Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye topraklarının üçte birini işgal edip doğal kaynaklarını gasbeden terör örgütü PKK/YPG’yi uyardı: Şayet kendini feshedip silah bırakmazsa, yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır. Herkes bölgeden elini çeksin, biz, Suriyeli kardeşlerimizle beraber, DEAŞ’ın da YPG’nin de diğer terör örgütlerinin de kafasını kısa sürede ezeriz.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, terör örgütü PKK’yı lağvedecek çalışmalar için talimat verdiğini söyledi.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, Suriye’deki son gelişmeler, PKK/YPG ile mücadele ve CHP’nin kırmızı kart eylemine dair açıklamalar yaptı. Türkiye’de 40 yılı geride bırakan bir bölücü terör meselesinin bulunduğuna işaret eden Erdoğan, geçtiğimiz aylarda, bu meseleyi kalıcı şekilde sona erdirme yönünde, Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin cesur çıkısıyla başlayan bir dizi gelişmeye şahitlik edildiğini aktardı.
ŞEHİT HATIRASINA HALEL GETİRMEYİZ
Gelinen noktada milletin bu konuda “ihtiyatlı bir iyimserlik” içinde olduğunu gördüklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
BU FIRSAT HEBA EDİLMESİN
Bölgesel gelişmelerin lehlerine olduğunu vurgulayan Erdoğan, iç siyasette havanın son derece müsait olduğunu, terörle mücadelede kritik kazanımlar elde edildiğini aktardı. Türkiye’nin, başta savunma sanayii olmak üzere her alanda gücünün zirvesinde bulunduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti: “Böyle bir denklemde terör belasını kalıcı ve kati olarak def edecek bir fırsatın heba edilmesine hiç kimsenin gönlü razı olmaz, biz de zaten razı değiliz. Bu anlayışla ilgili arkadaşlarımıza, bölücü örgütün lağvedilmesini sağlayacak çalışmaların, dikkatle ve çok yönlü bir şekilde yürütülmesi talimatını verdik. Silahı aradan çıkaralım, terör duvarını yıkalım, 85 milyon olarak hep beraber birbirimize sıkıca sarılalım, istiyoruz. Kazanan emperyalistler değil,
Kürt, Türk, Türkmen, Arap ayırımı yapmadan biz olalım istiyoruz.”
TEMASLAR VERİMLİ
Amacımız, terör bariyerlerini kaldırarak, kardeşlik hukukunu yüceltmektir. Bu amaç doğrultusunda kayda değer bir mesafe de alındı. Heyetin yaptığı temasların verimli geçtiğini, birkaç istisna dışında, siyasi partilerin ‘Terörsüz Türkiye’ hedefine samimi destek verdiğini görüyoruz. Bu, hedeflere ulaşılması noktasında elbette önemli bir kazanımdır. Şunu milletimizin özellikle bilmesini isterim; şayet gerekli çağrı yapılır, terör örgütü ve bağlantılı yapılar da gereken adımları atarsa, kazanan Türk'üyle, Kürt'üyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt bu çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse, bağlantılı yapılar da kendilerinden beklenen iradeyi sergilemezse, o zaman biz ‘Terörsüz Türkiye’ hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz.
GÜN KARDEŞLİK GÜNÜDÜR
Nitekim, operasyonlarımız sayesinde bölücü örgütü ülke içinde eylem yapamaz, sınırlarımıza da yaklaşamaz hale zaten getirmiş durumdayız. Örgütü bulunduğu her yerde toprağa gömmek, bizim için sadece vakit ve planlama meselesidir. Gün, kardeşlik günüdür. Gün, tüm coğrafyamızda barışı, istikrarı, güvenliği egemen kılma günüdür.
YPG yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır
Muhalefetin 13 yıl boyunca neden sustuğunu, şimdi neden konuştuğunu çok iyi bildiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
KÜRTLERİN GÜVENLİĞİNİN TEMİNATIYIZ
Suni etnik gerilim senaryosuyla ülkeyi bölmeye çalışanların da söylemlerini ve kimlerin hesabına çalıştıklarını gözden geçirme vakti gelmiştir. Çünkü halihazırda Suriye’deki en ciddi sıkıntı, ülke topraklarının neredeyse üçte birini halen işgal altında tutan, YPG terör örgütüdür. Suriye’nin doğal kaynaklarını da gasbeden YPG terör örgütü, şayet kendini feshedip silah bırakmazsa, yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır. Biz, Suriye’deki her kesim gibi Kürt kardeşlerimizin de tüm meselelerinin çözümünün takipçiyiz, destekçisiyiz, Kürtlerin güvenliğinin teminatıyız. Herkes bölgeden elini çeksin, biz, Suriyeli kardeşlerimizle beraber, DEAŞ’ın da, YPG’nin de, diğer terör örgütlerinin de kafasını kısa sürede ezeriz. Allah’ın izniyle bunu yapabilecek kudrete ve kuvvete fazlasıyla sahibiz.
