|

AK Parti'den 15 Temmuz'un kitabı

Darbe girişimine ilişkin yapılan en geniş saha araştırmalarından olan kitaba göre, 166 şehit yakını, bin 517 gazi ile görüşüldü. Verilere göre en genç şehidin 15 en yaşlı şehidin ise 67 yaşında olduğu belirlendi. Ayrıca şehitlerin yüzde 47,5'inin kurşunla vurulduğu ortaya çıktı. Kitapta, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın da 15 Temmuz ile ilgili değerlendirmelerine yer verildi.

Yeni Şafak
16:45 - 12/07/2017 Çarşamba
Güncelleme: 16:57 - 12/07/2017 Çarşamba
AA
​AK Parti'den 15 Temmuz'un kitabı.
​AK Parti'den 15 Temmuz'un kitabı.
AK Parti
Sosyal Politikalar Başkanlığınca hazırlanan "
15 Temmuz
Milli İradenin Zaferinin Analizi" isimli kitapta, 15 Temmuz direnişini oluşturan etkenler, siyasi ve sosyal dinamikler kapsamlı şekilde analiz edildi.

AK Parti'de Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık'ın başkanlığında, 15 Temmuz şehit ve gazilerinin anısına, alanında uzman akademisyenler tarafından "15 Temmuz Milli İradenin Zaferinin Analizi" isimli kitap hazırlandı. 6 bölümden oluşan 304 sayfalık kitap, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin değerlendirmelerine yer verildi.

Erdoğan, kitaptaki ifadelerinde, ülkelerin ve milletlerin tarihlerinde, geleceklerine yön veren dönüm noktaları olduğuna işaret ederek, 15 Temmuz 2016'nın Türkiye ve Türk milleti için bir dönüm noktası olduğunu bildirdi.


'Kesinlikle bir darbe girişimidir'
  • Türkiye'nin, 15 Temmuz gecesi hem darbe girişimine hem bir dizi terör eylemine hem de örtülü bir işgal girişimine maruz kaldığını belirten Erdoğan, "Türk Silahlı Kuvvetleri içinde yuvalanan bir grubun, bir cuntanın eseri olması dolayısıyla 15 Temmuz, kesinlikle bir darbe girişimidir. Bununla birlikte darbecilerin milletimize karşı hedef gözetmeksizin uyguladıkları şiddet itibarıyla 15 Temmuz'a, yine tereddütsüz bir şekilde terör eylemi diyebiliriz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem darbe girişiminin gerisindeki silüetler hem de başarılı olması halinde hayata geçirilecek niyetler itibarıyla 15 Temmuz'un, 1912'den 1923'e kadar geçen kısa sürede, "yüzde 80'i kaybedilen topraklardan elde kalan son parçanın işgali teşebbüsü olduğunu" vurguladı.


Milletimiz tavrını ortaya koymuştur!

Darbe girişiminin başarılı olması halinde, Sevr'i dahi aratacak dayatmalarla karşılaşılacağına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:

"Hamdolsun, milletimiz o gece, sahneye konmaya çalışılan senaryonun tüm safhalarını, perde arkasındaki tüm hazırlıkları anında kavramış, buna karşı tavrını da net bir şekilde ortaya koymuştur. Camilerden yükselen selaları duyunca gözünü kırpmadan tankların, helikopterlerin, uçakların üzerine giden bir milletin evladı olmakla gurur duyduğumu her fırsatta ifade ediyorum. Biz de milletimizden aldığımız güçle darbecilerin karşısında dimdik durduk ve böylece oyunu bozduk. Şairin, 'Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkadan.' ifadesinde olduğu gibi, o gece milletimizle birlikte yürüdük."

Çanakkale ve İstiklal Harbi ruhu oradaydı

Erkeği ve kadınıyla, genci ve yaşlısıyla, her meslekten, her sosyal kesimden, her siyasi görüşten ferdiyle bütün bir milletin, adeta Çanakkale ruhunu, İstiklal Harbi ruhunu bir asır sonra ihya ettiği vurgusunda bulunan Erdoğan, şöyle devam etti:

"11 şehrin dört bir yanından akın akın gelen insanlar İstanbul'da indiğimiz havalimanını çepeçevre kuşatmamış olsaydı, FETÖ'nün gözü dönmüş katilleri uçaklarıyla, helikopterleriyle, tanklarıyla üzerimize saldıracaklardı. Nasibimizde şehadet olmadığı için bugünlere ulaştık. Bugüne kadar şahsen görüştüğüm veya arkadaşlarımızın ziyaret ettikleri şehit yakınlarımızın, gazilerimizin vakur duruşları bizi ayrıca duygulandırıyor. Şehitlerimizle, gazilerimizle ilgili öyle hikayeler, öyle anekdotlar işitiyoruz ki tüylerimiz diken diken oluyor. Milletimiz bu imanla bu inançla bu azimle bu dirayetle mücadelesini sürdürdüğü müddetçe, 7 düvel bir olup üzerimize gelse Allah'ın izniyle bizi bir adım geriletemez."


