere kadar müsaade edilen ‘oyunlar’ olduğunu görmüş olduk. Avrupa’nın çelişkileri ise apaçık. Rusya’ya yaptırım velev ki makul olsun, neden şimdi? Suriye’de kimyasal silah kullanarak çocukları öldürürken benzer eylemler ve yaptırımlar görmedik. Demek ki mesele siyasidir, gösterildiği gibi insan hakları vs ile alakası yok. Diğer yandan koca Avrupa’da bu yasakları sorgulayan bir filozofun bir sanatçının bir gazetecinin çıkmaması da düşündürücü. Savaşı desteklemeseler bile yasaklardan ve ambargodan payını alan sanatçılar bize kültürel ve sanatsal olanın da aslında Avrupa’nın gözünde her daim ‘politik’ olduğunu gösteriyor.”

Son derece ironik

  • Gündelik savaşın gelip geçici olduğunu söyleyen Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Handan İnci, bu yasakları Avrupa açısından ironik bulduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Gündelik siyaset gelip geçicidir, yıllarca sürse bile savaşlar biter, unutulur, tarihin malı olur. Yüksek sanat ise edebiyatta, şiirde, müzikte daima yaşar. Rus edebiyatı ve müziği yüzyıllardır insanlığı derinden etkilemektedir. Bu eserler sadece Rus kimliğinin ürünü de değildir, kendi sınırlarını aşmış, insanlığın ortak kültürüne mâl olmuşlardır. Son gelişmeler doğrultusunda Rusya siyasetine tepki göstermek için Tolstoy romanlarının, Tarkovsky filmlerinin yasaklandığı bilgisi doğruysa eğer, bunu hem abes, hem de Avrupa kültürünün özgürlükçü düşünce savunusu açısından son derece ironik buluyorum.”

#Rusya
#Ukrayna
#Suriye
#Rasim Özdenören
#Handan İnci
#Zeliha Eliaçık
#Valery Gergiev
#Dostoyevski
#Çaykovski