Konuşmaya yüzleri yok
- Suriye'deki gelişmelere değinen Erdoğan, muhalefeti eleştirdi.“Mazlumların tepesine bomba yağarken bu çatı altında grup toplantısında ‘Ne bayır kaldı ne bucak’ diyerek Esed’in işlediği zulümleri bile kendi hükumetine ve ülkesine fatura edenlerin utancı işte bu yüzdendir”vurgusu yapan Erdoğan şöyle devam etti: “Suriye meselesinde öyle pervasız, öyle vicdansız, öyle siyaseten ahlak dışı cümleler kurdular ki bugün konuşmaya yüzleri dahi yok. Hırçınlaşmalarının, seviyeyi daha da düşürmelerinin sebebi işte bundandır.Neymiş kırmızı kart gösterecekmiş; ya sen o işlerden anlamazsın, o iş bizim işimiz.”
Siz adresi bilmezken biz oradaydık
- Suriye halkının yarım asırdır devam eden hak, hukuk, adalet, özgürlük taleplerini yüksek sesle dile getirdiğini belirten Erdoğan, “Bu gösterilerde Türkiye’nin hiçbir dahli, hiçbir müdahalesi olmadı. Zaman zaman da çıkıp bize Suriye’nin adresini gösterdi. ‘Oraya gidelim.’Yahu sen oranın adresini, yolunu bilmezken, zaten biz oralardayız.Bunlara gerçekten navigasyon haritasını vermek lazım. O navigasyon haritasıyla Suriye’ye nereden gidiliyor, nasıl gidiliyor, bunu bilsinler” ifadesini kullandı.
Bebekler ölürken neredeydiniz?
- Suriye’de olaylar başladıktan sonra “sabık Suriye Devlet Başkanı Esed’le” birkaç kez görüştüğünü anımsatan Erdoğan, “Tabii bunun aslı Esed değil, Esad’dır. Öyle söylüyorlar. Bizi bile alıştırdılar” dedi. “Türkiye’nin Suriye’de ne işi var?” diyerek eleştirildiklerini söyleyen Erdoğan, “Kendi devletlerini ve hükümetlerini suçladıkları kadar Suriye’yi kan deryasına çeviren Esed’e ve destekçilerine toz kondurmadılar. Ne zaman ki 8 Aralık’ta Suriye halkı epik bir zafer kazandı işte o zaman bunların dillerinin bağı çözüldü. Zalim defolup gidince mi aydınlandınız? Soruyorum size. Bebekler ölürken neredeydiniz?” dedi.
Bu Orijinal fikir karşısında dumura uğradık
- CHP’nin Suriye konusunda tek bir cümle kuramadığını ifade eden Erdoğan, kırmızı kart eylemini şöyle eleştirdi: “Türkiye’nin ana muhalefet partisini mi, yoksa bir ilkokul müsameresini mi izliyoruz, halen anlayamadık. Şimdi orijinal bir eylemle kamuoyunun huzuruna çıktılar. Bu son çıkışlarını, açıkçası, biz de beklemiyorduk. Milletimiz gibi biz de bu orijinal fikir karşısında dumura uğradık. Bu dahiyane fikir için CHP lideri Sayın Özgür Özel başta olmak üzere CHP yönetimini tebrik ediyorum. Halkımızın umutlarını artırdılar; Türk siyasetine yeni bir ufuk kazandırdılar; demokrasimizin gücüne güç kattılar. Ama kendilerini bu oyuna fazla kaptırmasınlar. Daha bunun pazılı var, pişpiriği var, pokeri var, iskambili var. Yani önlerinde kartlarla yapabilecekleri çok sayıda alternatif var. Artık trajedi boyutuna varan bu vahim tablonun takdirini en iyi CHP’li seçmenlerin yaptığına ve yapacağına inanıyorum.”