Yıldırım:
Bu aziz vatanı namert ve kalleşler çiğneyemeyecek

Kitapta 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin görüşlerine yer verilen Başbakan ve Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım da milletin yüzyıllar boyunca vatanı, bayrağı ve istiklali uğruna çok çetin mücadeleler verdiğini, mukaddes değerlerini canı pahasına muhafaza ettiğini belirtti.

O karanlık ve uzun gecede Türkiye'yi aydınlatan, ülkeyi büyük bir felaketin eşiğinden çekip kurtaranların şehit ve gaziler olduğuna değinen Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:

  • "79 milyon vatan evladı o gece nasıl bir kardeşlik ruhu ile birlik ve beraberliğin en güzel örneklerini sergilediyse, inanıyorum ki bu ruh ve şuur hiçbir zaman kaybolmayacak. Hiçbir ihanet şebekesi, hiçbir terör örgütü birlik ve beraberliğimizi bozamayacak. Bu aziz vatanı namert ve kalleşler çiğneyemeyecek. Rengini şehitlerimizin kanlarından alan al bayrak hiçbir zaman inmeyecek. O karanlık gecede okunan ezanlar ve selalar ruhumuzu nasıl birleştirdiyse bundan sonra da daima bir ve beraber olacağız."
166 şehit yakını bin 517 gazi ile birebir görüşüldü

Kitabın, "15 Temmuz milli iradenin direnişi" ile ilgili yapılan en geniş saha çalışmalarından biri olduğuna işaret edilerek, bu kapsamda 166 şehit yakını, bin 517 gazi ile birebir görüşme yapıldığı ifade edildi.
Araştırmada, 15 Temmuz direnişini oluşturan etkenlerin, siyasi ve sosyal dinamiklerin, kapsamlı şekilde analiz edildiği, çalışmayla direnişin tarihe mal olacak kapsamlı bir arşivinin oluşturulmasının hedeflendiği bildirildi.


En genç şehit 15 en yaşlı şehit 63 yaşında

şehitlerin yaş ortalaması 36, en genç şehit 15, en yaşlı şehit ise 63 yaşında. Gazilerin en küçüğü 9, en büyüğü ise 83 yaşında.

15 Temmuz darbe girişimine karşı mücadele ederken şehit düşenlerin yüzde 31,3'ünün memurlardan, yüzde 30,1'inin işçilerden, yüzde 18'inin ise serbest meslek mensubu vatandaşlardan oluştuğu tespit edildi. Şehitlerin yüzde 5,6'sı işsiz veya gündelik işlerde çalışıyordu.

  • Şehitlerin yüzde 61,4’ünün çocuğu bulunuyordu. 15 Temmuz darbe gecesinde hainler, 373 çocuğu yetim veya öksüz bıraktı.
Yüzde 47,5'i kurşunla vuruldu

Kitapta insanların "ölüm nedenleri"ne de yer verildi. Buna göre, ölümlerin yüzde 47,5'i kurşunla vurulma, yüzde 21'inin uçakların bombalaması, yüzde 9'unun tankların ezmesi, yüzde 6,3'ünün helikopterlerden açılan ateş, yüzde 4,2'sinin de şarapnel yaralaması sonucu olduğu tespit edildi.


Cuma günlerimiz darbelerle karartılmaya çalışıldı

Kitapta, "27 Mayıs 1960 bir cuma günüydü. 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997, 27 Nisan 2007 ve 15 Temmuz 2016 günleri de öyle. Son 60 yıllık tarihimizde cuma günlerimiz hep darbelerle karartılmaya çalışıldı. İç ve dış vesayet odakları, dinimizce mübarek olan cuma günlerimizi birer 'kara cuma'ya çevirmek istediler. Maalesef 15 Temmuz 2016'ya gelene dek de görece başarılı oldular." değerlendirmesinde bulunuldu.

#FETÖ
#15 Temmuz
7 yıl önce